erdemdir. baba da olsa istemek zordur. istetmeden veren babalar çocuklarından bu duyguyu esirgemiş olurlar. bu zaviyeden bakınca "ben çektim, yavrum çekmesin." anlayışının öğrenme ve tecrübe etme önünde tatlı bir engel olduğu söylenebilir.
baba senin hakkını nasıl öderim denilerek pekiştirilebilir. o da size oğul baba arasında hak olmaz diyerek güven verebilir. gönderdiği parayı iç ederken bu düşünceler her ne hikmetse aklınıza gelmez.
Çocukların, öğrencilerin ve hatta yetişkin fakat bir sebeple iş bulamayarak kötü bir dönem geçirmekte olanların elbet dayanacakları babaları veya o derecede yakın bir aile büyüğüdür.
Ancak, ülkenin ekonomik koşulları, sosyal adalet sistemi göze alındığında, ortalama bir babanın cebinden çıkartıp çocuğuna verebileceği para bellidir. Bu durumu gören çocuğun babasından para isterken utanması, gerçekleri ne kadar iyi kavradığının ve vicdanının göstergesidir.
22 yaşımdayım, hala yaşadığım durum. yine küçükken babam benden daha erken kalkıp işe gitmeden yastığımın altına para bırakırdı, o zamanlar kolaydı. uyanıp heyecanla ilk yastığın altına bakmak da ayrı bi zevkliydi. şimdi büyüdük çok da harcıyorum, ne zaman babamdan para istesem adamı soyuyormuşum gibi geliyor yeminle.
dogru gelmez babadan para istemek. her sabah 5 de ise giden tam 10 saat yaz kis durmaksizin calisan, hangi kendini bilmezin azarina emirine mahrum kalan adamdan dogru gelmez para istemek. hirsizlik olarak algiladim bunu hep. o calissin cabalasin ben isteyeyim peh. bu yuzden hep anneme dedim o istesin... cunki annem isterse babam ile goz goze gelmek zorunda kalmayacagim. babam parayi benim elime vermedi hicbir zaman. gece ben uyudugum da masama birakti.
benim yaşamadığım, yaşayanlara da üzüldüğüm durum tiplemesidir. Yirmi bir yaşına gelince istenilen paranın kişi bünyesinde oluşturduğu soğuk terlere sebep olan faciadır!