Bir kadınla bir erkek yan yana oturuyor diyelim. Erkek bacak bacak üstüne atarken, kadından tarafa bacak bacak üstüne atmamalı. Bu vücut dilinde tehdit olarak algılanırmış. Bir erkeğin bir kadını tehdit etmesi gayet nezaketsiz bir durum.
Bizim insanımız çok değişti, trafikte adama yol veriyorsun tebessümü, teşekkürü geçtim ana avrat söver gibi, yüzüne dik dik bakarak geçiyor. Artık kimseye yol vermiyorum.
yanında rahatça osuramadığınız/sizin yanınızda rahatça osurmayan kişiye hitap ederken siz deyiniz, bu ona ve kendinize duyduğunuz saygıdır.
yanında rahatça osurduğunuz/sizin yanınızda rahatça osuran kişiye hitap ederken siz demeyiniz. bu karşınızda ki kişiye mesafe koymak, ondan soğumak "sıktın artık, yürü de enseni göreyim" demek saygısızlık değer vermemedir.
aslında ne kadar herkesin bildiğini düşünsem de uygulamada göremediğim için söylemek istiyorum.. arkadaşlar güneş sizi o an kör etmeyecekse birisiyle konuşurken lütfen gözünüzdeki güneş gözlüğünüzü çıkarın.
keşke biraz daha çok kişi bilse denilen adab-ı muaşeret kuralları. bilmeyenler yüzünden dışarı çıkma sevincimiz kayboldu bence, bir avuç görgülü insan olarak.
siz görgüsüzler; yarımburgaz mağarasında doğmuş gibisiniz, ilkel ve ilk insan gibi. homo habilis gibi. mağara gibi. power rangers mısınız mübarek, az görgü bilin lütfen. nebçimsiniz bilmeyenler.
(bkz: böyle ibnem gibi puşt gibi bir şey)
Yolda yürürken dostunuzla arkadaşınızla ya da herhangi biriyle bir şeyler konuşuyorsanız eğer; anlatan kişinin ritmiyle ilerlersiniz. Aksi halde anlatan kişi size rahatsızlık verdiğini düşünür ve anlatmaktan çekinir, Kısa keser.
Merdivenden inerken hoca öndeyse geçilmez. Bunun mantığını hala anlamadım ama bunu yanlışlıkla yaptığımdan beri o hocanın gözünde adabı muaşeret uzmanıyım. Buradan da sevgiler...
atm'de işiniz insani ölçekte kabul edilebilecek bir süreyi geçtiğinde (mesela 80-90 saniye) çıkış yapıp kalan işinizi sonraki denemenizde halletmek için yeniden kuyruğa girmek.
şu fani dünyada bunu bir kez yaşadım, yapan beyefendiye sarılmamak için kendimi zor tuttum.
bunu bu başlığa yazma sebebim de tam olarak sadece 1 (bir) kez yaşamış olmam zira belli ki az kişi biliyor bu a.k. kuralını.
birine hediye alırken vakit ayırın. gördüğünüz ilk bibloyu almanız, sizi nazik biri yapmaz. hediye, vakit ayırıp düşünmeyi simgelediği için güzeldir. vakit ayırıldığı hissedilsin, varsın güzel olmasın, dert değil. ama nakit ayırınca vakit ayırdığınızı zannetmek, sizi görgüsüz yapar.