kamu yönetimi okuyan gençle babasının diyaloğudur.
- kaç dersten kaldın oğlum? rahat ol söyle..
+ 3 5 dersten kaldım işte baba..
- ulan sen daha kendini yönetemiyorsun! senin yöneteceğin kamunun ta .mına koyayım ben!!
-?!?!?!?!..
direkt bir diyalog olmasa da ailenin tek oğlu olan benim, babamla yaşamış olduğum bir diyalogdur. öğrencilik yılları, istanbul'da yaz tatilinde aile saadeti yaşanmaktadır ve geceden ertesi sabah babanın göreceği şekilde masaya not bırakılır.
dt: dream theater, b: baba
dt: sevgili babacığım, akşam arkadaşlarla taksim'e gideceğiz varsa masaya birazcık para bırakmanı ümid eder, ellerinden öperim. en sevdiğin oğlun.
b: sevgili oğlum. nedir senin bu arkadaşlarından çektiğim? al buraya bırakıyorum idareli kullan bu hafta para konusuyla karşıma da çıkma. ayrıca akşam çok dağılma. gözlerinden öperim, en sevdiğin baban.
kelimesi kelimesine yaşanmıştır ve o kağıt halen tarafımca saklanmaktadır.
-baba aküyü çalmışlar.
-oğlum bak sınavın kötü geçtiyse söyle yoksa hem bu şaklabanlıkların yüzünden hem de sınavın yüzünden dövecem yoksa.
-baba iki kere yoksa dedin anlatım bozukluğu yaptın.
işte böyle. üç saatte kaderimin çizildiği sınavdan çıktığımda bunları konuştuk. sonra evimize gittik. ben sınav sorularına baktım televizyondan, nasıl dedi, yaptığımdan yüzde yirmi beş fazla net söyledim, sevindi iyi oğlum dedi. allah ın izniyle bu sene gideceksin bir yere. inşallah baba dedim. sonra sonuçlar geldi, tercih felan yaptık, ben istiyordum arkeoloji o istiyordu bankacılık, kızdım al o zaman sen yap tercihleri ben karışmıyorum dedim. o da kızdı gel lan buraya dedi. gitmedim. o karmaşada annem almış tercih kağıdını birinci sıraya resim öğretmenliği, ikinci sıraya da galatasaray teknik direktörlüğü yazmış, teknik direktörlük geldi iki yıllık istemeye istemeye gittim. sonra sinemeya atıldım geçenlerde oskar aldım işte anneme babama teşekkür ettim, galatasaray da kümeye düştü, küme düştü heralde kümeye değil de. ondan sonra da harvıtrla kembirç kapıştı bize gel bize gel diye. emayti ye gittim ben de sonra. baktım sapık bir hoca var. las vegas a götürdü beni. kumar oynattı hep. ordan da ayrıldım. mozambik e başbakan yardımcısı olarak atandım. babamı da milli eğitim bakanı yaptım. kadrolaştık baya, biz kadrolaşınca bizi akepeden sandılar, sürdüler.
sonra babam.
-lan oğlum niye kadrolaştın lan ben sana kadrolaşamazsın demedim adam olamazsın dedim dedi.
-kadrolaştıysam senin için kadrolaştım dedim ben de.
babam bana sarıldı sonra, gircen mi bi daha sınava göndereyim mi seni bi daha seni dersaneye dedi. ben de gönder ama arkeoloji okucam haaaa dedim. o da tamam oğlum dedi. tamam güzel oğlum dedi. arkeolji oku dedi. arkeoloji okudum ben de ama sevmedim sonra antropolojiye geçtim. sonra babam ben geçerken gördü. nereye lan dedi. antropolojiye baba dedim. baktı senden adam olmaz dedi. ben de bu da mı gol değil ha söyleyin bu da mı gol değil dedim.
gol ulan dedi. bu sefer gol. elinde bi şey vardı. masaya vurdu onla. ofsaytmış ama annem bayrak kaldırdı ordan. bayrağı aldık babamla koşmaya başladık, bayrak yarışı olduk resmen olimpiyatlarda birinci olduk.
-minik **
+efendim baba
-napıyorsun bakim minik?
+ne yapim baba, uğraşıyoruz işte iş güç koşmaca. sizler nasılsınız?
-iyiyiz. ne olsun iş güç bizde devam ediyoruz bildiğin gibi. çok yazdı *, hadi kapa sonra ben sana kontör atarım *. mucukda mucuk **
+tamam. baba görüşürüz herkese selam söyle. allaha emanet olun. **
edit:eksi veren yazar, babam ve benim diyaloğum bu. sen istediğin kadar eksi ver bu diyalog senin eksilerinle kaybedilemez.
Nereden aklına geldiyse almış eline eski fotoğraflara bakıyor;
-babam
+ben
- oğlum bak bu resimlerde ben senin yaşındaydım.
+ bunlar ne ya trilyon verseler bu gömlekleri giymem baba.
- modaydı moda. Modayı yakından takip ederdim ben. bak şu saç modeline manken gibi baban var gurur duy gurur.
+ ya bırak baba ya suriyeli mülteciler gibi çıkmışsın. iyi ki anneme benzemişim. *
- oğlum nasıl gidiyor yeni kızla ?
+ iyi baba, güzel takılıyoruz
- bişey varmı ?
+ nasıl yani ?
- anlamıyon mu lan ?
+ ya baba ne diyorsun yaa
- Hay senin gibi genci ben.. biz senin yaşındayken böylemiydim bee.Senin gibi sümsük değildim..Karıyı altımızdan sela ile alırlardı yada bayıldı diye ben bırakırdım..peeh !