derya tuna'nın hastane odasında kendisine saldırdığı ve atın bu orospuyu dışarıya diye aşağılamaya çalıştığı ve dün gece itibariyle derya tuna'ya bu sözlerin hepsini yedireceğini gördüğümüz şahıs. iboyu evliliğe ikna etmesinde bunun da etkisi olduğunu düşünüyorum. bana biraz hürremi hatırlatmış ve bu saatten sonra böyle muamele göreceksem ben yokum demiş olabilir. ibo da evlenmiştir. zaten kurşunu yedikten sonra duygusala bağladığını da düşünüyorum.
derya tuna' nın ayşegül yıldız' dan ne farkı olduğunu da anlayamadım. sonuçta ikiniz de yıllarca nikahsız yaşadınız. senin ibo dan oğlun var diye mi iffetli oluyorsun. ondan ne farkın var da atın bu orospuyu dışarı diye çığırıyorsun.
edit: unutmadan ayşegül yıldız 30 yaşındaymış ve 12 senedir birahim tatlıses ile birlikteymiş. ibo ise 59 yaşındaymı. vay anasını diyor insan.
edit 2: ayşegül yıldız'ı hürrem'e benzeten yazım haberturk e konu olmus sanırım. bazı kadın yazarlar dedikleri benim. :)
2 seneye kalmaz ibrahim tatlıses'ten boşanır. aha yazdım buraya, geçti kayıtlara.
neden?
ibrahim tatlıses huysuz bir adamdır. bakmayın ölümden döndüğüne, yarın öbür gün aynı hatalarını tekrarlayacaktır hayattan ders alacağını hiç sanmıyorum. bu kadın da ibo'nun kahrını çekemez ve yollarını ayırırlar. sanatçılar genelde kompleksli olurlar. özellikle ibo'nun şiddet seven bir karakter olduğunu da biliyoruz. topuğundan vurdurmasa bari.
topuklarına girecek olan kurşunlara hazırlıklı olması gereken insan. ibrahim tatlıses sağlıklıyken kendine olan güvensizliğinden tüm sevgililerini vurdurdu, bu haliyle gebertir herhalde.
bir kral varmış, devleti büyük sorunlar içerisindeymiş, kaybedecek gibi göründüğü savaşlar kapıdaymış. bir ermişe danışmış. bana çok önemli bir şey söyle demiş, öyle önemli olsun ki, göğüs gerebileyim zorluklara. ermiş tek bir cümle söylemiş.
"bu da gelip geçecek"
gerçekten de gelip geçmiş, kral tekrar saygı gören bir pozisyona kavuşmuş, savaşlar kazanmış, feraha kavuşturmuş ülkesini. çağırmış ermişi teşekkür etmek için. işte kazandım, şimdi bana ne söylemek istersin diye sormuş gururla. ermiş demiş ki:
"bu da gelip geçecek"
ne zaman ayşegül yıldız ve kendisinin ibo'yla beraber fotograflarını görsem aklıma hep bu hikaye geliyor.
bu da gelip geçecek*
AZMiN ADI AYŞEGÜL
Müthiş bir azim, sakin bir hırs demek ki, dişli bir inat, belki pasif bir agresyon. Nihayetinde Derya Tuna'yla baş etmiş bir kadın, doğacak çocuğunun cinsiyetine mi karar veremeyecek! Ayşegül Yıldız, seneler boyu olay çıkarmadan, içten içe vıdı vıdılandıysa da ortalığı yaygaraya vermeden, sırasını bekledi. Sırası, bütün Türkiye'yi ayağa kaldıran, ibrahim Tatlıses öldü sandıran, hakkında müthiş bir külliyat yaratan o kurşunlanma olayından sonra geldi. Uzun tedavi sürecinin bir parçası da, oydu. Hastanede, hayatta, bu yeni dönemde yeni eş. Ayşegül Yıldız, mükemmel bir zamanlamayla, adamın yıllar boyu hayatındaki 'esas dam' olan Derya Tuna'nın bile kavuşamadığı o en 'makbul mertebe'ye ulaştı: Resmi nikah. Bazen zamanı gelir, tam da o zaman olması icap eder. O zaman işte, başkasıyla sittin sene olmayan, onunla oluverir. Öyle oldu. Biraz kader kısmet, biraz da o anda, orada bulunmak. Orada zaten ne zamandır azimle, ümitle, hırsla, sabırla, bekliyor olmak. Belki zayıf bir anda, 'Ya öyle ya böyle' diye kumar oynamak. Belki sadakattir adı, belki başka bir şeydir, daha muktedir günlerine alışık olduğunun güç kaybına uğramış haline de razı olmak. Sonrasında da bazı doğal sonuçlar tabii: Şirket toplantıları yapmak! Ayşegül Yıldız ile ibrahim Tatlıses, şimdi tatlı bir heyecanın eşiğindeymişler; ilk ortak mahsulleri yoldaymış. Ultrason göstermiş ki, bir oğlan! Fakat bunca yol aldıktan, bunca badire atlattıktan, bunca çalışıp 'başardıktan' sonra Ayşegül Yıldız, kendisine danışılmadan kararı verilen cinsiyetten pek hoşnut değil galiba: "inşallah ikincisi kız olur," diyormuş! inşallah da... Daha ilkinin tadını çıkarmadan ikincinin planını yapmak mı? Gün boyu tekrar ediyor olabilir mi: "Azmin elinden hiçbir şey kurtulmaz... Azmin elinden..
ekşide de denildiği gibi: dünyanın en kıro genlerini taşıyacak çocuğa hamile.
ibo için dayaklar yedi neler neler yaşadı. Bide evlenmeden 1 gün önce ibo hakkındaki tehdit davasını geri çekmiş. ibonun hayatı çok fantastik bence.
bir erkeğin bir kadınla sadece güzel olduğu için evlenmesi normalse, bir kadının da bir erkekle sadece parası için evlenmesi doğaldır.
sanırım m.m buna benzer bir şey söylemişti. gerçeklik payından dolayı bu isme eklemeyi uygun buldum.
yani, bu yüzden kadının üzerine çullanıp namus timsali kesilmeden önce, bir özeleştiri yapın beyler. öptüm.
ne olursa olsun eğitimli, güzel ve bulgaristan muhacırı türk bir hanıma iboyla evlilik yakışmadı. zaten bir ömür iboyu çekmeyeceği belliydi lakin çıkarları için de olsa ondan çocuk peydahlayıp bir iki sene onun kahrını çekmesi bile onu küçük düşürmüştür. para ve hayatını kurtarmak için de olsa bu bir rezalet ve acziyettir.
iç mimarsın güzellik desen zirvedesin git ibo ile evlen çocuk yap. buna rağmen güzelliğinden hiçbir şey kaybetme. ayşegül yıldızın tanımını yaptım arkadaşlar.