.....

Alan dışında ise kafileyi Sivas Genç Feherbahçeliler üyesi bir grup sloganlar ile karşıladı. Grubun, "Tek kimlik Aziz", "Kandırılmış Anadolu çocukları", "Bizi bitivemezsin, padişahım çok yaşa", "Aziz Yıldırım çarpsa bile" yazılı pankartlar açtığı görülürken, Amigo Sefa lehine tezahüratlarda bulunmaları dikkat çekti. Taraftarlar, "Bu devirde kimse sultan değil, padişah değil Aziz Yıldırım" diye tempo tuttu. Fenerbahçe kafilesi, kendisi için ayrılan otobüse bindikten sonra şehir merkezine hareket ederek, kalacağı Büyük Otel'e vardı.....

bir pankarta özellikle dikkat çekmek istiyorum: 'bizi bitivemezsin, padişahım çok yaşa'

kaynak: milliyet.com.tr
cok zeki kulüp baskanı. ne zaman takım sıkıntıya düşse, işler yolunda gitmese pat flaş bi gelişme yaşanıyor, herkesin ilgisi başka alanlara çekiliyor. ha bu millet bunu yer mi? maalesef yiyor...

http://www.milliyet.com.t...birakiyor%20mu&ver=87
fenerbahçe taraftarı'nın şu şekilde seslendiği başkan.

"bu devirde kimse sultan değil hükümdar değil bezirgan değil bu kadar güvenme hiç kendine aziz yıldırım aziz yıldırım..."
sürekli yaptığı stadla savunulan fenerbahçe başkanı.
son 10 senedir fenerbahçe için çok şey yaptığı, kulubu daha iyi yerlere getirdiği gerçek fakat yanlışları da çok fazla bu adamın.

- iyi transfer yapamadı aziz yıldırım bu sene.
+ katılmıyorum, siz yapamadınız adam stad yaptı ama.
- zico'nun gönderilmesinin doğruluğu tartışılabilir.
+ katılmıyorum, siz yapamadınız adam stad yaptı ama.
- aziz yıldırım futboldan çok anlamıyor.
+ katılmıyorum, siz yapamadınız adam stad yaptı ama.
- aziz yıldırım iyi başkan aslında.
+ katılmıyorum, siz yapamadınız adam stad yaptı ama.
- ahaha...
+ ühühü... !?!?
inşaat sektörüyle de ilgili aziz yıldırım : "ben çimentodan da anlarım, futboldan da dedi". hıncal uluç da 90 dakika adlı programda şöyle dedi bunun üzerine:
"eğer aziz yıldırım, çimentodan da futboldan anladığı gibi anlıyorsa, ben aziz yıldırım'ın yaptığı binaya girmem."
(gülüşmeler)
tesisleşme, kurumsallaşma, stad ve ekonomik açısından hem türk sporuna, hemde fenerbahçe'ye çağ atlatmış isim.

hatırlatmak için söylüyorum; o geldiği zaman futbol takımının forvetinde benhur babaoğlu, emil kostadinov, elvir bolic üçlüsü vardı! saffet akbaş, selahattin özbir, aygün taskiran gibi isimler takımın önemli simalarıydı. kendisi her açıdan bir enkaz devralmıştı!

son yıllarda futbolda istikrar sağlanıp; son 5 sezonda 3 şampiyonluk kazanılmış; 2 kez de 2. olunmuşsa; ilk kez şampiyonlar ligi'nde tur atlanılmışsa; son 5 sezonun 4'ünde şampiyonlar ligi'ne kalınmışsa bunda en büyük pay onundur.

bugün fenerium'un gelirleri bütün ezeli rakiplerinden fazlaysa, fenerbahçe taraftar kart projesinde barcelonaile yarışıyorsa, fenerbahçe ezeli rakiplerinin stadlarının kapasitesi kadar kombine satıyorsa, fenerbahçe ezeli rakiplerinin birinden 3; diğerinden 5 kat fazla vergi ödüyorsa bunun mimarı kendisidir. samandıra, dereağzı, kalamış onun eseridir. uefa'nın elit stadları arasında yer alan saraçoğlu zaten hala günden güne geliştiriliyor.

