(? - 1798) Onsekizinci yüzyılda Batı'da (Berlin'de) elçilik yapan aydın siyaset adamlarımızdan biri de Giritli Aziz Ali Efendi'dir. Fakat Aziz" Efendi sefaretnâmesiyle değil, "Muhayyelât" adlı hikâye kitabıyla ün yapmıştır.
Girit'in Kandiye kasabasında doğan Aziz Efendi, Girit Defterdarlığı tahmiscisi (kahvecisi) Mehmed Emin Efendi'nin oğludur. Babasından kalan büyük serveti kısa zamanda har vurup harman savurduktan sonra istanbul'a gelmiş, saray silâhşörleri arasına katılmıştır. Daha sonra Sakız Adası'nda ve Belgrad'da memuriyetlerde bulunhrıuş, 1798'de elçi olarak bulunduğu Berlin'de ölmüştür.
Hurûfî ve Bektaşî akidelerine meyli olan Aziz Efendi aynı zamanda bir tasavvuf şairidir. Fakat, yukarıda da söylediğimiz gibi onun büyük ve çok değerli eseri "Mtıhayyelâf'ı-dır. "Birinci Hayâl", "ikinci Hayâl", "Üçüncü Hayâl" adlarıyla üç bölümden oluşan hayalî hikâyeleri, eski Şark masallarıyla bugünkü hikâye arasında bir merhale, bir aşama sayılır. Biraz "Binbir Gece Masalları" andırmakla beraber, gerçek hayat hikâyeleri örneklerine de rastlanır.
Sade, zevkli bir üslûpla yazılan Muhayyelât istanbul'da birkaç defa basılmış, ingilizce'ye de tercüme edilmiştir.
Muhayyelât'in tamamı Ahmed Kabaklı tarafından çok güzel bir şekilde sadeleştirilmiş ve 1973'te Millî Eğitim Bakanlığı 1000 Temel Eser dizisinin 70. kitabı olarak yayınlanmıştır.
Muhayyelât'dan:
"...Çünki kadın uşakdan dahî ruhsat aldı. iptida Şam'da mevcut cariyelerin cümlesini esirci karılar marifetiyle getürüb seyr etdi. Ba'dehu bir köhne ferace giyüb tebdilü's-sure iki câriye ile mahallât-i Şam'ı bi-nefsihâ tecessüse çıkdı..." *
Şeyh Mehmet Abdülaziz (Aktuğ) Efendi (1872 - 1934) olarak da bilinen hattat, Trabzon'un Maçka kazasında doğdu, ailesiyle birlikte istanbul'a geldi.
ilk tahsilini yaptıktan sonra Filibeli hattat Arif Efendi'den sülüs ve nesih yazılarını öğrendi. Ayrıca devam ettiği Muhsinzade Abdullah'tan yazı diploması aldı, talik yazıyı da öğrenerek Karinabadlı Hasan Hüsnü Efendi'den de icazetname elde etti. Bilhassa nesta'likte Sami Efendi'den istifade etti ve böylelikle muhtelif yazıları öğrenmiş oldu.
Uzun müddet Meşihat Daire'sinde katip olarak çalıştı. Bir aralık Medresetü'l Kuzat'ta be Mahmudiye Mektebi'nde yazı hocalığı yaptı. Mısır Kralı Fuad zamanında bir Kuran yazmak için Kahire'ye davet edildi ve Mısır'da iki hat okulu açması için yapılan teklif üzerine Kahire'de 15 yıl boyunca kaldı, güzel yazı ve tezhip dersleri verdi.
Eserleri müzelerimizi süsleyen hattat, 12 adet kur'an yazmış, Arap aleminde yazının gelişmesine büyük katkıları olmuştur. Bugün bazı eserleri özel kolleksiyonlarda da bulunmakta olan Aziz Efendi nesih yazıda Hafız Osman, celi yazıda Mustafa Rakım, talikte de Yesarizade Mustafa izzet ekolüne bağlıdır.