gerçek aşk ise bir kere yaşanır. her insan bir kere aşık olur... sonraki ilişkilerindeyse hep o aşkı arar. bulamaz ve mış gibi yaşamayı, aşıkmış gibi davranmayı öğrenir. farklı bedenlerde hep aradığı aynı şeydir... bunu yapmak zorundadır yoksa her günü cehennemden farksız geçer...
özetle her insan bir kere aşık olur ve her aşk bir kere yaşanır...
ancak bu durum hormonel ve anısal bir durum olduğu için, herhangi birine aşırı cinsel ilgi beslediğinizde serotonin, dopamin ve oksitosin hormonunuz pik seviyelerde seyreder. olası bir ayrılıkta vücut tekrardfan bu hormon seviyesine ulaşmak için o kişiye tekrardan ihtiyaç duyar. ancak o kişi olmadığı zaman vücudunuz bu hormonların kaynağıyla etkileşime giremez, ve o kişiyi özlersiniz, arzularsınız.
ama artık o kişi olmadığı için vücut bu hormon seviyelerini tekrardan normale döndürmek için zamana ihtiyaç duyar. bu süreç ise en erken 1 yıl iken, en geçi ise 3-4 yıl olabilir. (abartmıyorum) sizin vücunuz fabrika makinesi değil öyle ertesi gün bir anda her şey geçip bitecek... işte, bu hormon seviyelerinin normale dönebilmesi için harcanan zaman oldukça fazla olduğu için, aslında insan sadece tek bir aşk yaşar gibi bir algı yaratılmış. ancak öyle bir şey yoktur, bu hislerin bir sonu da yoktur. sadece olası karmaşada vücunuz fazla zamana ihtiyaç duyacaktır.
ha bu hormon seviyelerine sizi tekrardan çıkaracak herhangi bir partnere de denk gelmeyebilirsiniz, o zaman ayrı konu. ancak üreme içgüdüleriniz sürekli aktif olacağı için sizinle birebir uyumlu olan, size layık olan bir partnere karşı bu hisleri tekrar hissetmemeniz neredeyse imkansız.
umarım bu işin kimyasını anlatabilmişimdir, iyi geceler.
