tanım: aşık olmayı ya da yoksa çikolata yemeyi tercih etme durumudur.
şimdi bazı arkadaşlarımızın bu ne kadar saçma bir başlık dediğini duyabiliyorum. ancak kesinlikle saçma değildir. bu konu sürekli özellikle yds denemelerinde reading parçalarında karşımıza çıkar. aşık olmak ve çikolata yemek birbirine yakın kavramlardır. ikisi de endorfin hormonu salgılamaktadır. yani aşık olsan da çikolata yesende vücudunda aynı hormon salgılanmaktadır.
şimdi karşılaştırmamıza bakalım:
aşık olmak: çok güzel bir histir. herkese nasip olmaz. olursa da tam olur. ilk başlarda çok güzeldir. insanın midesinde kelebekler uçurtur. bla bla bla. ancak sonrasında acı vermeye başlar. insanın saçma sapan şeyler yapmasına neden olabilir. yani birazcık risklidir.
gelelim diğerine:
çikolata yemek: bir zevktir. insanı kendinden geçirtir. üstelik karnınız da gözünüz de doyar.* tabi bunun da bazı riskleri yok değil. mesela çok güzel şişirir insanı. kilo yapar. özellikle yaz mevsimi yaklaşırken çok kötü bir durum olur. selülit ve sivilceler de cabası. bir de bu muhteşem nesneye alerjisi olanlar vardır ki * onlar için durum extra kötüdür.
evet bu güzel iki eylemi karşılaştırdık. karar sizin. ancak benim kişisel kanaatim her şey ölçüsüyle iyidir. yani ikisinden de birazcık neden olmasın?
birbirinin ikamesi olarak görmek yerine aşık olunan kişiye çikolata almak/aldırmak ve şokolatı birlikte mideye indirmek suretiyle fayda maksimizasyonu elde edilmelidir.
kadınların her ikisine de saplantılı bir şekilde zaafı vardır. her kadın çikolatayı sever, her kadın aşık olmak ister, kendisine aşık olunsun ister, aşk acısı ceken birilerinin yarasını sarmak ister. romantizm denen masalın dekoru ve olay örgüsü işte.
çikolata da aşk da bedene hitap eder. tutkulu, duygusal, arzulu, hırslı hatta biraz obsesif bir ilişki yarışabilir kaliteli bir çikolata ile(az farkla aşk alır).