ottan boktan medet uman insandır. hiç unutmam şehirlerarası yolculuk yaparken verilen molada girdiğim bir tuvalette okuduğum yazıyı. aynen aktarıyorum; Allah'ım lütfen mustafa beni arasın. ah be güzelim mustafa eğer seni aramamışsa, farkettim ki geçerli sebepleri var. **
iki şekil olabilir bu insan modeli
1)hakkaten çok aşıktır, tek düşünüdüğü o'dur,haliyle tuvalette de aklına o gelir ve yazar
2)bu insan modeli aslında aşık maşık değildir, yazdığı kişi sadece sıçarken aklına gelmektedir. yazıklar olsundur. *
her iki model de kınanasıdır, zira insan sevdiği kişinin adını hela duvaına yazar mı kardeşim, pislik yuvasında ne gezer insanın sevmeye kıyamadığının adı? hem seviyorsan kime ne,tuvaletimiz geldi diye senin aşkını(!) okumak zorunda mıyız? ha bazen eğlenceli de olabilir orası ayrı *
kabız olmuş insandır. "içimden çıkarıp atamıyorum" cümlesiyle birlikte içinden çıkarıp atamadığı aşkı da aklına gelir ve bir güzel kapı arkasına döşenir... o sırada derin bir rahatlama hisseder.
sıçarken boş durmamak için yapılan aktivite olabilir. kişinin kendini en mutlu hissettiği anlardan birinde yine mutlu olabileceği şeyleri düşünmesinin doğal bir sonucudur.
teknik bir olaydır, dolu olan bağırsak boşaldıkça mide, ciğer ve kalbe geniş alan açılır. geniş alan bulup ferahlayan kalp daha iyi çalışır ve bünye duygudan duyguya koşar. isviçreli bilim adamlarının bahsettiği kaka yaparken mutlu olmak olayı da bu teoriden hareketle üretilmiştir. *
kimselerin görüp göremeyeciğini bildiği için "seni kendime sakladım" modelini hayata geçirmiş insan modelidir ki gariptir ayrıyetten sıçma pozisyonunda iken "m kalp m" tarzı bi yazı görmek...
olayın erkekler tuvaletinin kapısında olması sebebiyle akla "muzaffet kalp mehmet" tarzı bi fesatlık da gelmiştir ki sormayındır çok fenadır...
