Efendim açık çay dediğimiz şey alkolsüz bira, limonsuz lahmacun, kıymasız sarma, yağsız içli köfte, marks'siz spencer falan gibidir.
Yani nasıl bir zevki, damak tadı, cibiliyeti vardır bu erkeğin? Her şeyin bi adabı, bi sekli, bi raconu var biladerr!
Allah bilir, kol kıllarını agdayla alıp trilece yiyor ve yağmur yağdığı zaman uzun kollu bluzunu el parmaği dirseklerine kadar çekip kahve de içip pencereden bakarak moron moron hüzenleniyordur da bu madam... Adam mıdır madam mıdır bilemeyiz artık.
Az biraz delikanlı olun lan. Erkek adam çayı demli içer.
Mat, mavi ve bordo renk pantolon giyiyor. Pembe tişörtte giyer bazen. Surekli tasak geciyorum, pantolon isini birakti bayadir tisortleri de duzeltti. Hala açık cay içiyor ama Vurduruyor mu bilmiyorum.
Ne demek lan şey? işte doğu toplumlarındaki cinsiyetçilik algisina paralel olarak böyle saçma sapan şeylere indirgenebilir, erkeklik veya kadınlık.
Doğu medeniyetinin ilk deterministlerinden ibn-i haldun da insan davranışı ve kişilik oluşumlarını iklime ve coğrafi şartlara bağlamıştı tamamen. Onun izinden beri doğuda çok katı bir determinizm var, dinsel paradigmanın da etkisiyle...
Her şey bu kadar basit değil oysa.. batı ise her zaman daha çok yonlü bir dusunme kabiliyetine sahip oldukları için vizyonlari çok daha geniştir.
Şu indirgemecilikten siyrilmamiz ve daha geniş bir zaviye ile donanmamiz, toplumsal bellek açısından da bize daha hayırlı bir dusunsel miras bırakacaktır şüphesiz..