kendisi zamanında fenerbahçe bir futbol kulübü olmaktan çıkmış; spor kulübü hüviyeti kazanmıştır.

fenerbahçe, onun döneminde;

- Bayan Basketbolda 1998-99, 2001-02, 2003-2004, 2005-06 ve 2006-07 sezonlarında toplam 5 lig şampiyonluğu yaşadı, 7 Türkiye ve 6 Cumhurbaşkanlığı kupası kazandı. ayrıca 2003-2004 senesinde fiba avrupa 2. olundu.

- erkek basketbolda 16 yıl aranın ardından şampiyonluğa ulaşıldı. ayrıca aynı sezon cumhurbaşkanlığı kupası da kazanıldı. fenerbahçe tarihinde ilk kez final-four ve euroleague oynadı.

- erkek voleybolda 2003-2004 sezonu yıllardır süren başarısızlıklardan sonra ikinci sırada tamamlandı ve fenerbahçe tarihinde ilk kez top teams cup'a katıldı. ayrıca 2005-06 sezonunu ikinci, 2006-07 sezonu 3., 2007-2008 sezonu da şampiyonlukla tamamladı.

- Bayan Voleybolda 2003-04 sezonunu 2. ligde 1. tamamlayarak 1. lige yükselindi. 2006-2007 sezonunu 2. tamamlayan fenerbahçe tarihinde ilk kez avrupa şampiyonlar ligi'nde mücadele etti.

- boksta 1998 de Türkiye Kulüpler Arası Boks Şampiyonluğunu kazandı. 1999 yılında Ukraynanın Liıov kentinde yapılan Avrupa Kulüpler Kupasında da ev sahibi Ukrayna'nın ardından Avurpa Kulüpler ikincisi oldu. 2001 yılında ise Agasi Agagüloğlu Dünya Boks Şampiyonasında ikinci olurken, 48 kiloda Atagün Yalçınkaya Atina Olimpiyatlarında gümüş madalya kazanarak, olimpiyat oyunlarında ilk madalya kazanan Fenerbahçeli sporcu olarak tarihe geçti. 2007 yılında Amerika'nın Chicago kentinde düzenlenen 2007 AIBA Dünya Boks Şampiyonası'ndan Fenerbahçeli boksörler Yakup kılıç ve Adem Kılıçcı bronz madalya ile, Danimarkanın Vejle kentinde düzenlenen Avrupa Bayanlar Boks Şampiyonasında da Sümeyra Kaya altın madalya ile yurda döndü.

- Atletizmde büyük erkeklerde 1998-2005 tarihleri arasında 8 kez düzenlenen Türkiye Kulüpler Arası Atletizm Liginde 6 şampiyonluk iki de ikincilik kazandı. 2004 Atina Olimpiyatlarında dönemin Fenerbahçe sporcusu olan Eşref Apak çekiç atmada 3. olarak bronz madalya kazandı.

- yüzmede ilkler yaşandı. 10'u aşkın Türkiye şampiyonluğu kazanan Fenerbahçeli yüzücüler, tarihinin ilk şampiyonluklarını kulübe kazandırırken, erkek ve bayanlarda çok sayıda rekorun sahibi oldular. Luksemburg'da her yıl düzenlenen Ciuj Meet Uluslar Arası yüzme yarışlarında Fenerbahçe 2004-2005 yılında takım olarak şampiyon oldu.

- Kürekte büyük erkeklerde 1998- 2007 tarihleri arasında yapılan şampiyonaların 8'ini kazanarak tarihi bir başarıya imza atıldı. Akdeniz Kupası, Deniz Harp Okulu Kupası başta olmak üzere yine bir çok yarıştan Fenerbahçeli kürekçiler şampiyonlukla ayrıldı.

