Dün gece rüyamda babamı gördüm. Bir boşlukta hapsolmuş ben de ona iple yiyecek sallandırıyordum. Annem önemsemiyor. Ölmesine ramak kalmış, açlıktan uyuya kalmış. Ölmüş mü diye boşlukta nefes alıp verme seslelerini dinlemeye çalışıyorum. sarsılmışım, Hıçkırarak uyandım..
içimdeki eksiklik, yarım kalmışlığım ve hiç tamamlanmayacak olmam... nasıl anlatmalı baba sevgisini.
öyle bir şefkat ki hala bakışı, ses tonu hatırımda...onu hep güzel hatırlamak için son nefesini verdiği an yüzüne bakmadım... baba sevgisinin yerini hiçbir şey tutmayacak, bir tarafım hep yaralı kalacak.
ilk zamanlar olan ama zamanla babaannemin katlettiği.
kadının bana ne garezi vardı hala anlamış değilim ama baya yaptı orospu.
evet bir babaya yıllarca ne işlenir, ne dikte edilir, eşinden olmazsa evladından nasıl soğutulur bildi kadın.
herkes anne değildir. annelik için ana olmak lazım bi.
anne tarafını bilmesem de, baba olduktan sonra tarifi imkansız. maalesef bu topraklarda baba yahut adam klişeleri genelde soğuk, sevgisini göstermemek üzerine kurulu olsada bunları aşmak aklını kullananların elinde. (bkz: dışavurum)