ister rahat batması diyin ister başka bir şey ama bu sıralar istediğim şey. Hoşlantı da olur. Yani en azından görünce heyecanlanacak bir birey olsa diyor insan. Ara sıra kalbimi yokluyorum atıyor mu diye...
aşık olup büyük pişmanlık duyduktan sonra da unutmak için ruhunuza yalvarıp, birdaha aşık olmamak için tövbe edersiniz. ama size güzel bir şey söyleyeyim, bir kere tam anlamıyla gerçekten aşık olduysanız, ardından o kişiden çok ciddi yaralar aldıysanız 2. sefere ne yaparsanız yapın aşık olamıyorsunuz. bunun sebebi de, artık her şeyin farkında olmak, ve aşka karşı ümit ve güven kaybetmek. aynı zamanda hayatınıza giren şahısa karşı da aynı şekilde. kaynak ne amuğoyim? diyenler.. kaynak benim yolunağoyim! şöyle bir dipnot da düşeyim, ben bu s*ktiğimin platformuna kendi tecrübem olmayan hiçbirşey yazmıyorum. yazmadığımı da zaten bir çok kişisel entrylerimde belirttim. saçma sapan şeyler yapmayın.
her canlı bir gün aşkı tadacaktır,
her aşkın bir acısı olur, bir de tatlısı,
aşk başladığında, bitmeye başlar,
her geçen gün aşktan koparıp eksiltir,
bir gün elde sadece sızısı kalır,
aşk sızı ile güzeldir.
Genel olarak herkese karşı sarsılan güvenim, herkese karşı içimde duyduğum o berbat soğuma hissi bir daha hiç kimseye karşı aşk anlamında bir sevgi besleyemeyeceğimi düşündürtüyor.
Aşk diye bir şeyin varlığını da çok sorgular oldum. Aşk hayvani hormonlara yüklediğimiz anlamlardan mı ibarettir gerçekten? Eğer öyleyse aşk gerçekten de yoktur demektir.
Bilimle kolay kolay ters düşemeyecek kadar çok pozitif bilim ve mühendislik dersi aldım; burçlara inanmam, hurafeleri sevmem, fazlasıyla realistimdir ama "aşk"ın da böyle bir palavra olması ihtimalini gerçekten düşünmek istemiyorum. Sadece eskisi gibi olmak, birisine delicesine bağlanmak ve hiç bitmeyecekmişçesine birlikte olmak istiyorum. içimdeki soğukluktan bıktım ama bununla tek başıma da mücadele edemiyorum. Aylardır kendi halimde dünya'yı anlamlandırmaya çalışıyorum. Hala debelenmedeyim.