hayatta kalanlara bakarak karar vermek bazen yanıltıcı olabilir. Yani aşı vurulmayıp ölmeyenleri görüyorsunuz, ama aşı vurulmayıp ölenler de var ve sayıları hiç de az değil.
Yoktur. Çünkü olmayan bir şeyin karşıtlığı da olmaz. Novak djokovic gibi reddettim sadece. Sıvı olanlara da saygı duydum. Ama biz saygı yerine komplo teorisyeni olarak gösterildik. Aslında bu; karşıt kelimesinden çok daha hoşuma gitti.
Çünkü komplo teorisyeni olmak ütopya sahibi olmaktır.
Ne olabilir? Diye ihtimalleri düşünmektir. Zaten tıpta böyle ilerler.
Mesela tıbbın sembolü yılandır. Çünkü yılan şüpheci ve meraklı bir hayvandır. asklepiosun asasında yılan sembolü vardır. Manevi iyileşmeyi ve yeniden doğuşu simgeler.
Ve bugünün komplo teorileri yarının gerçekleri olabilir.
başlığı covit 19 aşısı ile bağlarsak, bu sıvıya karşı çıkan insanlar sürü psikolejisinden kendini soyutlamış insanlardır.
bunu kendine enjekte ettirenlerden daha şanslı oldukları her geçen gün daha çok ispatlanıyor.
Şüpheci olan ve dolayısıyla bilim düşmanı olmayan kesimdir. beklenmeyen etki ve yan etki inkarcısı, kurumsal dogmatizm yanlısı ve ilaç tekeli sözcüsü koşulsuz aşı fanatikleriyle ters düşmüş kesimdir. hak yol yolcusudurlar, maskeli köleler anlamazlar. evet.
turistlere ve kaçak göçmenlere hiçbir politika uygulanmaz iken neden sadece türkler bin türlü kontrolden geçiyor bunu bile sorgulayamayan sünger beyinlilere dert olanlardır.
Beni merak ettiren bir durum var. 2019 da çinde insanlar kovid den patır patır sokakta ölüyordu. Video ile büyük bir korku pompalandı. Onun akabinde sinovak piyasaya sürüldü.
Sinovak ın 2 dozu 60 dolar. Yani 500 lira neredeyse. Kaç milyon sinovak vuruldu?
Öncelikle grip nedir bakayım vikipedia şöyle bir tanım yapmış.
"Grip, influenza veya enflüanza, viral bir hastalıktır. Sağlıklı insanlarda ortalama bir haftada geçmesine rağmen; vücut direncini düşüren kronik hastalığı olan kişilerde (şeker, kalp-akciğer hastalıkları, AIDS vb.) ve yaşlılarda pnömoni (zatürre), meningoensefalit (beyin iltihabı), myokardit (kalp kası iltihabı) gibi ölümle sonuçlanabilecek hastalıklara yol açabilir. Bu tür risk grubundaki kişilere "yüksek risk grubundaki kişiler" denir. "
Yani kovid in normal bir grip salgınından farkı var mı?
Grip salgını oldu mu yine toplumun hastalıklı kişileri ölüyordu. Her sene böyle oluyordu.
Kovitte ise toplumsal bağışıklığın kazanılmasına izin verilmedi. insanlar eve kapatıldı. Temas ettirilmedi. Bir virüs en çok bunu isterdi emin olun. Yani aşı şirketleri galip geldi. Grip ölümleri anormal gösterildi.
Benim anneannem 1997 de gripten öldü.
Grip öldürür önce toplumun sağlıksız kişilerini seçer ve yok eder. O arada insanlar birbirine temas eder. Bağışıklık sistemi devreye girer ve grip yok olur. Sonra o grip yine çıkar yine yok olur.
Ama kovid de hükümetler büyük taklaya geldi. Köşeyi dönen döndü.
Daha düne kadar covid dedikleri sözde virüsün aşısı çıksın da içerisinde ne olursa olsun diyenler şimdi de çıkmışlar vay efendim aşının içerisinde bizi 90 yaşından sonra kısır yapacak bilmem ne maddesi var, aynı adama sor bakalım aspirinin içindeki bir tane maddeyi say,olun aşınızı başka türlü bitmez bu sözde virüs.
elenmesi gereken, türün sırtına yük olan kişilerin uzun vadeli intiharıdır bu. hayatlarını nasıl geçirmek istediklerine müdahale etmemeliyiz. yukarıda bi yazar; "gebersinler" demiş. çok haklı. bırakalım gebersinler.
Aşı karşıtı olduğunu Herhalde dünyada sadece Türkiye'de gizliyor insanlar. Akla mantığa uygun bir argümanları olmadığından saklanıyorlar sanırım. Aslında aşı olanların da ellerinde bilimsel bir veri yok. Zorunluluk gelene kadar aşı olasım yok. Tamamen komple teorilerinin etkisindeyim. Cahillik napalım!
