Başarı eğitimde olur, kariyerde olur.
Aşkta; mücadele ve üstünlük çabasına girildiğinde sonucun hüsran olmasi kaçınılmaz olur.
Er meydanı gibi davranılmazsa daha net bir bakış açısı olur zannımca.
Kapıyı göstereceğimiz kişiye anlayış gösteririz,
Yol vereceğimiz kişiye, yer veririz,
Terk edeceğimize, sabrederiz.
Kartalla uçup et yiyeceğimize, kargayla uçup bok yeriz.
Ondan böyle oluyor...
Nilgün Marmara.
1- yüksek ego: kişinin diğerinin üstünde baskınlık kurma çabası sonucu alayını bok etmesi
2- gereksiz kıskançlık: naz yapayım derken yapılan aşırı ve gereksiz kıskançlıklar sonucu karşı tarafı yıldırma
3- baskı altına alma: saçma sapan korku ya da güvensizliklerden ötürü karşı tarafı yıldırırcasına baskı altına alma, hayatı zehretme noktasına gelme, getirtme
4- aşırı ve gereksiz sevgi gösterisi: seven insanı bile uzaklaştırabilecek derecede şabalaklıklar yapıp, sosyal ortamda bebekmişçesine çocukmuşçasına şirinlikler eyleme
5- evlilikten kaçma: özellikle xy kromozomlarında cereyan eden değişik bir dışavurum. hayatı gayet güzel yanyana yaşamak varken, dikine solucan gibi zıtta gitme...
6- saygı yitimi: aralarında en tehlikeli ve en kötüsü... olmaması gereken...
7- aldatmak: sevdiğinin ruhunu başka basit bir kişinin ruhu ile, sevdiğinin bedenini basit bir et parçası ile değiştirme.
8- kişinin değerlerine hakaret: sevgili için önemli olan şeyleri aşağılama, görmezden gelme, ezip geçme
9- zayıf noktalar: sevgilinin zayıf noktalarını ya da hayal kırıklıklarını bilip, herhangi bir gerginlik anında bunları koz olarak kullanma, bıçağı batırıp içeride döndürme, kanırtırcasına zarar verme...
10- inat: sırf duruşu bozmamak ya da dikbaşlı bir yapıya sahip olmaktan ötürü sevgiliye ya da duygularına zarar verip, verilen zararın üstüne bile halen diretme, inattan vazgeçmeme. inat işte....
aklıma gelmeyen daha niceleri var. bunları yapıyor ya da bunlara maruz kalıyorsanız, o aşktan kimseye hayır gelmez. yol yakınken dönülsün.
Çok fazla karşı taraf bazlı düşünmek, karar vermek, ona göre yaşamak, kendi planlarını ertelemek, onu mutlu etmek, daha çok mutlu etmek, bokunu çıkarırcasına mutlu etmek, eşeğin kulağına su fışkırtırcasına mutlu etmek, kendi mutluluğu pahasına mutlu etmek vs vs.
Farkında degilsiniz ama aşırı yapıldığında bunlar cidden inanılmaz itici hareketler. Hani şöyle bi laf var; "görmemişin bi oğlu olmuş, çekmiş çükünü koparmış" diye.. işte bu eksende düşünüp anlayın anlatmak istediğimi.
aşık olduğun zamanki senle 1 yıl sonraki sen, aynı sen olmayabiliyosun. bazen iki taraf birden değişiyor bazen sadece beklentiler değişiyor, velhasıl değişen bişeylerin olduğu muhakkak.
karşı tarafı anladığını düşünmek. bu fikre sahip olduğunuz anda "niye fikrini sorayım ki? zaten biliyorum ne isteyeceğini" şeklinde düşüncelere kapılmaya başlarsınız. akabinde edilen kavgalar "sen beni anlamıyorsun, dinlemiyorsun" şeklinde olur. dinleyin efendim her seferinde yeniden gerekirse tekrar tekrar dinleyin kadınları.
