bazen taze yaprak kadar iç açıcıdır; bazen dokunduğunda can acıtan, iyileşme çabası içindeki vücut çürüğüdür.
zaman geçtikçe -eğer özenmezsek- yeni yeşeren yapraklar solar, günümüzde çoğu aşka olduğu gibi.
sonra çürür ve iyileşiriz. zaman her şeyin ilacı.
başka yapraklara özenmeye çalışırız düşe kalka, umudun mavisiyle.
ama şanslıysak; yaprakların arasındaki dikenleri, vücudun tekrar tekrar çürüyüp iyileşmesini tebessümle karşılarşak,
o yapraklar köklenmiş ormanlara dönüşürüz. büyür, güzelleşir. bağımlısı olunur temiz havanın ve huzurun.
yeşildir efendim sanılanın aksine kırmızı değildir.çünkü kırmızı ihtirasın ve tutkunun rengi olarak fazla ütopik kaçar aşk için, oysa yeşil öyle mi ?
yeşil renk, denge ve uyumun rengidir. duygularımız kalbimiz hatta beyin ile kalp arasındaki uyumun dengenin timsalidir.
aşk sadece beyinle veya sadece kalple oluşan bir şey değildir sadece biriyle oluşmuşsa birine mantık diğerine heves deriz.yeşil yaşamı simgeler ruhu simgeler bu yüzden bence yeşildir.
Güzel bir bestseller romanı ismine benziyor. şöyle sürrealist bi kapak ve bi ny times yazarının sözüyle süper pazarlama olabilir. Belki de vardır gercekten, su an bilmiyorum.
siyah gözlerin değildi karanlığı giyinirken
mavi meselesiyse hikaye
denizde kaybolup giden
kırmızıyı yakıştırma kendine
yak bütün kenti terk ederken
mesela beyaz kağıttan uçurtmalar misali
özgürlüktür aşkın rengi
aşkı vuracaklar cümlesinde
tutsak kalmıştır belki. ...
(bkz: viranşairine kitabı için destek kampanyası)
bir kelimedir ve rengi falan yoktur. duygusalliginiza scayim. bir cocugun olmesi ne renktir peki? ya da bir ulke giderken ardindan salladiginiz mendil ne renk amk?