çok bilinmeyenli denklem değildir aşk. tek bilinmeyen "sen" dir. senin formüldeki yerine, işlevine göre çıkar sonuç.
bazen sıfır olursun, ispat yapmaya gerek duymaksınız dönersin başa. başka bilinmeyenlerle çarpılmaya.
bazen 1 olursun olduğu gibi verir sonuç. olsan da olur olmasanda..
bazen irrasyonel olursun çözüm için koşuşturmacalar başlar. heyecan dolu kırmızı şarap sarhoşluğudur bu. ne yöne çarpacağını bilemezsin, çarptıkça hipotez sıçrar kafandan beyaz badanalı duvarlara..
insan için her şeyden vazgeçen aşk haberdir.
Bekara karı boşamak kolay gelirmiş. Hele bir aşık olun da görün. Bu tür insanlar mantıklı düşünemez, delice sever, sevdiceklerine taparlar. Onun mutluluğu herşeyden önemlidir. Ne ailesi, ne arkadaşları, ne de çevresi umrunda değildir. Hayatının merkezine sevdiceğini yerleştirmiştir, onsuz dünyanın dönmeyeceğine inanır düşünür. Ancak böyle davranan insanların ilişkileri her zaman hüsranla sonuçlanır. Eğer sizde bu tür bir sevgiliyseniz Can Yücel'den imzalı şu şiiri beyninize kazıyın:
Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
"O olmazsa yaşayamam." demeyeceksin.
Demeyeceksin işte.Yaşarsın çünkü.
Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
Çok sevmeyeceksin mesela.
O daha az severse kırılırsın.
Ve zaten genellikle o daha az sever seni,
Senin o'nu sevdiğinden...
Çok sevmezsen, çok acımazsın.
Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
Çalıştığın binayı, masanı, telefonunu, kartvizitini...
Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
Senin değillermiş gibi davranacaksın.
Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın.
Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.
Çok eşyan olmayacak mesela evinde.
Paldır küldür yürüyebileceksin.
ille de bir şeyleri sahipleneceksen,
Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.
Gökyüzünü sahipleneceksin,
Güneşi, ayı, yıldızları...
Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak.
"O benim." diyeceksin.
Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir Şeylerin...
Mesela gökkuşağı senin olacak.
ille de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın.
Mesela turuncuya ya da pembeye
Ya da cennete ait olacaksın.
Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın.
Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi,
Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat.
ilişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak...
salaktır, maldır, andavaldır daha ne diyim bir hiçtir. kendinden vazgeçmektir. dünyanın merkezi kontrolünü kaptırmaktır. kirlenmiş bir peçete misali sümkürülüp bir kenara atılmaktır.
bir kendisi olmayan insandır,
her zaman başkalarına bağlı olarak yaşamıştır,
bazıları da kendisi olmak için saçma sapan engeller koyar hayatına, acizlik içinde bir yaşam sürerler,
kendisi olmak deyimi egolarla ya da bencillikle karıştırmamalıdır...
aşkın kimyasal etkisi geçince, belki de hayatının hatasını yaptığını anlayan ve geri dönemeyen ama bazen de hayatının en iyi kararını veren insan olabilir.