7/24 mide bulantısıyla gezerken,bir yandan da sürekli sırıtmak...Pamuk gibi bir insana dönüşmek.Aynaya baktığında kendi gözünü kamaştırmak.Çok ağlamak,çok gülmek,çok kusmak vs...
ayrılmışsınızdır ve haklısınızdır. bitmiştir artık ilişki ve siz haklısınızdır. birden telefon çalar, mesaj gelmiştir onun en yakın arkadaşından. çok kötüdür, ağlama krizlerine girmiştir ve uykusunda bile hıçkırıyordur. -15 derecede, şubatın ayazında 1 saatlik mesafeyi katedersiniz hiç soğuğu, uzağı umursamadan. yanınıza gelir, sarılır.''sesimi mi duydun sen??'' der. tekrar sarılırsınız ve düzeldi sanırsınız. gün biter, sabah olur. okuldan yurda dönersiniz ve akşam o buz gibi soğuk mesajı alırsınız. ''bitmesi gerekiyo, ayrılalım.'' yaptığınız fedakarlıkla kalırsınız. fedakarlık mı salaklık mı yaptım diye düşünürsnüz. aslında elde ettiğiniz kocaman bir hayat tecrübesidir ve her ''seni ömrümün sonuna dek seveceğim'' diyene inanmamak gerekir!!!
SENiN ALAY EDERKEN Ki HALiN BiLE YAKIŞIYOR KÜÇÜMSEYEN GERGiN DUDAKLARINA,
O KADAR ÇOK SEViYORUM Ki SENi iSTEDiĞiNi YAP UMRUMDA DEĞiL,
KULAK ASTIĞIM YOK NE GURURUMA NE MANTIĞIMA,
AMA KARŞILIK BEKLEMiYORUM DiYE BU KADAR ZULUM NiYE BANA ,
UNUTMA KARŞILIK BULAN AŞK iYiDE KARŞILIKSIZ VERiLEN AŞK DAHA iYi DEĞiL Mi?...
yaşca büyük olmasından dolayı, çocuksuluğunuzu bir kenara bırakıp, olgunca sohbet etmek için kasmak
ayrı şehirlerde bulunuluyorsa, telefonun elden düşmemesi, günün yarısından çoğunu bilgisayar başında tüketmek
efendim, şimdi fırından yeni çıkmış, dumanı üstünde bir aşkı inceleyelim.
*Aşık kişilerde istem dışı sırıtma, yer yer kişneme gözlemlenmiştir. Sebebi sürekli aşık olunan yari düşünmektir.
uuser notu: bilmiyor ki garibim en az 2 ay sonra o cici sevgili agzına.. neyse.
*sevgiliyi Sürekli arama, onun sesini duyma arzusu bünyeyi sarar. sacma bahaneler bulunur, "aa benım ders notlarım sende mı kalmış ya" falan denilerek salaklığa kabul edilebilir kamuflajlar üretir.
uuser gözlemi:Bu sürekli ama arzusu aynı şekilde devam etmemekle birlikte, arama sıklığında gözle görülebilecek bir düşüşe yol açmaz. Fakat arama sebebi bariz değişir. "Nerdesin sen? hala eve gidemedin mi? ne işin var bu saatte dışarıda? Höyytt ordan erkek sesi mi geldi?" vb. şekiller alır.
*Süpriz yapma arzusu. yeni aşık insanın biyolojik yaşı olduğu yerde durup, psikolojik yaşında düşüş görülür. bir nevi Çocukluğuna iner . Bu sebeptendir ki, ağaçlar arasında koşuşturma, pamuk helva yemek (lan ben onu cocukken bile beceremezdim düşün), sevgiliyi salıncakda sallandırmak (bkz: salla beni gönül salıncağında) gibi istekler doğar.
uuser hede hödesi: ayakların bi tarafında değe değe koştur bakalım sen şimdi. görürüm ben seni 3 ay sonra.
-Aşkııım hafta sonu sinemaya gidelim mi?
-ooo ne sineması be hatun, sanki bilmiyorsun haftaya cimbomun maçı var.
-galatasarayı mı daha çok seviyorsun, beni mi ekrem?
Tabi tüm bunlar geçici, cici ve temiz duygulardır. aşkın olmazsa olmazlarındadır. hem Yaşayın hem de yaşatın.
tüm bunları yapmam diyorsanız ya çok yaşlandınız ya da hiç aşık olmadınız. *
neler yaptırmaz ki. yapmam dediğiniz her şeyi yaparsınız. sakin olmak mümkün değildir, hep bir telaş vardır. aptal gibi görünürsünüz, fakat siz bunun farkında olmadığınız gibi umursamazsınızda. eğer aşık olunan kişi çok yakın çevrenizde ise işte o zaman arkadaşlarınız için sizi izlemek bir zevke dönüşecektir. (bkz: ben stiller).
aşkın insan evladına yaptırdığı eylem, iş, oluş, hareketlerin tümüdür, hemen hemen yaptıramayacağı bir şey de yoktur zaten.
(bkz: g.tünün fotokopisini çekmek)