"seni atletli bir ayıdan başka bir şey olarak görmüyorum" tarzı bir cümle kurulursa babaya, olması ihtimal olaydır. öğrenci falansa ağzına fermuar diksin yine de sussun, çekilir dert değildir.
11 yaşınızdayken anne-baba boşanmıştır. babanızın yanında kalıyorsunuzdur ve 11 sene annenizi görmezsiniz. baba da düşman gibi belletmiştir anneyi sana. sonra bir gün anneni bulursun ve o annesiz geçen 11 senenin acısını çıkartırcasına sarılırsın anneye. ama babadan gizli. sonra bir gün baba öğrenir ve kendi tabiriyle evden sktir eder seni. bir geçimsizliğin faturası 11 yaşındaki bir çocuğa ve üvey anneyle geçen çocukluğa kesilmiştir.
+madem benim kurallarımla yaşamıyorsun evimden s*ktir git.
-beden benim, ruh benim al evini g*tüne sok(demedim tabi, al evini başına çal dedim kibarca)
sonrası açız işte, kıçı kıçına okumaya çalışıyoruz yapmayın arkadaşlar en azından işinizi elinize alana kadar gider yapmayınız.
Lise son sınıfta iyi bir öss puanına rağmen tercih konusunda önayak olan olmayınca öys de bir yere girilememiştir. baba ise çoktan geleceğinizi çizmiş, sizi limon fabrikasına işci yazdırmış hatta adınıza para bile almıştır. okumak istiyorum ben diye direnirsiniz ama baba vazgeçmez inadından. anneyi ve sizi döver. anne dayak yemesin diye boyun bükersiniz ama kurbanı olduğunuz ana öldürse de okutucam seni der ve bir kavga esnasında baba iyi bi dayaktan sonra sizi evden kovar. günlerce dağda bayırda kalırsınız. anacığınızı özler, onun için endişelenir arada bir çadırın yakınlarına sokulursunuz. anne hep ağlar sizde uzaktan ağlarsınız. anneniz keçileri otlatırken yanına gider onun getirdiklerini yersiniz. gelme oğlum der hep ananız. gelme bükme boynunu eğme başını der. ve günler sonra baba insafa gelir işci yapmaktan vazgeçer ve mücadeleyi kazanırsınız. hayatın cilvesi ne gariptir ki o gün sizi evden kovan babanız yıllar sonra kollarınızda can verir.