Hayatta yaşanabilecek en berbat durumların başında gelir. Saatleri fotoğrafına bakıp geçirdiğiniz kızın başkasının elini tuttuğunu görürsünüz, o uğruna her şeyi yapmayı göze alıpta hiçbir şey yapmadığınız güzel yüzün başkasıyla nasıl güldüğünü farkedersiniz. Elinizden hiçbir şey gelmez, gidipte aşkınızı açıklamanızın artık hiçbir işe yaramayacağını biliyorsunuzdur.
soğuk bir ter boşalır önce sonra ne yapaxağını şaşırır ve hızlı hızlı nefes alır sonra oturur zaten sevmiyordum iyi olmuş deyip yalan söyler.
eski yeşil çamda örnek çok.
facebook denen illetten silinmenizi öğrenmekle başlar bazen. a niye sildi acaba beni diye her gün kontrol ettiğiniz sevdiğiniz kız yoktur listenizde artık ben kimin yorumlarını okuyacağım kimin fotoğrafına bakıp kadeh tokuşturucam monitörden kime söyleyemediklerimi haykıracağım sonra ismini aratırsınız ve şok anı gelin olmuştur. ne ara sevgili buldun ne ara düğün hazılıkları yaptın ne ara evlendin size tek bir şans bile vermeyen sevdiğim kız diye haykırdığın kişi evlenmiştir. artık çok geçtir ilk baştaki şok atlatıldıktan sonra kendinizi evlendiği kişiyle kıyaslamalar başlar alkol orano artar uykusuzluk çoğalır beden vardır artık her nerede olursanız olun ruh çoktan başka alemlere akmıştır. ferdi mi girer arka fona cengiz mi artık bi önemi yoktur o çoktan gitmiştir bir mesaj dahi atmamıştır size sizin onu sevdiğinizi bile bile başkasının olmuştur ulan ne eksiğim vardı o adamdan dedirtir artık tek bildiğiniz vardır belli ki dönülmeyen uzak yerdedir sanki bana gel diyor çok uzaklardan resmi işte böyle ne alkol ne uykusuz kalınan geceler nede ferdi cengiz vb. yarınız gitmiştir artık istesenizde tam olamazsınız önceleri korkardım ölümden ama artık korkmuyorum içimden mutluluklar diye mesaj atmak geliyor ama onu bile yapmaktan acizim affet beni ya da affetme artık çok geç vakitte geç bu kadar yazıyı kimse okumaz ama nickimi biliyorsun belki sen okursun elveda diyemeden biten tüm aşkların acısına kadehimi son olmayacak sarhoşluk içinde kaldırıyorum...
bencillikle "e şimdi ben ne olacam" sorusu sorulur. hayat devam ediyordur. nede olsa daha çok fırsatlar çıkacaktır karşına denilir ve devam edilir. ama arada bir hatırlanır ve yüreği sızlar insanın.
acı bir tecrübedir. lakin işin daha da vahim boyutları vardır. o da nedir? tabiki sizi nikah şahidi olarak seçmesi!* bu mevzu öyle sanıyorum ki "bir insanı sınamak" hususunda gelmiş geçmiş en müthiş test olsa gerek. yazıktır, günahtır. lakin! eğer ki siz karşınızdakine onu deliler gibi sevdiğinizi söylememiş, deyim yerinde ise platonik takılmış iseniz, o ne yapsındır, suçsuzdur. ki bence sizde ona daha yakın olabilmek adına onun en yakın arkadaşı sıfatında olmayı pek iyi kabullenmişsinizdir. e koca adamdır, gün gelecek o da yuvasını kuracak, sizide en yakın arkadaşı olarak nikah şahidi yapacaktır. bundan sonrası mı? büyük ihtimalle depresyon şölenine iyi bir giriş yapılacak, aşk şarkılarından en "damar" olanları tekrar dinlenilecektir.
kısacası; bu durum bir insanın başına gelebilecek en kötü hadiselerden biridir.