güzel bir parça. kulağıma aşikâr gelen ise şu oldu; bu parçanın 1:08'ci dakikasında giren yer ile, teo'nun eski albümlerinden 17 isimli parçasının 2:08'ci yerlerinin 3-5 saniyelikte olsa aynı olması.
sunduğunu sandığın ateşli aşklarının sadece aşk kırıntıları olduğunu anladığında ve senin de sadece bunlarla yetindiğini öğrendiğinde yüzünün alacağı ifadeyi merak ediyorum. hazine sandığın o değerli kırıkların kalbini paramparça etti, sen hala limandan limana koşup yeni kırıklar elde etmeye çabalıyorsun. her yanın kesikler içinde kaldığında arkana bakma! kimseyi göremeyeceksin..
o kırıntıları, terkeden kişi bırakmıştır. temiz insanlardır, ayıp olmasın diye, eninde sonunda kendileri temizlerler.öyle soğuturlar ki kendilerinden, kırıntıdan eser kalmaz. ya da, değer bilen biri gelir, o kırıntıları temizleyip, kocaman bir dilim verir.
ilk kez yaklaştırsana yavaş yavaş kendini bana
al içine tekrar, derinine sakla, kat kasırgalar
yalan söyleme bak gözlerime bitmiş olamaz..
yokla ceplerini aşk kırıntıları kalmış olmalı biraz
bu kısmında deli gibi seven bir kişiyi anlatmış. hadi dene bitmiş olamaz bir şeyler kalmıştır yeniden başlayabiliriz ama bu sefer her şey daha güzel olacak gibilerinden. umudunu yitirmeyen kişi. hala ümidi olann...
aşk kırıntısıyla doymaktansa
tek başıma aç kalırım bu hayatta
paylaşacak bir şey artık yoksa
bir erkekle bir kadın arasında...
burada ise aşk kırıntısıyla doyacaksam hiç olmasın daha iyi. ya hep ya hiç. artık bir şeyler bitmişse geri dönüş bile fayda etmez. en iyisi başlamadan bitirmek...
aşkı canlandırma çabasını anlatan şarkı. belki biraz da pişmanlık yüklü. sen somun somun sevgi verilirken umursama, sonra dön kırıntı arat. işte insan pişman olur böyle, apar topar koşar, kırıntı peşine düşer. kırıntı değildir ceptekiler. sigara paketinden dökülen tütündür. *
ne vardır ne de yoktur.idare etmek zorundasındır ya uyuz olur insan.
ya bitsin ya da böyle olmasın deriz bazı bazı.
torbanın dibinde kalan ekmek kırıntılarını günah olur diye çöpe atamayan, çorbamıza karıştıran annemizin mantığıyla hareket ediyoruz galiba biz de konu aşk olunca...
aslında iyi belki de böyle düşünmek.sonuçta aşk baki olmayan bir şey.bitecek ve kırıntısı kalacak elbet bi gün bize.
burda asıl rolü bünyelerimiz oynamakta aslında..yani kırıntılarla idare etmeyi kaldırabilir mi kaldıramaz mı ona bakmak lazım.
sevdiceğinden vazgeçemeyip monotonluğa göğüs gerebilmek herkesin harcı değil.zor bir şey bence.
beceremeyenler için ise; yepyeni ve doludizgin aşklara "merhaba" demek kalıyor galiba...
sevginin, aşkın bittigi yerde duyabileceginiz muhtemel söz aşk bittikten sonra arda kalan parcalar bazen birleşir ama bazende parca parca kalır birleşemez bir rüzgar ile hayata savrulur gider.
teomanında çok güzzel şarkısıdır.
avrupa yakasında tanrıverdi ile fatoşun sahnelerinde kullandıklarında çok hoş oluyordu .
yürürüm ipte ağım yokken hem de kopkoyu içim.
inan çok çalıştım bu kalpsiz dünyayı sevebilmek için.
neyim var ki sanki senden başka.
hadi son bi kez
ceplerini yokla aşk kırıntıları kalmış olmalı biraz.