- masa tenisinde bayanlarda ilk süper lig şampiyonluğunu elde etti ve ilk kez Avrupa arenasında boy gösterdi. Fenerbahçe erkek masa tenisi takımı 1998-99 sezonu 1. lig şampiyonu olarak süper lige yükselirken, bu sezonu Türkiye şampiyonasında üçüncü sırada tamamladı. 2006-2007 ve 2007-2008 sezonlarında ise Fenerbahçe Masa tenisi takımı bayanlarda ikinci, erkeklerde şampiyon oldu.

- Yelkende kupalara ambargo koyuldu!
bugün bir internet sitesinde fenerbahçe taraftar sitesinden aziz yıldırım'a karşı inanılmaz iddialar ortaya atılmıştır. ben susayım link konuşsun;

http://www.milliyet.com.t...this%20suclama&ver=19
döndürdüğü dolaplar birbir ortaya çıkmaya başlayan büyük başkan.

---spoiler---

Sayın Yıldırım ilk istifanızı açıkladığınız Show Tv ye gitmeden önce yanınızdaydık. Göreve geldiğiniz günden itibaren en çekindiğiniz slogan ;Ali Şen Başkan Fenerbahçe Şampiyon; du. Show Tv'ye giderken akıl hocalarınız size ; Türk halkı duygusaldır, duygusal bir ortam oluşturursan Ali Şen'in ;Ali Şen başkan Fenerbahçe Şampiyon; sloganını unutturur ;Aziz Yıldırım başkan Fenerbahçe şampiyon dönemini başlatırsın; dediler. Siz de çıktınız uzun süren konuşmalar ardından birden istifa ettiğinizi ağlayarak ve tv karşısındaki yüzbinleri ağlatarak anlattınız. Aynı gecenin sabahında bize otobüsler tutmamız için para göndertip semtlerden insanları toplattınız. Bu otobüslerle yüzlerce kişiyi Fenerbahçe parkına taşıttınız ve ;Taraftarız biz çekeriz cefa, büyük başkan bizi bırakma; tezahüratlarıyla yürüttünüz. Tabii bu yürüyüşe hiçbir şeyden habersiz gönülden katılan yüzlerce taraftarda katıldı. Onların hakkını teslim etmek gerekir.

Çünkü siz taraftar değil müşteri istiyordunuz ve insanlara bakışınız "kulübe kaç dolar kazandırır?" bakışıydı.

