hiç sevmedim kendilerini, hiç sevemedim...
çocukluk travmam olur kendileri...
boğmaca olan bir çocukken, otobüslerde sigara içilen zamanlardı...
şehirlerarası otobüslerin yolcudan çok acı taşıdığı yıllardı...
sabrın, ankara ayazının, yokluğun...
öyle bir çocukluk travması ki aşti bende...
olmak istediğin için orada olmamak, olmak zorunda olduğun için orada olmanın travması.
sabretmeyi zor yoldan öğrenmek zorunda olan 6 yaşında bir çocuğun travması...
sonra milyonlarca doların olmuş, altında porsche'la arkadaşını bırak farketmiyor...
kusuyorsun... öğüre öğüre kusuyorsun her gidişinde oraya...
sizin hiç travmanız yok mu kuzum?
türkiye'de bazı otogarlarda otobüsün keyfi şekilde on dakika, onbeş dakika, hatta yarım saat ( mesela adana terminali) geç hareket etmesine burada göz yummazlar. aynı şekilde esenler otogar ve diğer büyükşehir terminallerinde de bu kural böyledir. hatta aşti, geç kalkan otobüslere ceza yazılacağına dair anonsun işitilebileceği terminaldir.
aşti'nin bütün o kalabalığının, koşuşturmasının, yoruculuğunun içinde bazen, mermerler' in peronuyla kamil koç' un peronunun yan yana denk gelmesiyle, hangi otobüse bineceğim konusunda kısa bir şaşkınlık yaşamayı sevmişimdir.
bugün arkadaşımla konuşuyorduk Ankara'yı özleyeceğimi sanmıyorum diyor ama bence özlemeye başlayınca ilk burayı özleyecek. O balkondan şehri izleyişimizi, sigara içişimizi... sürekli yağmur yağıyordu biz giderken Ankara'dan. Umarım bütün o kötü anıları birlikte düzeltiriz ve şu hastalık da bittiğinde yine güzel şeyler yaşarız. ikimizin de buna çok ihtiyacı var.
Bana nedense hüzün veren otogar. Eski kız arkadaşımın yanına gelirken sıkça kullandım burayı. Bir tanesinde dönüşte gideceğim yere bilet kestirdim acenteyi arıyorum adamın biri durdurdu malatyaya bilet keseyim mi dedi. Dedim benim tam ters istikamet dayı da dedi olsun bir gezer gelirsin kayısı götürürsün sevdiklerine dedi. Böyle değişik insanlara sahip bir yer.
Bir de bir keresinde az kalsın maraş'a gidiyordum. Beyefendi kalan bilet gelen geçene satılmaz, eşyam yok yanımda gidemem diye yalvardım. Olsun abla gez gel dedi. Verdiği bilet sadece gidiş...
En çok orda üzüldüm ama hayatımın en troll sohbetleri geçiyor orda, her gidişimde