küçükken duyduğumda minik beynimde ilginç şekilde canlanan deyim. aklıma ağzını sımsıkı kapatmış birisi ve onun iki dudağı arasına bu keskin olmayan meyve bıçaklarından sokup kaldıraç gibi kullanarak ağzını açmaya çalışan başka birisi gelirdi.
hiç bir şekilde konuşmamak söylememek kırgınlıktan, üzüntüden ya da herhangi bir sebepten ötürü söz söyleyecek durumda olmamak.boşuna uğraşma, evin yanışına öyle üzülmüş ki ağzını bıçak açmıyor.