aşk nedir? sorusuna verilen cevapların farklılığıdır.
kişilerin yaşadığı aşk deneyimlerinden yola çıkılırsa herkes yaşadığı aşka göre bir aşk tanımı yapacaktır.
karşılıklı olunca : mutluluk
karşılıksız olunca : mutsuzluk, ızdırap.
platonik olunca : hem acı hem tatlı
sevilenin seni sevmediğini anladığında : bulunmaz hint kumaşı zannetmekle bir boka yaramadığını anlamak arasında geçen süreç.
gerçekleşme umudu olmayınca : umutsuz ya da imkansız
gibi anlamlara gelebiliyor aşk.
yani sonuç olarak sen neyi yaşıyorsan aşk o dur. bu da benim tanımım.
aşkın algılanması kişiden kişiye değişebilen bir konu olduğundan dolayı ifade de yaşanan farklılıklardır. kimileri için anlatılabilendir aşk, kimine göre ise asla anlatılamayandır. tabi buradaki ifadesizlik eksiklik olarak görülmemelidir. sadece aşk o kişide kelimelere dökülemeyecek kadar ifadesi zor kalmaktadır. nasıl ki herkes farklıdır, aslında kimse kimseye benzemez ise tanımlarda birbirinden farklı olacaktır. hele hele gönül mevzuları gibi tamamen subjektif olan bir konunun elbette bin bir türlü farklı algılaması olduğu kabul edilebilir bir gerçektir.
hepimiz insanız. hepimiz farklı yapılarda, kültürlerde yetişmiş,yetiştirilmiş insanlarız. Net ve sabit bir etkisi bulunmayan "aşk" ı herkesin farklı tanımlaması normal bir durumdur.
aşkı neden tanımlamak için kasıyoruz anlayamıyorum, yani deneyimlediğimiz bir şeye tanım yapmak mı amaç, yoksa olduğunu varsaydığımız bir "şey" in içini süslemek mi?
eğer yaşadığımız, yaşıyor olduğumuz ve yaşayacağımız birşey ise aşk ki tanımlamaya ne hacet; hissetmeden nasıl anlar bir insan neyin ne olduğunu? "taş acıtır" derim ben, sen aslında bir bok anlamazsın; kafana yedinmiydi taşı, anlarsın taşın taş olduğunu...
eğer ki bizim yaşadıklarımız, yaşayacaklarımız değilse aşk, o zaman yoktur aşk ve olmayan bir şeye tanım vermek de ahmakça olur...
yani aşk dediğin şey metafiziksel, kompleks, gizemli, kutsal, vs..vs.. olmak zorunda mı? yani illa ki tanımlaman mı gerekiyor? illa gidip birilerine anlatmalı mısın yani? illa anlamalımıyız... anlamamalımıyız...
