sonrasında tarif edilemez şekilde acı veren durum. nedense defalarca uyarılsan da yanlış kişi olduğunu kabul edemezsin. hep umutlusun hep umutlusun.. resmen bambaşka biri olursun. yemek yok, uyku yok.. her gördüğün, her duyduğun onu hatırlatır, umutlarının boş olduğunu..
panzehri ise ya aklını başına alıp düşünmek ya da yeni biri. birincisi daha kolay..
+ ben aşık oldum.
- kime?
+ x'e
- ne diyorsun? ona aşık olamazsın.
+ neden?
- ııı... x'e gidenden bir daha haber alınamamış.
+ ?
- x'e en son yıllar önce aşık olan olmuş.
+ korku klişelerini çek aşkımın üzerinden.
aşık olunmaması gereken kişi yoktur, yanlış zamanlama vardır.
insanoğlunun hata yapmak için doğduğunun kanıtıdır.hata yaptığınızı herkesten iyi bilir ve yüreğinizi bile bile ateşlere atarsınız.böyle gider ;ne vazgeçebilir ne yürekli olup devam edebilirsiniz.
ben bu yazıyı sana yazdım malzemesine aşık olmaktır o.
görünen ateşe gönüllü atılıp sonra da ortalığa sızlananları harbi anlamıyorum ya.
ayrıca gerçekten aşk mı yoksa şehvet mi bakalım.
aşksa görüntüde bitse de gönülde bitmez, türküsü sürer içinde dönen taş plakta, şehvetse bir kaç sevişmeliktir. hepsi budur ve kolayca unutulur. ve denir "sıradaki"
hem biz bu yüzyılda aşkın adını kirlettik. bari her ilişkiye aşk demeyelim. dürüst olup açık adını söyleyelim. aşka olan insanlık borcumuzu böylece ödeyelim.
anlaması geçtir ama güç olmayacaktır. hangi sebeple insan kendine acı çektirmek isterki.. sevmek istese bile en güzel duygularla sevmeye niyetlenip başlar herşeye.. aşk acıdır evet ama o acı geçsin diye yapılacaklara hemen başlanır. zira mutlu olmak bizim de hakkımızdır yanlış kişinin hakkı olduğu kadar.
hayal kurmaktan korkmaktır. şiirler yazarken adını hatayla şiirde geçirirsen hemen aceleyle adını silmektir; adını aşkın geçtiği bir cümlede anmaktan bile tedirgin olmaktır. resmine baktıkça gülümseyip mutlu olmak, mutlu oldukça acı çekmektir.
kısacası aşktır; aşık olunması gereken birisine duyulan aşktan tek farkı üzerindeki acısıdır. daha fazla göz yaşı dökülmesi, daha az haykırılabilmesi... ona baktığınızda gördüğünüz bir gülümseme birden gökkuşağı gibi rengarenk yapar hayatınızı. ama renkler daha mattır, daha belirsizdir. aynadaki yansımanıza aşık olmanızdan farkı yoktur, orada karşınızda dursa bile elinizi uzatsanız dokunamazsınız.
salaklıktır. aptallıktır. ama aşktır işte. dünyanın en güzel kızı\en yakışıklı erkeği değildir belki o, ama en güzelden ya da en yakışıklıdan daha etkileyicidir sizin için. dünyanın en mükemmel kalbi, en temiz ruhu onunkidir sizin için.
aşiğıııııııııım ne olursa olsun, ister haram olsun baba o yar, ister imkansız, benim tek bildiğim aşığım ona.... bır<kın bari sarhoşkjen, sözlüğe olsun itiraf edeyim. aşığımmm seviyorum istiyorum... biliyorum o mükemmel o imkansız, o bir hayal amaa aşığımbe aşığım var mı ötesi...............
edit: sarhoş entry, kusura bakmayın ama dün sarhoşken söylediğmi bugün ayıkken dinle birtanemm aşığımm....
aşık olunması gerekmek ya da gerekmemek ne demek arkadaş. buna aşık olman gerekir, buna da olmaman gerekir diye bişey mi var. aşık olmayı mantık süzgecinden geçirip mi aşık oluyorsunuz. tüh ya yanlış yaptım buna aşık olmamalıydım çünkü doğru kişi değil, çünkü karşılığı yok demek ne demek. aşk bu kadar bencilce, karşılığı yok abi niye aşık oldum ki demek mi. bir insan birine aşıksa bundan ona ne. ben aşığım arkadaş bu onu ilgilendirmez. o beni sevsin o da bana aşık olsun diye mi sevicem ben onu. oh sev aşık ol herşey güzel gitsin sonra ayrıl, ya ben buna aşık olmamalıymışım yanlış olmuş. bu ne arkadaş. her konuda böyle sağlam mı basıyosunuz ayağınızı yere.
yasak oldugu icin guzeldir, hani yasaklar delinmek icindir ya ondan belki de... belki de onunla birlikte olupta birbirinizi incitmeyeceginizin, belki birgun ayrilmayacak olmanizin cazibesidir sizi bu aska surukleyen... sevilecektir, belki sonsuza dek, belki bir sure, ama sadece sevilecektir...
