Antalya'da üniversite öğrencisi Azra Gülendam Haytaoğlu'nu (21) öldürüp, cesedini 13 parçaya ayıran Mustafa Murat Ayhan'ın (49), ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası talebiyle yargılandığı davanın üçüncü duruşmasında, sanığın cep telefonu ve bilgisayarının incelendiği rapor mahkemeye sunuldu. Raporda, Ayhan'ın 'kafanın neresine vurursan bayılır' diye internette arama yaptığı ortaya çıktı.
Hukuksuzluğun kurbanı olmuş bir başka genç kadın. Allah rahmet eylesin.
Bu kızın durumunu bahane ederek idam çağrısı yapanları eleştirmek gerekiyor.
Eğer bu cinayetin faili, 30 yıl boyunca hapishanede kalacağını bilse bu cinayeti işlemeye cesaret edebilir miydi sanıyorsunuz?
Hayır.
Birkaç yıl yatıp çıkacağını bildiği için, iktidarın hukuk politikasınca mümkün mertebe kullanacağını bildiği için bu cinayeti işlemeye cesaret edebildi.
Hanımlar beyler, şunu anlamak gerekiyor ki Türk hukukunun temel sorunu hukuk metinlerinin yetersizliği değil; iktidarın hukuk politikasını uygulayan, "aman başıma bir şey gelmesin"ci, Doğu görevi yapacak olduğu zaman gideceği yeri sanki bir yakını vefat etmiş de yas tutuyormuş gibi simsiyah arka plan eşliğinde Instagram hikayesinde paylaşan, oportünist, kariyerist hakim ve savcılardır.
Kızı 5 parçaya bölmüş bir adamdan bahsediyoruz. Açın bakın, canavarca hislerle cinayet işlemenin tck'daki karşılığı ağırlaştırılmış müebbettir.
Bunu uygulamayan hakim savcılar, canileri cesaretlendirmekte ve cinayetleri teşvik etmektedirler.
idam işe yarar bir ceza değildir. 50 saniye bir adama acı çektirirsiniz ve adam yok olur. Yaptığı caniliğin cezası 50 saniyedir.
Oysaki hapisteki adam her gün ölür.
Seyit Rıza gibi, Adnan Menderes gibi değersizlerin sırf idam edildiler diye badem gözlü olmaları dahi bir şeyler anlatıyor.
Ümit Özdağ gibi Ergenekon iftirası sonucu hapis cezasına maruz kalmış insanların Twitter'da idam önerisinde bulunması akıl alır gibi değil.
Canilerin ölüp de badem gözlü olmalarına izin vermeyin. idam savunmayın.
idamın uygulandığı ABD'de idam edilenlerin %20'sinin hak etmediği halde idam edildiği anlaşılıyor. Ne yapacaksınız? Ya pardon biz seni yanlışlıkla öldürmüşüz diyip geri mi getireceksiniz?
idam savunmayın dostlar.
Hukuk uygulansa, caniler hak ettikleri gibi 30 yıl içeride kalsalar, kimse böyle vahşetlere cesaret edemez.
Sanki elimizdeki hukuku uygulamışız da başarısız olmuş gibi, kariyerist hakim savcıların ekmeğine yağ sürmeyin.
Biliyorum yine psikopat gibi görüneceğim ama ben artık tahammül edemiyorum. Hukuk sistemine şöyle bir düzenleme gelmeli artık; tecavüzcüler ve kadın katillerinin cezasını bizzat kadınlar vermeli. Kadınlar olarak artık tecavüz edip öldüren bir "erkeğin" ne gururunu, ne haysiyetini ne de insanlık onurunu düşünecek durumdayız. Lütfen verin bize, sizin tamamlayamadığınızı biz tamamlayalım. Belli ki halledemiyorsunuz. Hâlâ bir bir gidiyor içimizden birileri. Dün Şule, bugün Azra, yarın kim? Ben mi? Kız kardeşiniz mi, anneniz mi? Hangimizin adını görmeyi arzu ederseniz? Engelleme çabanız olmadığına göre birimizin adını görmeyi arzu ediyorsunuz herhalde...
'Pazartesi bakarız'mış. Bak bak... Ormanın köşelerine de iyi bak belki kendini erkek zanneden bir şeref yoksunu 5 parçaya bölüp sokmuştur bir bavula. Ne de olsa alt tarafı bir kadın. Çok önemli bir şey değil.
içim acıyor. evet bu bir erkek terörü. bu ülkede erkeklerin kadınları öldürdüğü cinayetlerin oranıyla kadınların erkekleri öldürdüğü cinayetler arasında oransal uçurum var.
erkekler istedikleri kadına dokunamayacaklarını, bir kadının onları reddetmeye veya ondan ayrılmaya haklarının olduğunu öğrenmek zorundalar. yeter artık!
bir kadın olarak erkeklerden gerçekten korkuyorum. çocukluk arkadaşlarım ve belli başlı tanıyıp bildiğim arkadaşlarım dışında hiçbir erkekle görüşmüyorum. sevgilim yok çünkü korkuyorum. bir gün ayrılmak istersem bir beton dolu varilin içine gömülme olasılığım var çünkü. evet beyler, sizden korkuyoruz anlayın artık.
evde annem veya babam yoksa asla yemek siparişi vermiyorum. kargoları evde babam veya annem varsa onlar alıyorlar, eğer yoklarsa kapıyı açmadan önce "babaaaa kapıya baaaak" diye bağırarak gidiyorum. karşıma gerçekten güvenebileceğim biri çıkarsa mutlaka evlenmeyi düşünüyorum. çünkü bu ülkede bekar ve yalnız bir kadın olmak çok zordur mutlaka. neyse ki ailem sağ ve onlarla yaşıyorum.
azra maalesef çok cesur davranmış. normalde kimse inşaat mühendisi 48 yaşında bir adamın cinayet işleyeceğine ihtimal vermez. eğitimli, parası da var. ama oluyor işte.
anksiyete hayat kurtarır hanımlar. lütfen endişeli, tetikte ve tedbirli olun.
Kadınlar tecavüze uğruyor; “düzgün giyinseydi” deniyor. çocuklar tecavüze uğruyor; “annesi neredeydi” oluyor. Hayvanlar tecavüze uğruyor… Yine diyecek laf buluyor insanlar. Nasıl pis nasıl şer..siz hale geldi bu ülke insanları. Allah kahretsin sizi pis zihniyetli mide bulandırıcı yaratıklar.
Ne kadına, ne çocuğa, ne doğaya sahip çıkıyor devlet. anca kendi cebini doldurmakla meşgul.
Mustafa Murat Ayhan adlı bir hayatını siktiğimin kansız evladı tarafından katledildi gencecik yaşında. eh be güzel azra'm... sana bunu yapanların tıpkı diğer kadınlarımıza da yaptıkları gibi hepsinin kanı kurusun. orospu çocukları.
yitirdiğimiz bir kadın daha. 5 gündür ailesi sosyal medyadan yardım istiyordu ve telefon sinyalinin bulunması için yaptıkları başvurulara ''pazartesiden önce olmaz'' yanıtı aldıklarından yakınıyorlardı.
pazartesi günü geldi ve maalesef kendisinin cansız bedeni bulundu. Mustafa Murat Ayhan isimli şahıs tarafından tecavüz edilip boğularak öldürüldükten sonra cansız bedeni 5 parçaya ayrılarak bir valizle ormanlık alana götürülüp gömülmüş.
telefon sinyali için ''pazartesiden önce olmaz'' diyen yetkililerin vicdanı birkaç saniye için bile olsa sızladı mı acaba?
