türkiye türkçesindekilerden farklı kullanılan bir kaç sözcüğe aşağıda yer verilen keyifli dil...
bir davette yemek yenilmektedir. bir ara su içmek isteyen FiiLiLiVATA, evdeki yardımcıya dönüp "masaya bardak alabilir miyim" şeklinde nazik bir soru sorunca masada buz gibi bir hava eser. azeri hemşerilerim gülmektedir... nedeni sonra kulağıma eğilen yaşlı bir akraba tarafından kulağıNa fısıldanır ki azericede bardak, hayat kadını, fahişe anlamına gelmektedir. sonrasında yine yaşlıca bir teyzenin FiiLiLiVATAYA "subaysaaaan??" şeklinde sorduğu soruya "hayır bankacıyım" YAnıtını vermesi yine gülüşmelere neden olur. aynı yaşlı amcanın mütercim tercüman edasıyla "bekar mısın timeg istiyir" şeklindeki yardımıyla durum toparlanıp "evet evet" yanıtı yapıştırılır. sonrasında mezun olunan bölüm üzerine konuşulurken başka bir teyzenin "menim gızımda ekonomi okuyuptu, şimdi karhanede çalışır" sözü ile soğuk duş alma sırası fiililivataya gelir. yazık yaw aile içi şeyler işte ehe ehe falan diye düşünürken mütercim tercüman amca durumu açıklar: karhane, fabrika demektir...
Ayrıca BiR AZERiDEN "marağınıza göre sağ olun." diye bir şey duyarsanız aman yanlış anlamayın, sadece ilginize teşekkür ediyordur.
Güzel bir şiir ile anlamak daha mümkün güzelliğini.
işte Eyle
seni görüp yüregim bir hos olir
yanir yanir tutusur ataslanir
sonra iste öyle kaybolir sönir
diyecagsanki niye
iste eyle
aksam olur davar gelir nahir gelir
beklirem beklirem bir sen gelmirsen
baban/anan seni bizim yakaya koymir
diyecagsanki niye
iste eyle
geceleri seni hep düsünirem
pencereye bakip seni görürem
"gel" direm gaybolup birden gidiysen
diyecagsanki niye
iste eyle
--
seni ele sevirem ki...
diyacahsan ki niye ?
ne bilim işde ele !
seni görende bir hoş olir,
ölir, ölir, ölirem...
ahşam olir, davar, nahır, mal gelir,
komlar, ahırlar dolir.
sayiram, sayiram biri esgik.
bi daha sayiram,
bir de bahiram ki tamam.
ama üzülirem;
diyacahsan ki niye?
bennam işde ele!
yassi olir,sekide eymek yiyeceğam.
civil lavaşi dürüm edir, tam kıtliram,
sen ahlıma gelirsen, boğazimda dügümlenir, yiyemirem.
gene diyirsen ki niye?
işde ele...
anam örtileri serir...
gendi gendimi yiyirem.
o da gidir, külli biçare galiram.
gözlerim süzülir, uyuyacağım uyiyamiram.
gafam garişir, yüregim sıhişir, yatamiram.
gene diyirsen niye..?
işde ele...
guşluğa doğri daliram,
hayal, hülya görirem, sanki yanımdasan.
sevinir, sevinir bir hoş oliram,
bir de ayıliram ki, yastığa sarılmışam.
diyacaksan ki niye?
amaaan, işde ele!
sabah olir, horozlar ötir, gün doğir...
gahiram tavuhlara, culuhlara yem verirem...
culuhlari dutir dutir öpirem.
onlari bile sene benzedirem.
saggın deme niye?
ne bilim işde ele!
gün gibi gelir, ay gibi gidirsen.
beni yiye yiye bitirirsen.
hep ömrümden götirirsen.
seni sevdigimi de coh ey bilirsen.
diyirsen ki niye?
bilirsen işde ele!
babam beni gapiya goymir diyirsen.
ey helt yiyirsen.
gomşulara, emin, bibin, ezen gile gidirsen...
medem ele çıh cama, tırhıca gel!
yüzün görim, bu da bene yeter.
saggın deme niye?
işde ele...
Bizim ile aynıdır, yukarda verilen örnek kıyaslanan Kelimeleri bizim Anadoluda da kullanıyoruz,
istanbul türkçesi olunca bizim ulusal tv ve gazetelerde ondan garip geliyor...
Anadolu da herkez istanbul türkçesi mi konuşuyor...
gaptırmak sadece azerice de mi var? Anadolunun aynısı
- eyle gardaş düşecem. (dur kardeş inicem)
+ düşmezsin teyze kapı kapalı.
- ede köpoğlunun uşağı eyle düşecem. ( terbiyesiz bir anneanne örneği)
+ teyze kapı kapalı düşmezsin.
x kişisi- teyze inmek istiyor galiba?
- hele başadüştünüz düşecem deyirem da. (çok şükür anladınız incem diyorum)
bizim kulağımıza nekadar yabancı gelsede öz türkçete en yakın dillerdendir bizim kullandığımız türkçe batı yalakalığından nerede ise türkçe ile alakası kalmayacak artık.
cümlelerin sonlarının uzatılması en belirgin özelliğidir. terekeme(karapapak) tüklerinin kullandıkları ağızla aynı gibi gözükse de aslında farklılıklar taşır.
yapır- gelır- yapırıııhhh- gelırıııhhh vs. tarzında konuşulur.