aşık olmaktan vazgeçilen an

    1.
  1. size, sizi sevdiğini hissettiren zat-ı muhteremin peşinden uzun süre gittikten sonra, sanki hiç öyle hisler yaşanmamış gibi davranmasının akabininde bir adamla kırlarda, çimenlerde kırk yıllık sevgiliymiş gibi oynaştığına tanık olduğunuz andır. o an içinizden bir gemi kalkar usulca gider işte. artık biliyorsunuzdur tüm nedenlerinizi.
    46 ...
  2. 145.
  3. Yok öyle bir an.

    Sen aşktan vazgeçemezsin aşk senden geçer.
    13 ...
  4. 143.
  5. kalbinizin daha fazla acıyı kaldıramayacağını anladığınız an.
    13 ...
  6. 3.
  7. olmayan andır !

    dur ben birazcık aşık olayım, ay ya da vazgeçtim, sonra olurum...

    böyle bir şey yok, aşk insanın tercih edeceği ya da etmeyeceği bir şey değildir, zaten insana seçme hakkı bırakmadığı için aşktır o varlığına ya da yokluğuna insan karar veremez, bilakis aşk kendisi karar verir, kimin hayatına ne zaman gireceğine.

    ama işte öyle bir hale geldi ki artık aşk, sanki böyle çarşıda pazarda satılır, cepte taşınır bir şeymiş gibi, ele ayağa düştü, herkes birbirine aşkım diyor...

    şarkılar, şiirler, destanlar yazdıran aşk, dağlar deldiren, uğruna ölümlere gidilen aşk, bugün maskara olmuş.

    aşk üzerine denemeler diye bir şey vardı bir ara da, onunla ilgili bir şeyler karalamıştım, hatırlatmak isterim yeniden.

    hiç kimse hiçbir şey vaat etmez kendi kalbin kadar,
    ruh takar beyninin boynuna bir zincir,
    bağlanır tüm akıl ve fikir,

    yersiz ve zamansız bir yağmurda aniden ıslanmak gibi,
    sırılsıklam bir aptala dönüşmek an meselesidir.

    avcunda fırtınaların körüklediği bir ateş
    ve kulaklarında dinmez uğultularla,
    kendi zindanlarında dinlediğin karanlık hikayeler
    ışıklı umutlar taşır nedense,
    başı yok, sonu meçhul bir bilinmezdir ömrün.

    teninde bir akreptir zaman,
    usulca akarak, koynunda kıvrılan,
    zehiri kızıl gözlerinde bir yılan,
    ya koparacaksın kafasını dişlerinle,
    ya dişleri geçecek soluk tenine,

    işte gerçeğin, işte hayalin,
    doğrul yerinden ve kalk,
    gerçek bir aynada yanan gözlerine bak

    'denemek' dediğin şeyin deneğisin sen
    var mı bir acı, üzerinde denenmeyen?
    sanma başkasıdır bu haline sebep
    yok ki, senin kadar seni sevmeyen...

    denek saipsiz.
    19 ...
  8. 150.
  9. kişinin gerçekleri görebildiği andır.
    aşk sadece üç harfli bir kelimedir, buna bir mana yüklemeye çalışmak asıl mantık hatasıdır işte. sevgi, saygı bunlar güzel değerlerdir.
    kişi aşka aşıktır aslında.
    11 ...
  10. 148.
  11. Gerçek aşk kavramını sorgulatır.

    Öyle bir cümle ki sanki aşk bir alım satım sözleşmesiymiş de son anda vazgeçilmiş yahut marjinal faydadan kaynaklı yarıda kalmış bir iktisadi işlem gibi anlatılmış. Halbuki aşık olmaya başlamışsan vazgeçmek olasılık dışıdır.
    11 ...
  12. 146.
  13. Horladığını gördüğünüz an.
    10 ...
  14. 147.
  15. gerçekten kadın zannettiğiniz sırılsıklam aşık olduğunuz varlığın gerçekte travesti olması.
    10 ...
  16. 144.
  17. içindeki çirkin davranışlarını ortaya çıkardığı zaman.
    9 ...
  18. 142.
  19. kızın size "nabıyon" dediği an.
    9 ...
© 2025 uludağ sözlük