tanımı geçtiysek subjektivite kazandıralım entrymize.
hani herkes kendi filminin başrol oyuncusudur ya, biraz kafası çalışan, az buçuk egosu yüksek biriysen sen aşıksan karşındaki de sana aşık olmalıdır. hani hep o zamana kadar öyle olmuştur. hayatına giren herkes peşinden koşmuştur. sen hep çok sevilen, istenen taraf olmuşsundur da g.tün kalkmıştır. sen tripten tribe koşarken hayatına biri girer ve hayatının amına koyar.
önce mallarsın. bir nevi şok anı. trafik kazalarından falan sonra olur hani. olaya tamamen yabancılaşırsın. durum senin değildir, aşk senin değildir. istenmeyen sen değilsindir, hatun/adam bir başkasına aşık değildir. olamaz yani. bir yerlerde bir yanlışlık vardır. sonra zaman sana bunu öğretir. gördüğün muameleye alışık değil ancak aşinasındır. zira senin o zamana kadar peşinde sürünenlere yaptığın her türlü aymazlığı, arsızlığı o sana yapıyordur. gidiyorum diye rest çektiğinde sallamiyordur. şener şen gibi 'bak gidiyorum haaa!' modunda yalamaya dönersin. köpek olursun. karşınızdakinin umrunda olmaz. yıllar boyunca anlamayacağın, aslında anlayacağın ama anlasan da kabul etmeyi gururuna ve şişik egona kabul ettiremeyeceğin bir durum vardır ortada; o sana değil bir başkasına aşıktır. aslında sana hiç aşık olmamıştır.
-bundan sonra kimseyi sevmicem fazlı !
+ya ama öyle deme yani, irfan piçin teki diye bizi de etikeleme hemen ! (hay amına koyim ben senin irfan ya)
gibi bir replik mutlaka geçer. illa ki geçer yani !
-irfan bile yapıyorsa herkes yapar onu anladım ben.
+(irfan peygamber adayıydı zaten amk)bize haksızlık...
-boşver ya. gel içelim kankacım...
+kanka ?! (orospu çocuğu irfan)
-evet sen benim en yakın arkadaşımsın. bugünlerimde hep sen yanımda oldun. kızları da görüyorsun bak...sağ ol.
+ne demek canım. (ağzıma sıçıyım ben kendimin o zaman)
ne kadar duygusal, sözleri vurucu şarkı varsa o, onları dinler, görmezden gelirsin... anlatır, söylenir, sızlanır, moral verirsin, umutlu cümleleri bir başkası için ona söylersin, onun adına mutluymuş gibi yaparsın, kendine, hislerine, beklentilerine sırtını çevirip yokmuşçasına, bir başkası olur, bir başkası gibi konuşursun... ustalaşırsın, gün geçtikçe, kendine yabancılaşır, ona başkalaşırsın... aslında ne o sensindir artık ne de o odur... öyle boktan durumdur, sabır ister, güç ister, yürek ister...
kahreder, ben onu mutlu edebilecekken, birlikte mükemmel zaman geçirebilecekken, ona ilgi göstermeye,zaman ayırmaya, sevgi vermeye hazırken neden? diye düşünülür önce.
için parçalanır, hele bir de paylaşıyorsa yaşadıklarını..onun gözlerinde gördükleri senin onunkilerde gördüklerinse asit yağmuru gibi yağar hücrelerine her bir kelimesi.
ama hangisine üzüldüğünü kestiremezsin bir türlü.bencilliğine dayanarak, senin için değil onun için ağlamasını mı kaldıramazsın? yoksa onun kendini kötü hissettiğini görmek mi acıtır canını?
acaba aşk acısı bitip onunla mutlu olsa, onun mutluluğu seni de sevindirir mi? yoksa dünyaya hiç gelmemiş olmayı mı dilersin?