---spoiler---
süresini doldurmuş başkan. yaşattıkları, katkılarından dolayı teşekkürler kendisine ama bir başkan futboldan bu kadar da kopuk olamaz. tek kulüp başarısı bundan 31 yıl önce atletico madrid'i lig şampiyonu yapmış olan bir dedeyi getirdi. bu takımda selçuk şahin, deniz barış gibi tekniği mükemmel (!) oyuncaları takımda tutup aurelio, serdar kulbilge gibi adamları yollattın. hem de sırf para uğruna. tüm futbolcuların baba gözüyle baktığı, şampiyonlar liginde çeyrek final oynatmış hocayı da yine para uğruna yolladın. bakıyorum yeni transferlere. futbolu geçen sene zihinsel olarak bırakmış josico yu dünya yıldızı olarak getirdin. bu transfer yaklaşık 3-4 milyon euroya mal oldu. panathinaikos ise brezilya milli takımının ve arsenal'in ön liberosu gilberto silva'yı 1 milyon euroya aldı. 27 gol attığı sezon bile penaltı attırılmayan, 5 sene önce alt lig, 8 sene öncesinin amatör futbolcusunu yani sözde ispanya gol kralını 4 yıl için yaklaşık 30 milyon euroya takıma kazandırdın. hepsi için teşekkürler.
(bkz: futboldan anlıyovum)
hiç kimseye kolay kolay nasip olmayacak tarihi bir başarı sağlamıştır. başarısızlık başarısı. elinde şampiyonlar liginde çeyrek fnal oynamış kadro var. hiçbirşey yapamıyorsan kadroyu koru. aynı takımı muhafaza et, üstüne 100 milyon dolar harcayarak fenerbahçe' nin parasını sokağa atarak fenerbahçe'ye hem türkiye liginde, hem şampiyonlar liginde hezimetler yaşatarak tarihi bir başarısızlık başarısı yaşatmıştır. kendilerini bu üstün başarıdan dolayı kutluyoruz.
"abi artık git, kaybol, uza, ikile, s... git ya.." dediğim adamdır. umarım birini umursarsın. bu adamı savunan arkadaşların fenerbahçe'mize zarar verdiği ortadadır. sen kalkıp çeyrek final oynatan teknik adamı yolla sonra 5 yiyip aval aval bak. kayserispor maçından farksız bir maçın hesabını kim verecek yahut değerli başkanımız kimi azarlayıp suçlayacak merak etmekteyim.
"tek kişilik saltanat" ve "ben her şeyin en iyisini bilirim" hedelerinden vazgeçip elini kafasına koyarak düşünmesi gereken kişidir. daneil guiza ve emre belözoglu'na ödediği 50 milyon euro ile çok daha kaliteli ve sayıca fazla futbolcu alınabilirdi.
artık istifa etmesi gereken kişi. çünkü takım 1971-72 ve 1987-88 sezonunu andıracak şekilde kötü oynuyor. 1971-72 sezonunda 6 maçta 4 * ve 1987-88 sezonunda 6 maçta 7 puan alabilen fenerbahçe, bu sezon 6 maçta 6 puan alabildi. çünkü kendisi tuncay'ı, zico'yu, aurelio'yu ve serdar'ı göndererek takımın ruhunu yok etti. lütfen, daha fazla zarar vermeden artık git.
sevimsiz bir insan. saygı duyarım, fenerbahçe' yi tesisleşme yönünde getirdiği noktaya, yaptığı önemli transferlere, şampiyonlar ligindeki çeyrek final başarısına. ancak tek kişilik saltanatını tüm futbol mercileri ve camiaları üzerinde kabul ettirmeye çalışması yüzünden aziz yıldırım antipatiktir, sevimsizdir.
bir kere bile galatasaray ve beşiktaş fenerbahçe' yi yendiğinde rakiplerini kutladığını hatırlamıyorum. hep hakemlere, futbol federasyonuna bahane buldu. rakiplerin bileğinin hakkıyla kazandığı başarılara çamur attı.
ben bu adamı hiç sevmedim, sevmeyeceğim de... türk futboluna kin tohumları ekenleri, fenerlisi de olsa, galatasaraylısı da olsa, beşiktaşlısı da olsa sevmeyeceğim.
çok iyi bir iş adamı, çok kötü bir klüp yöneticisi.
türk futbolunu baltalamaya çalıştığını düşündüğüm fb başkanı. aurelio, tuncay, appiah gibi yıldız oyuncuları gönderip, josico, maldonado, burak yılmaz gibi 3. sınıf oyuncuları alan fb başkanı. maksadın ne başkan?
son 4 ay içinde fenerbahçe'ye verdiği zararı kıskanarak izlediğim kişi. en fanatik galatasaray'lılar bile bu takıma bu derecede zarar veremezdi. bu kafayla devam ederse 2. özhan canaydın haline gelecektir.
vakti zamanında ettiği kelamın sonunda gö.üne girdiği adam. neydi hatırlayalım "galatasaray'ın uefa kupasını alması tesadüftür." ve bir başka kelamında da "biz buralara gelmekle yetinmeyeceğiz gelecek sene daha ileriye gideceğiz.". evet şimdi hesap günü aziz başkanım. size tek kelam edeceğim ; fenerbahçe'nin çeyrek final oynaması tesadüftür.

