Kendisini dinlemezdim ve yaptığı müziğide(arabesk sevmediğimden kaynaklanıyor.) sevmezdim. ölümüne üzüldümmü derseniz; sadece insan olduğu için bir kişinin ölümüne üzülmek biraz mantıksız geliyor çünkü; nasıl bir insan olduğu önemli ölen kişinin. yaşadığı süre zarfında neler yaptığı önemli.
aşırı dozda cinsel gücü arttırıcı ilaç alması(dolayısı ile kalp krizi ile sonuçlanması) sonucu ölen ve bundan evvelde uzun yıllar uyuşturucu (kokain) kullandığı bilinen bir insan/sanatçı pekte saygın ve örnek bir kişi olarak gelmiyor bana açıkçası.
"Şarkıcı Azer Bülbül de bir zamanlar uyuşturucunun pençesindeydi. Hatta komaya girmişti. Ancak Bülbül, tedavi gördükten sonra yaptığı açıklamada, "Uyuşturucuya tövbe ettim" dedi."
"Antalyada kaldığı otel odasında ölü bulunan sanatçı Azer Bülbül'ün yapılan otopsisinde yaklaşık 13 saat önce hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Polisin odada yaptığı araştırmada cinsel gücü artırıcı özelliği bulunan hap kutusu bulunduğu iddia edildi."
sonuçta arabesk belli bir kültürün altındaki insanların dinlediği bir müzik türü.
arabesk müzik türünün saygın bir müzik türü olmanın yüz kilometre yakınından bile geçemeyeceğini düşünüyorum.
uyuşturucudan komaya giren birininde saygın ve çok ama çok çok daha önemlisi örnek bir kişi olmaktan pek uzak olduğunu düşünmekteyim.
(#14197226) bu kalitede bir insandı merhum. bahsi geçen programı bende hatırlıyorum. şöyle bir söz kullanmıştı çok net hatırlıyorum; "ya bir kadının ayağı kokar mı? bunun kokuyor işte leş gibi"
ayrıca yanına yakışmıyorsa veya yakıştıramıyorsan neden evlendin ?
(#14191954) burda yazdığım şeyi tekrarlamak istiyorum. "sadece insan olduğu için bir kişinin ölümüne üzülmek biraz mantıksız geliyor çünkü; nasıl bir insan olduğu önemli ölen kişinin. yaşadığı süre zarfında neler yaptığı önemli."
bu iki entry okunduğu vakit, bahsi geçen şahsın nasıl bir kişiliğe sahip olduğu ve yaşadığı süre zarfında neler yaptığı gayet net anlaşılıyor.
Ölürken bir hanımla beraber olan şarkıcı. Hanımefendi "fenalaşınca korktum, kaçtım" demiştir.
Ölüm kendi başına kötü bir olay. Fakat Türk insanı olarak biz, ölüme ayrı ayrı kimlikler yüklemeye öleni olduğundan farklı göstermeye meraklı kişileriz.
Öleni iyi bilmek yeterli bana göre.
en alt kültür adamı. bende o en alt kültürden yetişmeyim. sokaklardan, sokaklarda top oynayan çocuklardanım. ergenlikte ilk biramı bu adamın şarkısı eşliğinde parkta içtim.
bu adam alt kültürlerin adamı. bizim gibiler; yani paranın yokluğunu, mutluluğun yokluğunu yani umutsuzluğu iyi bilen adamlardandır bu adam. muhabbet edemeyeceği, derdini dinleyemeyeceği adam yoktur. yaptığı her şey alt kültüre hitap etmektedir. sıkıntı çekmeyen, dert nedir bilmeyen adamlar sevmez bu adamı.
olacak o kadar sarhoş skeçlerinde abimizin şarkılarına sık sık rastlardık. üstad kırca girişlere "canım yanıyor" şarkısını çok koyardı mesela. bence yakışır mıydı ? başkası düşünülemezdi.
Hayatini sozlukte laik sakirt tartismasi yaparak gecirenlerin anlayamayacagi buyuk sarkici.adanada polisin zor girdigi mahallelerde azer bulbul acip gecerdik,karisan olmazdi.o derece agirligi vardi,mekani cennet olsun.sarkilari genelde uzmez o beni sarar beyaz beyaz pamuklara kesimine degil ciddi manada umudunu kaybetmislere hitap eder.
öldüğü zaman menajeri show tv ekranlarında yayınlanmakta olan ikinci sayfa programında azer bülbülün hayatı boyunca hiç evlenmediğini söylemişti. bu yalan! azer bülbül hayatı boyunca bir kez evlilik yapmış sanatçıdır. daha önce şöhret olmadan fatma kesgin adında bir hanımla resmi nikah kıymıştır. şöhret olduktan sonra 30 bin tl lik tazminat sonucu eşinden boşanmıştır. bu olay dönemin en popüler tv programlarından reha muhtarın sunduğu ateş hattında da gündeme gelmiştir hatta.
