genellikle yeni dogan torunlarının mahrem yerlerini etraftakilere yedirerek torunlarını nazlatırlar. ilginç bi tutum. "halası kızımın memesini yesin, dayısı oğlumun pipisini yesin " gibi.. torun tatlı olur derler ama bu kadar mı bilemem..
kaç gün oldu bilmiyorum seni kaybedeli. insan kabullenemeyince saymak istemiyormuş meğerse anlatabildin bana. rüyalarımda benzerlerini görmeye başladım onlara bile sarılıyorum, ağlıyorum. niliyorum yaşlanmıştın belkide çok yorulmuştun. hani ölmeden 1 hafta önce "ben gidecek gibiyim." demiştin ben o gül kokulu ayaklarını öpmüştüm doya doya sarılmış ağlamıştık hatırlıyor musun? sana kızıyorum ama hiç kendine sormadın mı bu torunum beni özlemez mi bana doyabildi mi diye? hayatımın en güzel yeşilini gözlerinde götürdün pamuk. yüreğimde bıraktıklarınla oyalanıyorum ve seni çok özlüyorum.
annem çalıştığı için babaanne ninnileriyle uyudum, onun yemekleriyle büyüdüm ben. onun koynuna sokulurdum ağlarken. annem kadar, hatta daha bile çok emeği var bende. aile içinde ne sorun olursa olsun, benden ne kadar uzakta olursa olsun, koşa koşa gidip ellerine sarılacağım insandır babaannem. saçının bir teli yüzüne düşse, kıyamam...
babaanne insanı çok değişiktir. çeşitli delilikleri vardır. sürekli sitem eder, bir çocuğunu diğerlerine oranla daha çok sever (nedeni bilinmez ona sorsan o da bilmez ) sürekli torunlarını evden dışarı atmaya meraklıdır "serin kilimi elmanın altına da oturun " sürekli hastalıklarından bahseder aslında kendisi hastalık hastasıdır. apranax diye bir ilaç içer sürekli. doktor onun iyi olduğunu söylerse ona inanmaz doktorun iyi olmadığını söyler. eğer anneniz babaannenizin geliniyse anneniz çok şey çekmiş demektir. sürekli onaylanmak ister, her dediğinin doğru olduğunu söyler ve kadınlardan nefret eden cinsleri de vardır!
kücüktüm, çok küçücüktüm. sana dair pek çok anım kalmamış zihnimde affet beni. ama emin ol kendi kendimi hep ' senin babannen herkesten başkaydı işte, sen onunla çok güzel şeyler yaşadın şimdi o günlere geri dönmek isteyip de başaramayınca üzülme diye zihnin o zamanları unutmuş taklidi yapıyor ' diyerek avutuyorum. anne babadan uzak olmanın eksikliği oldu hep üzerimde ama sen yanımda olunca bunu pek umursamamıştım fakat şimdi senin boşluğun ise öyle çok canımı acıtıyor ki anlatamam. senli günlere dair nadir anılarımdan biri aklıma geldi şimdi bak demek ki seni gerçekten yürekten düşününce başarabiliyorum, o güzel anların zihnimde kaybolmasına izin vermiyorum.
yine çok küçük küçücüğüm bir sabah yatağımın yanı başında senin derin boşluğunla uyanıyorum. seni her zaman görmek istediğim yerde etrafımda göremeyince kötü oluyor umarsız saf çocuk yüreğim ve avazım çıktığı kadar bağırarak ağlamaya başlıyorum. ' babaanne beni bırakıp gitme ' diye sonra sen çıkageliyorsun bir yerlerden telaşla ' ağlama oğlum bak ben burdayım ' diyerek, bunu duyunca mutlu olmuştum. bugün yine o günü ve seni hatırlıyorum mutlu oluyorum.
beraber geometri çözülesi,gogol bordello dinleyip kopulası,kumbarama para atınca eli öpülesi,beraber dedikodu yapılası,beraber mantı yenilesi,karşılıklı çay içilesi,gece olunca beraber uyunası ruhu genç hatun.
yeşil gözlü, doyamadığım. sevildiğimi hissettiren, sevmeyi ve merhameti öğreten. yokluğunun 18. gününün ve sonrakilerinin gecmesinin zorluğunu beklemek, hep aynı acıyı yaşayacağını bilmek, kos tutmayacak yara ile onu özlemek.
önemli bir şey olduğunda ve acilen söylenip telefonun kapatılması gerektiğinde daha alo demeden sabahtan itibaren neler yaptığını anlatan,cep telefonu çaldığında bir süre açmayıp telefondan çalan polifonik ilahiyi dinleyen ve dinleten şeker pıtırcık.
aynı oda paylaşıldığında kişiyi aklı oynatmaya kadar götürebilecek, çıkardığı seslerle kişide takıntıların oluşmasına sebep verebilme kapasitesine sahip babanın annesi olan kişi,bayandır. **
(bkz: babaanneyle aynı odayı paylaşmak)
barış manço şarkısında süper baba anne olarak ifade ettiyi dünya tatlısı, bir o kadar da hayatta olmamıza onlara borçlu olduğumuz şahsiyet, babamız olmasaydı bizde olmazdık acısından.
onun gibi güçlü bir kadının ismini taşıdığım için ailede göz bebeği olarak görülüyorum. mutluyum. ama keşke yaşasa, bana yemekler yapsa, beraber şarkılar söylesek, saçlarımı okşayıp derdimi dinlese de en mutlu olsam. seviyorum seni babaannecim, görüyorsun beni değil mi?
her bayram aynı ama en güzel hediyeyi veren dünyalar tatlısı insan, ne insanı lan melek melek.. 24 yaşında olmama aldırış etmeden bu bayramda da geleneği bozmadı ve her bayram olduğu gibi mor balon verdi..