Hayatımda belki de bir daha bu kadar yoğun yaşayamayacağım, tam olarak sayısını bile bilmediğim birkaç güzel günüm olmuştu. Kendi ellerimle yıktım sonra, yaşananları da yaşanacak olanları da. Aradan aylar geçti, mevsimler... Şimdi ağrıyan yerlerim var, durmadan ağrıyan. Geri dönülmesi imkansız yollar açtım ve pişmanlık duygusu beni günden güne yok ediyor. Her gün, yeni bir şeyler gelip saplanıyor kalbime, durmadan hatırlatıyor kendini bana geçmiş. Sözler kesik kesik beliriyor hafızamda. Günler, ya hatırladıklarımda kaybolmakla geçiyor ya da bir şeyleri hatırlamaya çalışmakla... Geri dönemeyecek kadar uzağız başa. Nasıl olmalıydı bilmiyorum ama böyle olmamalıydı...
hayal kirikligi,
beklentilerin gerceklesmedigini belirtiyor en basta, ama daha dikkatli bakildiginda soyleyen kisinin icinin burkuldugunu gorebilirsiniz. halbuki hersey farkli olacakti, umulanlar gerceklesmedi, suc kimdeydi yada kimlerdeydi, nasil da guzel baslamisti hersey, nerede o ilk an, ilk gulumseme ve unutulmayan diger ilkler. bak simdi neredeyiz...
dedirten, zaman zaman pismanlik hissi veren, aci dolu cumle.
öyle bir dünya yok kardeşim.
öyle olmasaydı da böyle olurdu. sizi kelebek etkisine bakmaya davet ediyorum ayrıca kelebek etkisinin filmini de izlemeyi unutmayınız. (bkz: kelebek etkisi)