evet oruç tutmak bir ibadettir ama her şeyin bir sebebi olduğu gibi bunun da bir sebebi vardır. aç kalarak evvela nefsine hükmetmeyi öğrenir insan. öncelikle kendisine yapar yatırımını yani, bonus olarak da sevaba girer.
sigmund freud'a göre insanların birçok dinde bir ay oruç tutarak aç kalmaları, cinsel ilişkiye girmemeleri ve ardından bir iki ay sonra kurban bayramı gibi ibadetlerde bulunmaları tesadüf değildir.
bütün yıl id'lerinin baskısıyla cinsellik gibi 'günahlar' işleyen insanlar bir ay aç kalarak süper ego'larını tatmin etmektedirler, yani vicdani görevlerini bu şekilde yerine getirmektedirler.
ancak diğer taraftan süper ego baskısı uzun sürmez, çünkü id sürekli 'ahlaki olmayan' isteklerde bulunur. ve bir iki ay sonra kurban bayramında kutlamalar yapılır, kurbanlar kesilir. oruç tutarak aç kalıp süper egolarını tatmin eden insanlar bu sefer id ve egolarını doyurmak zorundadırlar. yani sonuçta id - ego ve süper ego arasında bir denge oluşur.
Hak din olarak bilinenler ve daha eskileri de dahil olmak üzere hemen hemen her dinde vardır. Eski çağlarda bilge insanların hareketleri tam anlamadan taklit ediliyor tabi. Bir süre az yiyerek kendini ve ruhunu arındıran bilgeyi görenler bı ne bu ne diye diye başlamışlar sonra tabi biri birine soruyor ne zamandan itibaren yemeyeceğiz diye öbürü de ben akşamdan sonra yeniyorum diyor mesela, soruyu sonran başkasına da böyle anlatınca al sana kural. Böyle böyle günümüze detaylı kurallar bütünü olarak geliyor dinler. Mesela şimdi diyoruz ki aşı orucu bozar ama böyle olağan üstü durumlar da diyanet fetva verebilir ve serbest yapabilir. Hepimizin de bundan haberi oluyor ama 3000 yıl önce kimin neyden haberi var, böyle bir durumda o duruma göre bir karar alıyor bilge o sene için, sonra oradan taşınan göç eden ömür boyu o kuralı uyguluyor, al işte mezhep. Doğruya inanın, dininiz doğru ise zaten dininize inanmış olursunuz.
Oruç açın halinden anla da, yeryüzünde açlık kalmasın diye yapılan bir ibadettir.
Elindekine şükret istenir.
Gelelim kurbana.
O kurbanlar kes de ye diye değil, esasında kes de fakire dağıt diye vardır.
Kurban Bayramı'nın anlamı kavurma değil fakirin de et görebilmesi, et yiyebilmesidir.
Düşmanlığınız hem gözünüzü kör etmiş, hem insanlığınızı yok etmiş.
Biz her şeyde iyilik aramaya devam edeceğiz.
Kalbin nasılsa öyle görürsün.
Birileri bazı konuları gerçekten abartmakta 10 numara. Günde 2 öğün yemek yiyip aç kaldığını iddia eden varsa bir doktora danışsın. Akıl ve mide sağlığını teyit ettirsin.
Meselenin aç kalmak olduğunu zanneden de bir zahmet oruç falan tutmasın.
Manitası istedi diye, onun gönlünü hoş tutmak için varını yoğunu harcayarak tipler gelmiş tanrı niye bunu istedi? Ne kadar bencil vs konuşup duruyor,
Aşk da din de ruhani olaylar, tanrıya inanan bizler tanrının sevgimiz sınamak için istediklerini yapıyoruz, aşık olan da sevgilisinin ispat için istediklerini yapıyor, aşığa ne kadar bencil diyenler de aşık olmayanlar oluyor, size ne?
inanan biziz, bize dokunmuyorsa size ne?
Siz inanmıyorsanız kendinize, ben inanıyorsam bana, mantık mı istiyorsunuz? Biz mantık aradık mı ki size mantık çıkarmak zorunda olalım?
Aç kalma üzerinden nefis terbiyeniz bile adaletsiz. Dünyan’nın geoid yapısından mütevellit, her yerinde farklı sürelerde nefislerinizi terbiye ediyorsunuz. Umman’da 3,5 saat terbiye ettiğiniz nefsinizi, iskandinavya’da 22 saat terbiye ediyorsunuz. Demek ki müslüman olmak hurma emip, akşama kadar uyuyup uyananınca iftar yapamayan coğrafyalarda daha zor.
Hindistan'da böyle bir ibadet var arkadaşlar, kanal7 ve anneciğim sağolsun dizilerden gördüğüm kadarıyla sürekli oruç tutuyorlar. hatta kadınlar garip bir şekilde kocaları için bile oruç tutuyor. feminist ateistler görmesin hindistan'da eylem yapabilirler...
aslında tanrı/allah için aç kalınmamaktadır. şimdi şahsen ben kimim ki benim aç kalmam ile koskoca alemlerin rabbi bir şeyler elde edecek veya tövbe haşa yücelecek.. veya beni alıp cennete koyacak temennisi ile de tutmuyorum orucu. sadece oruç tutarak veya sadece namaz kılarak cennete gidemezsin önce bunu bir idrak etmen gerekiyor. edememiş isen zaten boşuna aç kalmaman en mantıklı hareket olur. öncelikle komple insani değerlere sahip olman lazım. en başta merhamet gibi değerlere. sonrasında ibadetler seni alıp bir yerlere taşır. hayatını insan gibi yaşayarak geçirmemişsen sadece ibadetler seni kurtarmaz. bunu ben söylemiyorum bizzat o söylemiş kutsal kitabında..
biz orucu sadece ve sadece kendimiz için tutuyoruz. en azından ben böyle düşünüyorum. biz insanlara bir şeylerin değerli olduğunu göstermez isen o değerli olduğu söylenen zamanlar veya durumlar dışında hiçbir fark yaratamazlar. ramazan ayı bizim için kutsal bir ay. neden 12 ay değilde sadece bu ay günahlardan kaçıyorsunuz sorusu sorulmadan cevabını da vermiş olayım böylece. misal insanların doğum günleri neden kutlanır ? neden evlenme yıl dönümleri kutlanır ? neden bu günler bize "özel günler" olarak öğretilmiş. neden misal 365 günü sevgililer günü gibi geçiremiyoruz. bunların hepsi insanın doğasında gizli. o yüzden bize ramazan ayı mübarek ay denmiş ve bu 1 ay boyunca günahlardan uzak durup kendimizi açlık ile terbiye ediyoruz.
eğer orucu gerçekten hissederek tutarsan ramazandan sonraki en az 3-4 ayı ramazanda edindiğin hisler ile geçiriyorsun. misal açlığın ne olduğunu artık biliyorsun ve ramazandan önce onu yemem bunu yemem diye gezerken ramazandan sonra en azından 3-4 ay bu şımarıklıktan arınıyorsun. ve tabi ki ramazanın en önemli kısmı olan "empati" kurabilme mevzusu. açlığın ve yoksunluğun nasıl bir şey olduğunu yaşadığın için ramazandan önce sokaklarda yaşayan insanları/hayvanları gördüğünde belki kafanı çevirirken ramazandan sonra o insanlara/hayvanlara en azından bir öğünlük aş temin etmek aklına gelmeye başlıyor. zaten yapman gereken şey bu ama en başta da dediğim gibi insanlara mutlaka bir şeyleri kaba tabir ile dayatman gerekiyor. yoksa her şeyi çok çabuk unutuyoruz.