Sevgilisi olduğunu öğrendiğimde yaptığımdı. Uzunca bir süre sonra ayrıldıklarını öğrenince ortak arkadaşlar yardımıyla yaklaştım. Bir süre daha iyi tanımak için normal arkadaş gibi davrandım. Arkadaşlığımızı beğendiğini söyleyenler oldu. Bazı insanlarla arkadaş kalmalısın diye öğüt veren abilerim de oldu. Ama dinlemeyip kıza söyledim. Söyledim derken arayıp konuşmak istediğimi söyledim. O da farkındaydı durumun zaten ama salağa yattı. Bir kaç günlüğüne şehir dışındaydı geldiğinde haber vermesi için sözleştik. Vermedi. Reddetse daha iyiydi. Arkadaşlığımız da bitti. Pişmanlığım, söylememem durumunda acaba söylesem nolurdu diye yaşayacağım pişmanlığı düşününce geçiyor. Ya akına ya bokuna. Evet. Teşekkürler.
Aslında yaşadıklarımdan sonra keşke uzak durmayı seçseydim demedim değil güzel anlar yaşadım ama aynı ilişkide
3 aldatılma
2 cinnet
Ve stresten sedeflerimin artması vay halime derdim kısacası aşkın bedelini ağır ödemiştim ama iyisiyle kötüsüyle hepsi bir hatıra tabi.
Ergenliğimden beri benim de yaptığım eylemdi bu. Hatta üstüne kız benimle ilgileniyosa soğuk davranırdım . Galiba altında yatan sebep fazla hoşlantıdan dolayı konuşurken bile heyecanlanıp saçmalayacağım korkusu ve bu korkunun yarattığı rezil olacağıma bari uzak kalayım dürtüsü. Veyahut daha basit olarak reddedilme korkusudur bilemedim ama en güzeli açık olup direkt hislerini belli etmektir bu durumlarda hayat kısa korkulara içinde tutmalara yer yok bu dünyada.
insanı şizofren eder. Bütün hareketlerini kendinize yorarsiniz. Yok benim için buradan geçti. Yok ben duyayim diye arkadaşıyla konuşurken sesini yükseltti gibi. Uzak durun. Seneler sonra hiçbir şeyin dusundugunuzle alakası olmadığını anlarsınız.
Yakınken uzak olmaktansa somut bir uzaklıkla avunmaktır.
Çünkü iki ruh arasındaki uzaklık tüm ölçülebilir uzaklıklardan daha imkansızdır. Öyle bir uzaklık ki iki taraf da yaklaşmayı seçmediğinde diğerini sonsuza kadar yürütebilir...
işte bunu hissetmeden, birinden duyunca veya görünce, "aşık olup uzak durmak he, öyle şey olur muymuş" söyleyesi geliyor insanın. ama biri dese ki ya da düşününce " sen bir de aşık olmayı gör, uzak durmak istemeyip de, birden bire kendini uzak bulunca anlıyorsun olayı" dense eyvallah derim.
Zira hayalinizde büyüttüğünüz kişiye yakınlaştıkça ona yüklediğiniz anlamlar boşa çıkabilir. Şair gözlerinin gerçeklerle yüzleşmesinden çekinen kişidir.
Saçma bulduğum, Evlilik harici başka hicbir şekilde uzak durmayacağim aşk türüdür. Büyük konuşuyorum evet, büyük severim. Büyük sevdiğimi söylemiş miydim? Büyük evet.
ne kendine güvensizliktir ne de reddedilme korkusu. belli bile etmeden, uzaktan seversin onu. öyle çok seversin ki uzak durmak için kendinle savaşırsın. kendinden korursun onu. geçmişte yaptığın hatalardan ve gelecekte yapacaklarından. gidemezsin yanına, oturup konuşamazsın ama uzak da kalamazsın. bin defa bakarsın resmine belki gün içinde sıkılmadan. yüzünü görmek için her gün aynı yere gidersin belki gelir diye. gelmez ama hayali de güzeldir.
uzaktan seversin, canını yakmadan, üzmeden. sadece uzaktan.
Elde etme tutkusunu aşk sanan bünyelerin yapamayacağı eylemdir.
Aşık olunan kişinin mutluluğu için yapılıyorsa eğer, aşk uğruna yapılabilecek en büyük fedakarlıklardan biridir zira aşk yeri geldiğinde sevdiğinden uzaklaşmayıda kabullenebilmektir.