" büyüyünce " kelimesini görünce aklıma hep 1.sınıfta okuduğum kitabın kapağı geliyor.
Ben büyüyünce
Gülten dayıoğlu
O zamanlarda kitabı elime aldığım an kitabın ne demek istediğini anlamıyordum. Ve bunu anlamam 1 sene sürdü. Kitabı okurken bunun kapağı neden böyle? bu kapakta ne anlatmak istemiş? acaba içinde görecek miyim? diye de merak ediyordum. Hatta 2 kere daha okudum gözden kaçırdığım bir şey olmalı diye. 1 sene sonrasında fark ettim ki, " gülten dayıoğlu " diye bir yazar varmış ve " ben büyüyünce " kitabın adıymış.
Kapaktaki yazılar aynı puntodaydı fark etmem çok zordu yani daha da küçüğüm algılamam zayıf. Velhasıl kelam, ben bunu kavradıktan sonra tüm taşlar yerine oturdu ve kendime sordum? peki ben büyüyünce ne olacağım ?
Cevabını da taa o zamandan vermiştim. " insan "
Çünkü Kitabı okuyan birisi hele ki ben 3 kere okudum, kesinlikle insan derdi.
ilkokul yılları. Sanırım dördüncü sınıftaydık. son dersti, güneşli bir gündü ve ben pencere kenarında mayışmış bir şekilde evimize bakıyordum. salonun penceresindeki kalabalıktan misafirlerin geldiğini görmüş, kim olduklarını anlamaya çalışıyordum. bir an önce ders bitse de eve gidebilsem istiyordum. evi ile okulu yan yana olan ama daima geç kalan o tipik şanslılardan biri de bendim... karne haftası olduğundan ders dışında her türlü geyik dönüyordu. hadi şarkı söyleyelim, hopidik oyun oynayalım, şimdi fıkra zamanı zırvaları falan. ve o malum sorunun sorulma anı gelip çatmıştı nihayet;
"büyüyünce ne olacaksınız?!"
sevgili öğretmenimiz sırayla herkese bu soruyu soruyor ve o bilindik cevapları alıyordu. öğretmen, polis, doktor, dansöz, kamyoncu!..
"aferin çocuğum, çok güzel..."
sıra bana geldi ve hiç düşünmeden o cevabı verdim:
"seri katil!!! eheheh zekalarına hayranım. ülkemizde de doğru düzgün seri katil yetişmiyor..."
Tabi ki öğretmenimiz sıkıntıdan patlayan çocuğun esprisini pek hoş karşılamamıştı. ah ne olurdu ki sanki her şeyi bu kadar ciddiye almasak...
çaat!!!
"sen benimle dalga mı geçiyorsun!?"
"ama... ama... o zaman isviçreye gidip diş fırçası yapan bilim adamı olmak istiyorum! buradakilerde iş yok. Çünkü öğretmenleri de öyle..."
çaaaaatt!!!!
"çık dışarı!!!"
"eheh o zaman çantamı alayım da eve gideyim ben örttmenim, evde misafirler var. iyi dersler sizeee..."
insanları sınırlandırma ve tek tipleştirme konusunda memleketimiz oldukça başarılı. sakın ola ki çocuklarımız farklı cevaplar vermesin. herkes öğretmen, asker ve polis olsun. hatta ömür boyu ünforma giyelim! zaten büyüyünce orospuluk yapan mı var ki!?.. hay allah ya, ileri demokrasi ülkesinde refah seviyemiz tavan yapmış da görmezlikten geliyoruz! koyun olacağım ben deyin çocuğum, koyun... bundan daha iyisi de penguendir zaten.