Gözlerin gözlerime değince
Felaketim olurdu,ağlardım
Beni sevmiyordun,bilirdim
Bie sevdiğin vardı,duyardım
Çöp gibi bi oğlan,ipince
Hayırsızın biriydi fikrimce
Ne vakit karşımda görsem
Öldüreceğimden korkardım
Felaketim olurdu,ağlardım
Ne vakit Maçka'dan geçsem
Limanda hep gemiler olurdu
Ağaçlar kuş gibi gülerdi
Sessizce bir cigara yakardın
Parmaklarımın ucunu yakardın
Kirpiklerini eğerdin,bakardın
Üşürrdüm,içim ürperirdi
Felaketim olurdu,ağlardım
Akşamlar bir roman gibi biterdi
Jezabel kan içinde yatardı
Limandan bir gemi giderdi
Sen kalkıp ona giderdin
Benzin,mum giderdin
Sabaha kadar kalırdın
Hayırsızın biriydi fikrimce
Güldü mü cenazeye benzerdi yüzü
Hele seni kollarına aldı mı
Felaketim olurdu ağlardım...
asık olunan kisiyle beraber aglatan hadisedir. hem o aglıyor diye aglarsınız hem de neden benim icin degil diye. siz ona sadece bir kere sarılmak icin her seyinizi vermege hazırsınızdır ama o bunu anlamaz. diger hatuna olan askını anlatıır da anlatır. o kadın ne sanslıdır ki istese ona neler yaptırabilir...
sinir sistemine finish him çekebilen ölümcül üzüntü kokteylidir. en iyisi, "ben onu isterken o başkasına üzülüyor, sıçayım senin ağzına.." deyip nefret etmektir.
sevdiceğe duyulan nefret, istenmeyen dövmeyi lazerle kazıtmak gibidir. rahatsızlık veren şeyden kurtulursunuz ama bu olurken de boktan bir iz kalır.
içip içip ağlarken diğer kız için, onu avutmaya çalışmaktır kendini avutamayan aciz bir çabayla ve ağlamaktır onunla birlikte neye ağladığını bile tam olarak kestiremeden...
bir yanınız talihinize küfür ederken diğer yanınız ''ben sana onun gibi acı çektirmem.'' oyununu sergiler.
bir yanınız ben sana aşığım deyip kendini çekmenizi ister diğer yanınız yanında kalıp destek olmalısın zulmünü destekler.
sonunda onun elinden tutuyor olabilirsiniz ama aşkla dolu saf kalbiniz aynı özelliklere sahip olan kalbi mi? yarasına merhem olan kalbe sığınan kalbi mi tutuyorum? çelişkisinde tutup kemirilir.. oyun kaderin güzel oyunlarındansa aşar gider, cilvelerindense içer gidersiniz..
aslında doğrusunu söylemek gerekirse gerçekten karşılıklı sevip sevilen biri bu anılarını hatırladığında kendine hayıflanır. ben şunca sene bunca zaman nasıl oldu da bu kişiye bel bağladım der zira düşünsenize sevdiğiniz kişiyi sizden daha çok kim mutlu edebilir? ama o yanıbaşındaki sizi görmek yerine başkasına aşıktır ve bunu da sürekli gelip size anlatır. ulan zaten aşıksınız yanıbaşınızda ama aslında çok uzakta bunun acısı yetmezmiş gibi birde size kendi aşkından dolayı çektiği acıyı anlatıyor duble acı salatası anlayacağınız. bu yüzden diyorum ki arkadaşlar çevrenize bakın sizi illa sevecek en az sizin kadar mutlu edecek biri vardır onun için bence platonik aşkınızı bi tarafa bırakın ve önünüze bakın. emin olun gelecekte yanınızda olan o olmayacak...
inanın bu günlerinizi hatırladığınızda anca gülersiniz kendi halinize yuh ya niye bu kadar süre kendime boş yere acı çektirdim dersiniz...
bizim gönül işi yalan olur a delalet eder. anaam bizim gız başkasına aşıkmış, bizim iş nerden baksan en fazla platoniğe sarar demektir.
en iyisimi o da bana aşık olsun, ne o acı çeksin ne de bendir.
insanın aşık olduğu kişinin, aşkından dolayı, kavuşamamasından dolayı ve bununla bağlantılı olan nedenlerden dolayı acı çektiğini, üzülmesini görmesi halidir. fakat eğer, aşık olunan kişi, size aşık ve bunun için acı çekiyorsa, tadından yenmeyecek bir durumdur. *