zamanla kaybolan nefrettir. Ben çok zaman sonra aslında birçok konuda kendisine kızmamam gerektiğini anladım.
Yaşımdan daha genç olmanın verdiği hoyratlık galiba, sinirlenirdim.
Onun da hayata bir kez geldiğini, idealleri olduğunu, bir gün son kez uyanacağını ve ardında kocaman (büyük ihtimalle dolmayacak) bir boşluk bırakacağını anladığın zaman, ergen triplerini bırakıyorsun.
Eskiden bilmiyorum bu duygu nefret miydi? Başına kötü bir şey gelsin istemezdim babamın çünkü ama ona çok kızardım. Sonra onu anlamaya başladım. Sonuçta bir akıl hastasıymış ve tedavi ettirmeyi hiç düşünememişiz. Anlamamışız. Oturduğumuz muhit, babamın çevresi öyle pisti ki! Belki ugraşsakta onu o çukura geri çekeceklerdi. Rahat vermezlerdi.
Ne seni ne de aileden birini hiçbir şekilde kâle almıyor oluşu, bir yere girdiginde ortamdaki stres seviyesini tek başına arşa çıkarması, kendi gerginliğinden sürekli ailesini sorumlu tutması sürekli sorun çıkarmaya meyilli bir yapıda olması etrafındakilerin bir köle gibi yetişmesi sonucu ne derse desin sesini pek çıkaramamasına neden olması, aşırı geri kafalı yobaz ve cimri olması özetle bir hayatı yaşamak için oğullarına da hanımına da sıfır anlayış gösteren biri olması sürekli seni sorumlu tutması ve bir ruh hastası gibi davranması hayatı boyunca tek bir sevgi kırıntısı göstermemesi ve çalışmaktan, para kazanmaktan başka hiçbir şeye vakit ayırmaması ama bunu yapsan da tatmin olmuyor olması ohoooo neler yaşadım neler amk, Amerika’lardan mı dönmedim ben arabasını biraz çizdim diye beddua mı almadım en küçük bir şeyde dayak mı yemedim o kadar sevgisiz büyüdüm ki çok uzun bir süre insanlarla neden aramızda bağ oluyor bunu bile anlamakta güçlük çekiyordum. Hakkımı helal etmiyorum babaya.
Git gide yobazlaşması, hareketlerinde yaşlılık emarlerini fark etmem, dine bağlanma, maneviyat içeren (din allah) içerikli kelimeler cümleler kurması ama halbuki maddiyata aşık olması.
içince sapıtırdı (yazacaklarımın çoğu alkol etrafında dönen olaylardır)
hiç bir derdimize derman olmaya çalışmadı, dersane parası, yol parası, cep harçlığı hep anneme yıktı (ikisi de çalışıyordu)
4 yıllık üniversite kazandım ama ikinci öğretim, tekrar tekrar 3 sene falan her dönem başı harç parası için evde kavga çıktı, bi seferinde okul 4 yıl her dönem başı harç alınacak bilmiyor musun falan dedim de bıraktı kavgayı
üniversiteden tatile gelmişim dönücem, akşam otogara gidilecek, kaç defa komşudan rica ettik o da içmeye gitti (kendisi okumuş adamdır bu arada)
ilkokulda evdeki doğumgünümde arkadaşlar varken doğum gününe sinirlenip anneme vurması
öğrenciyken gurbet elde başıma kaza geldi, para gerekti aradım küfretti kapattı, teyzemin kocasından istedim verdi. günler geçti, oğlan ne yaptı acaba bile demedi, enişte ise parayı sonradan verdiğimde almadı bile
offf yazdıkça sinirleniyorum, konuşturmayın, ben bıraktım
artık sadece allah rahmet eylesin diyeyim artık
Bir insanda toplanabilecek en kötü özelliklerin kendisinde toplanması.
-Çözüm bulmayip sorun çıkartması.
-Ortada hiçbir şey yokken ailenin huzurunu bozmasi.
-Bilmediği konularda bile bilgili gözükmek için o konu hakkinda atıp tutması ama komik duruma düşmesi.
-kibirli olmasi
-Küfürbaz olmasi
-ortamda kadın varsa 180 derece değişip elit ve hoşgörülü bir bey kıvamına bürünmesi
-meriçlerin lideri olmasi
-kendini olduğundan farklı tanitip göstermesi
-başkası kafasına sicsa bile Yarabbi şükür demesi ama bize gelince en ufak şeyde sövmesi
-babasina annesine küfür etmesi
-kendi başına hiçbir işini becerememesi kalkıp su bile içememesi
-is yerinde calisanlarin ağzına sicmasi
-çocuk eş ana baba bilmemesi.
-bir ortamda herkesin içinde karisina çocuklarına laf koyması
-biz biriyle sohbet ederken tüm ilgiyi üzerine toplamak için lafa atlamaya çalışması
Bu nasil bir insan ben hala anlayamadım. Hem bize muhtac hem de bize cektiriyor. Yarın öbür gün evlenmeye kalksam evlendigim kişinin ailesiyle tanistirmaya utanirim.
Babadan nefret edilmez diyen arkadaşın saydığı bütün nefret etme nedenleri mevcut şu an.ben nefret edebilirim bu yüzden. Ayrıca ekmeğimi de o vermiyor bu da artı sebep.