uzun süredir memleketim olan fakir sayılabilecek şehir. en büyük banka yöneticisine denk bir maaş aldığımı düşünürsek oldukça eylendiğimi söyleyebilirim. maaşı veren ve imkanları sunan avrupalı bir şirket olunca dadından yenmeyen şehirdir.
yerinde inceleme fırsatı bulduğum bana istanbulun gecekondu semtlerini hatırlatan şehir. dünyanın en büyük yapılarından birine sahipler *. şehirde bir kasvet havası var. sanırım adım başı kurulan kumarhane ve sex shoplar şehrin bu kasvetli havasını yıkmak için kurulmuş ama başarılı olamamış. ayrıca bu şehirde avrupa birliğinin bize karşı olan iki yüzlülüğünü daha iyi anladım. gözümün önünde bir hırsızlık olayı oldu. sokak çocukları bir kadının çantasını çaldılar. kadın yaşlı bir teyzeydi, çocukların peşinden koşamadı. sadece yardım için bağırdı. olayın tuhaf yanı ise bu olayın bir polisin önünde olması ve polis memurunun kadının çığlıklarını duymazdan gelmesi ve haliyle çocukların hırsızlığına göz yummasıydı. böyle bir başkenti olan ülke avrupa birliğine alınıyor. biz ise hala türlü bahanelerle oyalanıyoruz.