Oldu paşam başka emrin? Usta şimdi düşün, bi hatunu seviyorsun köpek gibi ve işin kötü tarafı hatun meseleye vakıf. işte senin sıçtığın nokta burda başlıyor izle ve süzgeçten geçir. Önce bilinçli ve ya bilinçsiz hatalar, eksikler oluyor ve o esnada senin testin başlıyor, tutumun gözden geçiriliyor. Eğer "ulan bu zaten beni seviyor, fena aşık. Benden başkası olmaz" tarzında düşünceler beyin duvarına vurmaya başladıktan sonra bak neler oluyor. Dediğim gibi mesele bilinçli ve ya bilinçsiz. Benim kendi düşüncem çok farketmez nasıl eyleme geçtiği. Dikkat edecek aga öyle "cepte" izleniminden nefret ederim. Şimdi bu kısma kadar okuyan adam "ulan bu kevaşe ego yapmış" diyecek ama yanlış.
Aşk çok önemli tamam ama her iki tarafta adam olacak, sorumluluğunu sırtına kambur yapacak. Elinden geldiğince "affedilebilirlik" seviyesine getirmeyecek durumu. Ki zaten o duruma gelmişse ilişkinin son kullanma tarihi bellidir, siki tutmuşlar. Saygılar dilemiyorum, şimdi dağılabilirsiniz.
Kadinin birine deli gibi aşıksın, bir aya evleneceksiniz falan bütün çeyiz alışverişleri yapılmış, 15 gün kala bekarlığa veda partisi ayağına eski manitasiyla yatiyor.
evet affeder, şeklinde cevaplanacak soru.
fakat unutulmamalı gün gelecek o aşk sanılan duygu bitecek ve affedilen akıllara gelecek. işte o zaman eski defterler açılacak, kişiler birbirlerine zarar verecek. yaşananlar uçup gidecek. akıllarda ise sadece kötü anlar gelecek.
la hep böyle oluyor, o zaman neden hala aşkı arıyoruz?
neden aşık olmak istiyoruz?
biz insana aşık olmuyoruz.
aşka aşık oluyoruz.
tüküreyim duygu mahzenimizin dibine!