güzel bir yaz günü. hava çok sıcak. bir çift var kızın açık soman uçuş uçuş bir elbisesi var erkek keten giymiş öyle şirinler ki o halleriyle hawai yi getiriyor insanın aklına. sarılıp öpüşürlerken rüzgar bile saygı duyuyor aşklarına. konuşup gülüşüyorlar çok eğlenceli gözüküyorlar uzaktan bakınca. kız birden durgunlaşıyor. erkek çenesinden tutup yüzüne yaklaşıyor,
- sevgilim? ne oldu birden durgunlaştın?
+ geçenlerde bir yazı okudum sedat.
- ne okudun bir tanem neye üzdün sen o tatlı canını?
+ uludağ sözlük diye sikimsonik bir mecra var sedat ben orada yazarım. erkekler kol kıllarından tiksiniyorlar ama sevgililerine söyleyemiyorlarmış onu öğrendim. algıda farkındalık yaşadım ben...
- bebeğim anlamıyorum ben seni, ne var bunda? hem senin ne işin var ya ibnelerin, puştların kol gezdiği uluda inci neyine yetmiyor hayatım?
+ ya aşkitom bi değişiklik olsun dedim psikolojim bom bok oldu afedersin.. neyse bi de baktım benim kollar hep kıllı ve sen bana bununla ilgili bir şey söylemedin.
- ben seni her halinle severim bebişim ne olacak kıldan tüyden?
+ doğru söyle sedat kıllarımdan tiksiniyor musun?
- yani aşkısı olmasa da olur. olursa da seni seven kılına katlanır takılma.
+ hmm peki...