bu arzu bende yok her görüştüğümüzde dokunuyorum hatta dokunmadığım dakika yok desem yeri.** ama red yedik sözlük red.. dokunmanın faydası yok beni mutlu etmiyor yani artık.
- sizi tanımıyorum efendim. annem. "tanımadığın insanlarla konuşma." derdi. beynimde bir yerlerde yer etmiş işte. size slm veremeyeceğim.
- anlayamadım efendim: tam duyamadım.ama ses tonunuzda istina sezer gibi oldum. hala anne tahakkümünde yaşayan bir kadın olduğumu mu düşündünüyorsunuz.? olabilir efendim. bu konuda fikir yürütemeyeceğim. ne de olsa sizi tanımıyorum. selam veremeyeceğim ve tartışamayacağım.
- anlaşılan siz beni çok iyi duyuyor ve tanıyıveriyorsunuz. ne yalan söyleyeyim tanımadığım birinin beni tanıyıvermesinden endişelenmiş durumdayım.söz gelimi ahkam keserken kullandığınız makasınız paslanmış olabilir ve siz bunun farkında olmayabilirsiniz.bu durumda yanlış tanınmam ve ele güne rezil olmam kesinliğe yaklaşmış olur.
- beni çok korkuttunuz efendim.paslı aletlerden korkarım. tetanoz iğnesinden de.
- annem çok kızacak ama dayanamayacağım efendim. sizi öpeceğim.
evet böyle bir arzu oluşur ama bu çok saf çok masumca bir arzudur. dokunduğun an da onu inciteceğini ona bir zarar vereceğini sanırsın. ama şöyle de bir şey vardır ki bunları hissetmek ne kadar güzelse, gidip ona dokunamamak dokunmaktan korkmak da bir o kadar acı vericidir. halbuki içten gelen, karşısında oturup, gözünü kırpmadan, hayranca onu izlerken, sadece yanağını okşamak ve sonrasında ufak bir öpücük kondurmaktır yanağına.
insanın içini bitiren bir arzudur, platoniği gördükce artık söyleyeceğim dersin kendi kendine bu arzunun bunda büyük payı vardır. muhteşemdir çünkü o, değilse bile aşıksın diye öyle görünür ama gel gör ki yıllarca hiç dokunamamışsındır hem de hiç hani bir çarpışma olur ya da öyle bir şey ama yok işte. insanın içini kemirmeye devam eder.
Hızlı geçen bir film şeridi gibi sahneler akar zihinde ona sarılınan sahneler. Aşık olanın derinden etkileyen değişik bir durum anlatılamaz bir durum anlatilmaz yaşanılır bir durum.
kontrol edilemez istek. sürekli elini tutmak, saçıyla oynamak istersin.teni olmasa da gözleri dokunsun yeter denilen durum, bir süre sonra da alışkanlık..