bu korkuya neden olan(lar)ın faturasını kendine kesmektir. bir yerde haklıdır belki ama gerek yoktur, tecrübe kabul et yürü yolunda. buna neden olan(lar) kendi nedensizliğinde kaybolup gidecekler, sen seni "gerçekten" hak ettiğinle aşkını sevgini yaşarken. engeller koyma önüne bir kişiliksizin yarasıyla, sen yürü, yaşa gönlünce.
aşktan korkmak... belkide en zor durumlardan biridir bu bilmiyorum. neden yaşanır oda meçhul. belki önceki kırıklıklar belkide sagdan soldan duyulan abartılar ile canının yanmasını istememek. ya da başka bir şey. öyle zordur ki. sevebileceğiniz o insandır belki ama siz hoşlanmaktan öte gidemezsiniz. bu durumda belki insan yapragın rüzgara bıraktıgı gibi kendini bırakmalı hayatının akışına. bazı şeylerde kontrolsüz olmalı hayatta. aşkta bunlardan biri bence.
zaten sevgisiz büyüdüysen. kopuk bir ailede büyüdüysen. sevgiyi bilmiyorsan. ilk defa 26 yaşında aşık olabilmişsen. o da seni sırtından vurmuşsa. yapacağın en doğru şey gibi gözükür. aşktan kaçarsın, korkarsın. bilmezsin çünkü ne olduğunu.
ama doğrusu bu değildir. bunu da görürsün. ama geç olur..
hayatında genel olarak bu konularda sürekli reddedilen kişilerde gözlenebilecek bir tür savunma mekanizmasıdır.Her ne kadar bu böyle olsa da aslında aşktan korkmak diye birşey yoktur. aşktan korkmak demek delice bir aşk yaşamak demektir zaten.
+aşık mı oluyorum yoksa lan
-tövbe de amk o ne biçim söz.
+yok yok oluyorum galiba basım dönüyo midem bulanıyo...
-ulan kara sevda bile olabilir yataklara düşersin sonra
+deme lannn
-he valla
+mahvoldum.
insanın doğasına aykırı olan. aşktan değildir o korku. Ayrılıktandır. Ama ayrılık değil midir aşkı değerli kılan? Ölümde olabilir sebebi, çekip gitmesi de olabiir aşık olunanın, aşkın, aşkının. Ama ayrılıktır en sonunda duran. işte bunun bilinmemezliğidir bizi korkutan.
kırılmıştır, acımıştır zamanında. yoksa durup dururken kalınlaşmamıştır insan derisi.
hata yapmıştır belki ya da yapmaktır asıl korkusu. bazen "ya değmezse?"dir tedirgin eden nadiren de "ya değmezsem?"
aşktan korkmaz insan. üzülmekten korkar. yoksa aşk dediğin nedir ki? yaşarsın, biter. arkanı dönüp gittiğinde o da biter. geriye kalan anılarındır. ki işte o anılar seni kanatır aslında.
aşktan korkmaz ki insan. yüreğinden taşan o kocaman sevginin ayaklar altında kaldığını görmekten korkar. boşa sevmekten, incinmekten korkar.
bir kişiyi, gerizekalı olduğunuz halde kendinize bağlamaktan korkmaktır. yeri gelir tinercilerin, balicilerin aralarında dolaşırsınız. trafik ışıklarına bakmadan karşıya geçersiniz. kendinize her türlü işkenceyi yaparsınız; değersiz olduğunuz için. ama karşınızda atan küçük ve masum, yalnızca sizin onu sevmenizi isteyen öyle bir kalp vardır ki, bunları yapmaktan dolayı siz bu kadar değersizsinizdir.
Eh direk kaşınmaktır.Korktukça üstüne üstüne gelir adamın.Aşk korkudan ağır basar birgün,korkusu aşkına ağır basan birinde.işte korkularak incitildiğiniz o gün,korkunun ecele faydası olmamasının ne demek olduğunu kavrarsınız.Öğreticidir velhasıl.Korkma korktukça sıra sana gelecek...