bir nevi "başörtülüler kasedimi almasın" diyen ikinci çelik vakası. mini cooper'ın türkiye temsilcisi olan borusan otomotiv, reklam anlaşması yaptığı ralli şampiyonu burcu çetinkaya'nın tv 24'de başörtülü bir arkadaşıyla mini cooper'ı test etmesi sonucu "imajımız bozuldu" gerekçesiyle sözleşmeyi fesh etmiş. bence borusan bu işe kökten çözüm bulmalı. başörtülü bir şöför aracı kullanmaya kalktığında sensör uyarı verip motoru otomatik istop etsin. bi daha da çalışmasın. oh mis!
yakışmamıştır. keşke olmasaydı, sanırım borusan'ın otomobillerini kullanan muhafazakar patronlarda bundan sonra araba alırken biraz daha dikkatli davranırlar.
torpille iş yürüten firma. burada arap-türk muhabbeti yapan dingiller bir alman veya fransızla borusan'a eşit şartlarda iş başvurusu yapsınlar bakalım hangisi kabul olacak. ondan sonra gelip burada türklük edebiyatı yapsın şerefsizler.
baş ortüsü ile hac işaretini bir tutan zihniyetin ürünüdür. nasıl mini etekli bi kız bu reklamı yapabiliyorsa baş örtülüde yapabilir. baş örtüsü bir siyasi simge değildir, bir yaşam stildir. neden hala bunu siyasi simge veya belli bir kesmin imgesi olarak görüyoruz. neden bir kalıba sokma çabası var, mini etekli kız nasıl bacımızsa baş örtülüde öyledir. ikisi arasında giyimfarkından başka ne vardır ki normal şartlarda.
son derece yerinde bir karardır. helal lan borusan. bu ülkede, bu şartlarda bu kararı alabilmek cesaret ister, vallahi bravo. firma serbest piyasa ekonomisi içerisinde istediği kitleye hitap etme özgürlüğüne sahiptir. demek ki baş örtüsü ve onun temsil ettiği yaşamı benimsemiş insanlar firmanın hedef kitlesinde değiller, bu kadar basit.
sevgili borusan; senin bu yaptığını din karşıtlığıyla bağdaştıran yobazlar var ya bu ülkede işte sırf bunlar var diye bile iptal edilmeliydi o anlaşma. şimdi bunlar anlamadılar ne demek istediğimi ama olsun.
ismi borusan olan otomotiv firması ile örtüşmeyecek yaklaşım. ismin borusan olsun sonra imaj falan söylen. imajınızı yerim sizin o zaman başörtüsüzlere satarsınız otomobillerinizi.
ticaret ile ideolojiyi birbirine karıştıran borusan'ın haddi aşan açıklaması. 21. yüzyılda, özgürlükler noktasında islam nişanlarına tahammülü olmayanların hala var olduğunun bir göstergesi. borusan şu saatten sonra minilerin içerisine mini şadırvan yerleştirse dahi faydası yok..
müslüman memleketinde istakoz satan haddini bilmez şirkettir. bazı şeceresi bozuklar da bu sıçmayı dilleriyle sıvazlıyorlar. neymiş araplaşmamalıymışız da bilmem neymiş de. evet, insan haklarından demokrasiden özgürlükten bahseden bazı çifte standartçılar söz konusu din ve inanç olduğu zaman en ceberrut ortadoğu rejimlerini bile mumla aratıyorlar. müslümanlıkla araplaşmayı bir zannediyorlar. e gerizekalı, dinlerin etiketinde uyruğu mu yazıyor. dinler geldiği zaman ne millet vardı ne de milliyetçilik. ne alaka kel alaka işte.
her şirketin kendine göre politikası vardır. nasıl ki bir caprice otelin reklamında bikinili hatun görmeyeceksek, başörtüsü kullanan kadın da borusan'a uymamış. yerden yere vurmanın alemi yok.
2 takım elbise 2 döpiyes giymekle adam olduğunu, imajının tavan yaptığını sanan bir firmadır. kaale almaya değmez.
edit: eksileyen arkadaşlar, ya borusan'ın avukatısınız ya da başörtüsü fobiniz var. buna "baş" organı da dahil, insanların ne giydiğine bakmayı bırakın. insanı insan yapan fikirleri.
basında büyük yer buldu bu durum. yani sponsorluktan daha fazla getirisi olan bir reklam oldu akıllıca. ama yazıktır ki türbanı buna alet ettiler herzamanki gibi mide bulandırıcı bir tepkiydi baş örtüsüne karşı.
fazla abartmaya gerek yok. sonuçta bmw bir alman firması ve bu olayın almanya ile bir alakası yok. bu borusanın yapmış olduğu eylem ise sanırım ki kendisine zarar verecektir. zira ankara korukent sitesinde ne kadar bmw x serisine binen insan görüyorsam çoğu kapalıdır.