özcan deniz in, asmalı konak tan sonra en vasat oyunculuğu sergilediği dizidir. belki dizideki karakterin kişiliksizliğinden bu havası alınmış balon edası.
yıllar önce meltem cumbul u nerede bıraktıysak sanki hep orada kalmış*. memolideki saç, makyaj yapılmış hatta sanat yönetmenleri utanmasalar elbiseleri de bir yerlerden bulup buluşturup tam zeyno konsepti yaratama gazındalarmış da yapımcı "durun paramız var" demişte durmuşlar gibi.
"öfkemi kontrol ederek nasıl yazacağım" temalı bir entryime daha hoşgeldiniz.
ben özcan deniz yerine senarist takımına kafa göz dalmak istiyorum. yahu tamam bi yere kadar anlamaya çalışıyorum. bir yapımcı bana gelse ve "özcan deniz ve meltem cumbul ile bir aşk hikayesi çekeceğiz, sen yazacaksın" dese ona önce "çay var içer misin" diye sorarım daha sonra da "lan geçim derdi egonomik griz ben ne yapıyorum" telaşına düşüp hemencecik teklifi kabul ederim. ama bu kadar boktan bir iş ortaya çıkarmam. uzun uzadıya diziyi izlemedim. gerek de yok zaten. ama şu fal muhabbeti ne lan!? allaseven bir anlatın bana.
bi işin bu kadar kolayına kaçılır mı canlar? neymiş falda kara bulutlar dönüyormuş da tam o sırada kötü/vamp kadın ile özcan deniz karşılıyormuş. izleyenlerden şu tepkiyi mi bekliyorsunuz;
"ay selin gördün mü kara bulutlar ah ah! yılan yılaaan!!! bakma özcan'a öyle. elinden alacak meltemin bak uruspuyaaa yaa:((("
zaten yeterince hurafeler ile uğraşıyoruz günlük yaşamda. siz prime time da yayınlanan bir dizideki temel olayı fala bağlıyorsunuz ha? bende meltem cumbul kadar antipatik, özcan deniz kadar kalitesiz (sizlere laf etmeden duramazdım) olsam bu senaryoyu düşünmeden kabul ederdim. bir oyuncunun duruşu olur, karakteri olur. onlara senaryo götürürken bin defa düşünürsün. şahsen ben yapımcı olsam tuvalet kağıdına yazdığım senaryoları bile bu oyunculara götürürüm. kabul ederler zaten düşünmeden.
fala inanma falsız kalmaymış! bu mudur yani senaryo!
bu mudur amına koyum!
* öfkemi kontrol edemediğim yerde bırakıyorum. siktirip gidiyorum bu başlıktan.
ecole de ''bir arkadaşım''da okuyan birinin* sırf porsche tutkusu sebebiyle bi beş dakika izleyip yaptığı yorumdur:
''yavuz turgul'un ikinci bahar'da denediği ve başarılı olduğu suyun** öte yanından gelen* balkanlı kız*, kürt oğlan* hikayesi üzerinden, mahallenin muhtarları şirin(!)liği sosuyla sevgi, barış, dostluk, kardeşlik, 3buçuk silahşörler mesajları verip, bunu reytingle nakde, nakti altına*, dolara, euroya avroya vs ye çevirmesi hadisesidir. bu kazandıklarıyla yeni züğürt ağa, eşkiya çekilecekse amenna; yoksa boşnak-kürt böreği yerken boğula.''
dün gece 3 sularında televizyonda zaplarken aniden karşıma çıktı da baya ilginç bir diziye benziyor. yani korku filmi ses efektleri ve klasik sinema geçişleri kullanıldığı için diziden çok sinema tadında olmuş, o bakımdan ilginç. yoksa konu yine bildiklerimizden. bir de özcan deniz'le kesişen erkek gibi ama sexy olan zengin hatun, zengin hatunun babasının yanında takılan yaşlı bayan ve zengin hatunun genel müdürlük seçimleri için kafaladığı adam son derece boktan oynuyor. ama tutar bu dizi. gerçi halk önüne gelen diziyi tutuyor ya neyse.
aglak ask dızılerınden bıkmıs bunyelere ılac gıbı gelebılecek dızıdır kı bu yargı hicbir sempati beslenmeyen ozcan denız'e ve minaresi yikilmis meltem cumubul'a ragmen yapilmistir. Evvela sirca kosklerden sokak aralarina yani tekrar halkin arasina karisan 'ask' iyi oyunculuklar ve basarili mahalle atmosferiyle suslenmis. Bende 'sultan' ve 'biz size asik olduk' karisimi bir dizi izlenimi birakmistir. Bir de allahaskina biri bu Semih sayginer'in yeteneklerinin sinirlarini bize bi anlatsin, adam muzik yarismasinin ardindan oyunculuktada hic siritmiyor, esas kimligi olan 'bilardo sampiyonu' kimligi akli evvel bi insan olarak sonradan aklima geldi...yine de nazli'nin babasi sacit beyefendicigim ile amcasi macit'in ayni anne babadan olabilmesi icin biz kardesiz lafindan daha fazla veriye ihtiyac var sanirim. Biri dunyanin en kibar koftecisi oburu bildigin kadir copdemir...
biliriz ki boyle iddiali yapimlarin hepsinin ilk bolumleri bekleneni az cok karsilar... komedi unsuru ve samimiyeti boyle harmanlamaya devam ederlerlerse uzun soluklu bir yapim olamasa bile biz size asik olduk gibi hatirlanan dizilerden biri olabilir.
meltem cumbul ile özcan deniz'in ne kadar uyumlu (!) bir çift olduğunu cümle aleme en fazla 5 ya da 6 bölüm gösterebileceğini düşündüğüm yeni dizi furyasından bir adet dizi.
özcan deniz ve meltem cumbul'un iki aşığı canlandıracağı dizi.
bu düşüncede olan tek ben miyim bilmiyorum ama: artık bu iki isim gibi insanları değiş tokuş ederek, binbir çeşit dizi çekilmesi, buna onla, şuna bunla başrol yazarak değişik bir şeyler yapıldığının zannedilmesi bir seyirci olarak beni bıktırmıştır.
yıllardır aynı yüzler, aynı senaryolar, aynı roller, aynı mantalite.*
tat vermiyor artık çoktandır.
ne biliyim, umarım düşündüğüm gibi değildir. bir değişiklik görürürüz.
fragmanına bakınca bu dizi kasıp kavurur ortalığı dediğim ama özcan denizi görünce çok iddaalı oldu bu varsayımım. bu diziden birşey olmaz kanısına vardığım dizidir.