bulaşıcı olmayan sadece kendi bünyene verdiğin zarardan oluşan bir hastalıktır, sende yaralar açıp kanatırken karşındakini çoğu zaman mutlu eden hastalıktır.
efenimmm,
belirtileri ellerde terleme, bacaklarda titreme, kalpte ritim bozukluğu, el kol kordinasyonunu kaybetme, kelime dağarcığının birden 5- 10 kelimeye düşmesi *, gevrek gevrek gülmek, hastalığa sebebiyet veren MiKROP görüldüğü anda nefes almayı unutarak önce kırmızıya sonra mora çalan bir suratla etrafta dolaşmaktır. sizofren değilseniz bu hastalık sizi öldürmez en fazla süründürür. tedavisi aşkınıza karşılık bulduğuzda başlar gibi olur ama beraberinde başka hastalıkları körükler: kıskançlık sendromu.
yüzde yüz doğru olan önerme.
hastalık bu hastalık. insan durup dururken bu çileyi çekmez. bu çileyi çekmenin tek bir nedeni olabilir; bu bir hastalık.
insanı bombok eden bir hastalık.
aşkı o kadar çok ucuz şeylerde kullanıyoruz ki artık bir önemi yokmuş hatta hastalıkmış gibi görüyoruz halbuki insanlar hayatları boyunca en fazla bir iki kez aşık olabilirler ama ilişkilerin tümünde aşk kelimesi geçiyor bir erkek evlenene kadar 30 kızla bir ilişki yaşıyorsa hemen hepsine aşkım dediğinden kelimenin anlamı yitiriliyor ya da aynı şekilde bir kızda aynı kelimeyi söylemekten çekinmiyor velhasıl kelam aşk bir hastalıkta değil önemsiz birşeyde değil değersizleştiren yine bizleriz o kadar saçma ilişkiler yumağında bazen aşık olduğumuz kızı göremiyoruz sonrada aşkın ne hastalıklı birşey olduğunu söylüyoruz hastalıklı olan birşey varsa o da tam olarak biziz.
evet hastalıktır tabi. insanı normalin dışına çıkaran ve kimyasını bozup bazılarını derin depresyonlara sürekleyen bu illetin kimse normal olduğunu söyleyemez ban.
aşk bir hastalıktır, öyle ki fazlası çileciliği bile doğurur.
doğrusu aşk bir psikolojik rahatsızlıktır olan önermedir. akıllı insan harbiden aşık olmaz. aşık olmak için aklın tutulması lazım. zaten o yüzden adı aşk ya.
evet aşık olanlar kafadan hastadır. aşk ne lan. uzay cagindayiz. kadınlar tek kullanımlık hale geldi kullan at başkasıyla hayvani duygularını tatmin et. aşık olarak kendinizi rezil etmeyin.
derlerdi inanmazdım, bende sevdim bir zamanlar. çok sevdim, memelerini avuçlamak istiyordum, ne biliyim öyle o yanımdan geçtiğinde bir an götüne kitlenip saatlerce çözülemediğim oluyordu. hep onu düşünüyordum, onu aygır gibi hunharca sikip ardından komidinin üstüne 2 lira bırakıp umursamazca gitmek istiyordum. çok sevdim anlıyor musun? ama o lanet olası küçük fahişe bunu kabul etmedi. duygularımla oynadı, gösterdi, elletti hatta verdi de ama bu bana yetmedi. onu parçalarcasına seviyordum. ulaşabileceğim en derine kadar ona ulaşmak için çabalıyordum.
aslında tam tersidir, dedirtir bu başlık. aşk hastalık değil aslında, biz onu hastalıkmış gibi taşıyoruz. üstümüze sinsin, bize karışsın istemiyoruz. bizi yoran da bu. aşkı yakında kurtulmayı umduğumuz bir hastalık gibi değil de bize ait bir parça olarak görsek sanki daha iyi. o zaman belki sevebiliriz. hem de kimseye zarar vermeden.