çok yorgunum baba. öyle kırgınım ki hayata, öyle paramparça ki içim. un ufak olmuş camdan kalbim. kırılmanın ne demek olduğunu bilmediğim, sen traş olurken izlediğim, minicik burnumun ucuna köpük kondurduğun, omzunda yatağa gittiğim, işten gelmen için gece 12 ye kadar beklediğim günlere dönmek için neler vermezdim şimdi?
bana bir masal anlat baba
içinde bütün oyunlarım
kurtla kuzu olsun şekerle bal
baba bir masal anlat bana
içinde denizle balıklar
yağmurla kar olsun güneşle ay
genellikle hep duygularını gizleyen, sevdiğini apaçık söyleyemeyen ama ruh dünyasında ben böyle değilim diye bangır, bangır bağırdığından şüphem olmayan çocuğu olan erkek. peki neden içine kapanma ihtiyaçı hisseder babalar. hayata karşı amansız mücadelelerinde ki yorgunluk, bezginlik etken ama bir kaç saniyeliğine samimi olamamalarının sebebi ne ki. kadınların hep merak ettiği ama asla tam çözemedikleri durum.
anne ne kadar sevgiyi temsil ediyorsa baba da o kadar güveni temsil eder.
özellikle erkek çocuklar, tavır ve mimik olarak istemdışı örnek alır babasını, masada oturuşu, sobete katılma şekli..
ikea ya savaş açıp dünyanın en güzel ve en yaratıcı mobilyalarını yapacağını söyleyen, arkasında durulan; sırf bunun için çeşitli alet- hırdavat hediye edilen,
çok kıskanılan,
arabanın balatalarını yakmakla tehdit eden,
bazen dinler gibi yapan,
sigarayla poz verip ''bu en güzel pozum.'' diyen,
elindeki matkapla kediyi tehdit eden,
beraber pink floyd dinlenilen,
sevdiğin adamdan nefret eden,
senin için hep ilk olmak isteyen( zaten öyle olacak olan) yakışıklı adam.
Londra'da Leonard Oteli'nin suitinde ölü bulunan Leyla Pehlevi'yi, telefonun diğer ucundaki adama intiharını dinleten Marie-Jo Simenon'u ve Marilyn Monroe olarak tanıdığımız Norma Jean'i intihara sürükleyen adamlara verilen ünvan...
her yaşta danışacak bir şeyinizin olduğu dünyanın en güçlü(!),en sıcak,en güvenilir, en iyi, en fedakar, en, en, en adam gibi adamı. kavga da etseniz, küsseniz de,sinir de olsanız ayrı kaldığınızda özleyeceğiniz biricik,bir tanecik insan.
acıtan edit:1 ocak sabahı annenizin telaşla arayıp baban çok kötü hemen gel dediğinde koşarak gittiğiniz babacığınızın çoktan bu dünyadan göçüp gitmiş olması ve sağlığında hiçbir problem olmamasını bilmeniz ve isyan ve pişmanlık ve en son 2 gün önce görüp keşke bir kez daha görebilseydim hayıflanması ve bir çok karışık duygu.sonra sadece ağlamak,ağlamak...
yaşama sebebi. kabuslarımda öldüğünü görüp günlerce etkisinden çıkamadığım tek insan. sıkı sıkı sarılmak, yanağına kocaman bir öpücük kondurmak dünyadaki en büyük mutluluk benim için. eğer bir gün dönüşsüz bir yolculuğa çıkarsa, beni de alıp götürsün.
Çoğu belli etmez sevgisini. benim babam bir çerkezdir. Yoktur onda cocugunu alıp sevmek yada övmek, hele ki aile büyüklerinin yanında. Hiç gocunmadım ona bu sebeple. Bakışları yetti hep bana. yere düştüğümde kaldırmadı beni. o zaman da kızmadım babama. biliyordum bunu neden yaptıgını. hep benim tek basıma kalkmamı bekledi. inan hiç kırılmadım "neden birinci olamadın? neden 100 alamadın da 85 aldın?" dediğinde. Sen beni uyuyor sanırdın ama her gece basımı oksayıp, üstümü örteceğini, Kapıyı aralayıp beni izleyeceğini bilirdim.
seni hiç aglarken görmemiştim. ne sevdiklerin öldüğünde ne de dertlerinde. Kim bilir belki de bana hiç göstermemiştin. ama Gün geldi seni ilk ben aglattım. Beni yurda bırakıp geri dönerken gördüm ilk göz yasını.
Kimsenin aglaması koymazdı bana, ama sen baskasın. güçlüydün, seni ben bile aglatmamalıydım.
baba evimizin direği
altın gibi yüreği
eşşek gibi çalışır
sanki sağım ineği
ona biz baba deriz
o getirir biz yeriz
bulamayız dünyada onun gibi bir keriz
varlık yokluk bilmeyiz
sıramızı vermeyiz
siparişler gelmezse babamızı sevmeyiz
hasta oldum diyemez
biz doymadan yiyemez
ne man kafa varlıktır, yeni bir şey giyemez
etrafını sararız
köpek gibi dalarız
dediklerimiz olmazsa anamızı salarız
bu devr-i alem dönüyor
merak etme oğlum sıra sana geliyor!
en son teftişine çıkana değin
koştururken ardından o uçmaktaki devin,
daha başka tür aşklar, geniş sevdalar için
açıldı nefesim, fikrim, canevim
hayatta ben en çok babamı sevdim. *