(bkz: keser döner sap döner gün gelir hesap döner)
müthiş başkan, futbol ve yönetim dehası.
aynı yolda devam.

edit: yersen.
arsenal fener'i beslerken kendisinin, kendi takimindan kokain kullandigi gerekcesiyle kovulan berkant göktan'a "nasil imza attiririm" diye düsünme ihtimali yüksek olan adam.

"taraftarin gönlü rahat olsun. bomba transferlerle geliyoruz"

(bkz: josico) *
"yürüyen" takımı durduran adam.
fenerbahçe nin yakasını ölmeden bırakmayacak başkan.
ölürse belki...
fenerbahce'nin gordugu en iyi baskan. fakat bu makam oyle bir makam ki, hata kabul etmez, edemez, ettirilmez.

'hata kabul ettirilmez' diyorum ama arsenal macinda sunu gordum: genc fenerliler, ki gunahim kadar sevmem, 75. dakikadan sonra protestoya basladilar. her protesto tezahuratina baslar baslamaz fenerium tribunu'ndeki taraftarlar, kendini yirtarcasina isliklamalarla karsilik verdiler. iki ihtimal var, ya takimin bu oyunla 15 dakikada 3 gol atacagina inanacak kadar futboldan anlamiyorlardi, ya da aziz yildirim'a asktan ote bir ask ile bagliydilar.

bir fenerbahce taraftari olarak her zaman bilincli taraftar olmamiz ile ovundum. yeri geldi 3 gun ortalikta vito corleone sesi ile dolandik, yeri geldi formamizi aldik, yeri geldi 44 ytl'den lig maci, 66 ytl'den sampiyonlar ligi maci izledik. fakat bilincli taraftar olmamizla ovunuyorsak, yeri geldiginde carpikliklara karsi tepkimizi koymamiz gerek. buna elbette taraftarligi paragrafin ilk cumlesinde saydiklarimdan ibaret zannedip karsilik verenler olacak. ben herseye ragmen taraftarin bu tepkisini stadyumda, etkin bir bicimde gostermesi gerektigine inaniyorum.gozumuzun onunde bir misal, carsi, israrla yildirim demiroren konusunda sessiz kalmaya devam ediyor. eger biz de susarsak, ortak noktalarimizin her gecen gun artacagi bir gercek.

aziz yildirim giderse ne olur? fenerbahce 'buyuk camia' taniminin her santimetrekaresini dolduran bir topluluk. gerek futboldan, gerek organizasyonel yonetimden, gerek betondan anlayacak baskan adayi, yonetim, bu yola kalbini koyacak insanlar mutlaka bulunur.. aziz yildirim'in ozellikle bu sene dezavantajlarini layikiyle gordugumuz tek adam ideolojisi, gecmiste fenerbahce'nin gelecegine musbet etki edecek bir cok degere maloldu, hakan bilal kutlualp, saadettin saran gibi. muhalefet her yerde sart. turkiye'nin geldigi noktada akp'nin yetersizligi kadar chp'nin degisik muhalefet anlayisi da bir faktor. bu ornek her organizasyona izdusum olabilecek nitelikte bir ornek. yetersiz bir muhalefet anlayisi varsa ya da muhalif sesleri susturur, kurum ya da organizasyonun menfaatlerine aykiri dahi olsa onlari kapi disari ederseniz, kacinilmaz basarisizliklari tek basiniza goguslemek zorunda kalirsiniz.

aziz bey, ya su diktatoryal yonetim anlayisindan bir an once vazgecmeli, ya da fenerbahce taraftari'nin kalbindeki yerini, 'kadikoy'e heykeli dikilecek adam' payesini kaybetmeden gitmeli.
eğer aklı varsa dinamo kiev maçında galibiyet primini 5-6 milyon euro olarak açıklaması ve takım uefa'ya kaldıktan sonra devre arasında 3-4 adam gibi futbolcu getirdikten sonra "evimizde uefa finali oynayacağız." diyerek gözleri boyaması gereken insan. aksi durumda başkanlık koltuğunu bırakmak zorunda kalır sezon sonuna.