gözyaşı; ne kadar biriktirmiş olduklarınız varsa tüketir.
iştah; tamamen bitirir, aç yaşarsınız.
mutluluk; uzun süre unutturur size mutluluğu, o neydi? haline gelirsiniz.
uyku; gün uzar, geceler de yaşarsınız gündüz yaşadığınız gibi ama ertesi, yine bitmeyen uzun gün bir zombi halli dolaşırsınız dünyada.
heyecan; donuklaştırır sizi. sanki bir daha hiç bir şey sizi heyecanlandırmayacakmış gibi hissedersiniz.
iletişim; herkesten uzak olmayı tercih ettirir, konuşmaz, arada zırlar, üzülür, yalnızlığınızı istersiniz sadece.
istek ve beklentiler; emek verdiğiniz ve sonuçlanmasına ramak kalan şeylere olan isteğiniz bile körelir, tuhaf bir şeydir ama yarın hiç olmayacakmış gibi o anın acısıyla dolarsınız sadece.
telefon konuşmalarınız; zannımca iyi bitişlerdendir, konuşmak zul gelince telefonda konuşmak da ireti gelir.
vücudunuzdaki yağlar; zayıflarsınız iştahsızlığınızla, güzelleşirsiniz eh bunu da iyi yön olarak sayabilirsiniz.
ona karşı olan sevginiz, bağlılığınız, tutkunuz, alışkanlığınız vb.; işte bu çok acıtır sizi.
özleminiz; özledim seni derdiniz ya hani, artık bu cümleyi kurmayı reddedersiniz.
sosyal hayatınız,
güzel anlarınız,
planlarınız,
ve ona dair her şey...
bir anda değil elbet ama yavaş yavaş biter ve işte yine hayat devam eder...