-Zaten sürekli şarkılarıma bir ambargo yada bir kısıtlama getiriliyordu, bir şarkımdan dolayı ben mahkemelik oldum hakimin karşısındayım hakim bana soruyor çok uzaklarda ne var diye valla diyorum hakim bey bilmiyorum, nasıl bilmiyorsun bu şarkıyı sen söylemiyormusun söyle bakalım ne var o uzaklarda kominizm mi var yoksa dedi.
ahmet kaya can dündar'ın aynalar belgeselinde bu albümü hapse girmek için çıkardığını söyler. bu sırada kafası güzeldir ve bunu söylerken gülmemek için kendini zor tutar. muhtemelen can dündar öyle demesini istemiştir. zira hiç de öyle hapse girmek için falan çıkarılmış bir albüm değildir. içindeki bütün parçaların üzerinde uzun süre çalışılmış gayet güzel bir albümdür.
devrimci arabesk diye adlandırılcak bir albüm çıkarıyorsun ama içinde aynı daldaydık ve uğurlar ola gibi iki tane farklı güzellikte beste var. aranjman bakımından da çok farklı bir ahmet kaya albümüdür. sonrasında bu albümden daha güzel albümler çıkarsa da bu kadar farklı tarzların bir arada olduğu bir albümü daha yoktur.
adam resmen bütün müzik piyasasına ve özellikle dinleyiciye "ben varım" demiş.
Ahmet kayanın dönüm noktalarından biri de Selda bagcanla tanışmasıdır. Yıl 1984. Bir gün arar abla ben senin hayranınım beni dinler misin diye o gün olmaz o iş bir yıl sonra gelir tekrar bağlamayı verirler çalmasını isterler bu parça ağlama bebeğimdir.
Eşi gülten de Selda bagcanın mapushaneden arkadaşıdır ahmet kaya ile o iş yerinde tanışır ve ilk görüşte aşık olurlar.
bebegin yirtinircasina kendini helak ettigi an kucagina alip kollarini omzuna atip, basini, gozunu operken kisinin gozyaslarina eslik edecek bir istek.
sözü ve müziği ahmet kaya'ya ait olan ve geçtiğimiz günlerde haluk levent tarafından tekrar yorumlanmış parçadır. olmamıştır. ahmet kaya yorumunun yanından dahi geçememiştir.
ahmet kaya'yı çağrıştıran sözlerdir. sözler ve müzik zaten süper. dinlemek gerek anlamak için. hele o bağlama; yer bitirir adamı, sözler alır olmadık yerde atar yere. dinlemek gerekir, sevmeyene saygı sonsuzdur. ölümü tatmıştır o...
sarki aglama diyo da , ne isse hep agliyorum ben bu sarkida..
aklima boyle sahneler geliyo, turuncu turuncu eskitilmis resim efektiyle suslenmis sahneler.. sakalli biyikli babacan bi adam , "umut sende yarin sende" diyo. benim tabii yaslar yagmur gibi gozlerimden akiyo o sirada.. adamin bu soyledigi bi anda cam kokulu oda spreyi etkisi yapiyo bende.. bi huzur bi icine cekilesi ferhalik..
sonra oturtuyo beni dizine, "cok uzakta bi yer var.. o yerlerde mutluluk var, paylasacagin guzel masum kendi halinde bi hayat var" diyo..
bu kadar yani.. ne eksik ne fazla.. sonra aglamam kesilmiyo tabii ama, mutluluktan agliyorum bu sefer adamin sakallarina burnumu surerken..
ahmet kaya genelde ezilmislerin, siyasi gorusu belli olan adamlarin sarkicisidir.. cok seviyorum ama bu adami.. hayat tarzima uymasa da, beethoven kafka brahms"in yanina ilk bakista yakismasa da , bu adamda bi sicaklik var..
utopyadan soldan bahsederken hababam o doktrin senin bu utopya benim alinti yapanlar, utopya yazmak o kadar da zor degilmis degil mi ?
sevdiğine elini dahi uzatamayan, uzaktan içi kanlana kanlana sevdiğini izleyen bir sevgilinin sitemini ahmet kaya nın sesinde duyarsınız, sözlerini geçtim.
"adı deniz olmalı" albümüde yer alan söz ve müziği kendine ait güzel bir hüseyin karakuş türküsü.
ağlama bebeğim yaş boşa akmaz
deli sular bile yokuşa çıkmaz
aklı olan deli intizar etmez
koyma beni yalnız sen bu yollarda
derdine düşeli halim haraba.
açlık, tokluk nedir beylerbeyi bilmez
bunca zaman nasıl yaşadığım bulmaz
özgürlük uğruna serini vermez
koyma beni yalnız sen bu yollarda
derdine düşeli halim haraba.
ahdımdır ali'ye yazdım bu sözü
karakuş'un içi görünen yüzü
eli, beli, dili bir ateşin közü
koyma beni yalnız sen bu yollarda
derdine düşeli halim haraba.