hayatımda tanıdığım en büyük orospu çocuklarından.
farklı olmaya çalışan, entel gibi davranan bir tip.
tamamen internet söylentilerinden atatürk'ü eleştiriyor. zaten atatürk'ün yanlışları olmuştur, gidipte burada nasıl atatürk'ün yanlışı olmamıştır nasıl dersin, demiyoruz. olmaması da imkansız. zaten bu laftan da bıktım 'atatürk'ün hataları da oldu tabi.' aq tabi oldu...
ama bu karı tamamen karalamaya yönelik çalışıyor, bir bok bildiği yok. atatürk döneminde bu gibi kaltaklar iş buluyor.
atatürkün kadınlara bir hak vermediğini kadınların onları kendi çabalarıyla kazandığını belirtmiş 'sözde tarihçi'
hahahahahaaaa
bu teyzemizi tanışmam bu gece ile başlamadı aslında.kendisi taraf gazetesinde yazıyordu rasimgillerden yani anlayın işte
şuan an hala tarafta mı bilmiyorum.ama üslubundan falan da anlaşılacağı üzere amacı tarih anlatmak değil, dertli bu kadın
derdinin adı da mustafa kemal atatürk
bu makuldur aslında böylelerine de ihtiyaç var
buradaki esas tını kadının kendinde oluşturmak istediği 'ben makul bir tarihçiyim,görüneni yazarım atatürk'le bir sorunum yok' algısını kırmaktı.ve murak bardakçı tıpkı bir bardak gibi kırdı sadece 10 dk de kendisini
neresini yırtarsa yırtsın.çoğunluğun tarafından dikkate alınmayacak artık, eskisi gibi daha doğrusu
çünkü bir tarihçinin en önemli silahı tarafsızlığıdır. bu teyzemiz hulki beyi o tahrik edici kahkahalarıyla bastırmış olabilir
ama sonuçta günün kaybedenidir, net bir şekilde kendi ağzıyla tarihi canının istediği yerden gördüğünü hemde kendi cümleleriyle canlı yanında açıklamıştır
bugün radikal gazetesinde bir '' haçlıların açtığı yara mı? '' başlıklı bir köşe yazısı yayınlanmıştır.. haçlı savaşlarını anlatmış bu büyük (! ) tarihçi ablamız, fakat yazısında mantık hatası var..
3. haçlı seferine katılan almanya kralı '' Friedrich Barbarossa '' 1190 yılında ölmesine rağmen.. bu ablamız kendisini 4. haçlı savaşınada sokmuştur, hem de belgelerle.. 4.haçlı savaşının başlama tarihi ise 1200- 1204 tarihleri arası..
inci sözlükteki iddiaya inanan, boğaziçi mezunu prof. tarihçi olarak tarihe geçecek.. haberlere yansımış twiti.. çok komik ama lan, iyiki bu ablamız inci sözlükte anlatılan korkunç hikayeleri okumuyor ajdkjfjkgkjg
inci sözlükte yazılan bir entry ile twit atıp, komplo teorisi üretmiş tanımadığım bir vatandaşdı kendisi, kim bu diye merak edince.. araştırmacı tarihçi ( !) olduğunu öğrendim.. kadın inciciymiş beyler.. ccc ayşehürreyiz ccc
atatürk'e bok atmak için yerden yere vurduğu sakallı nurettin'i bile anlayabilecek, hatta haklı görebilecek insan.
papaz hrisostomos'un öldürülmesine atatürk göz yummuştur kendi mantığına göre.
e ama demezler mi atatürk azınlıklara gıcıktı, neden kiliseleri yıktırmadı diye? neden sinagogları yıktırmadı diye?
her şeye olduğu gibi ona da kudreti yeterdi. yapmadı. aynı atatürk izmir'e geldiğinde yunan bayrağına basmayan, bastırmayan ve yerlerden kaldırtan atatürk değil mi?
şimdi bir kısım aklıevvel çıkar der ki, ''efendi, atatürk tabi gayri müslüm'e dokunmaz, atatürk islam karşıtıydı çünkü!''.
atatürk camilere de dokunmadı, atatürk inançlara da dokunmadı. hiçbir inancın temsilcisi olmadı, aynı anda hepsinin de koruyucusu oldu.
amma velakin bugün hala kürtçüsü/ermenicisi azınlık düşmanı olduğuna bir yerden varır, islamofaşisti de islam düşmanı olduğuna.
herkesin işine geldiği gibi tabi bu işler, kim kesesini nasıl dolduracaksa öyle.
son derece nazik, samimi bir yazar olmasına rağmen, cumhuriyetin kuruluş sürecinin bir devrim olduğunu anlamamakta ısrar eden, bu nedenle "neden cumhuriyet kurulurken siyasal partilere, örgütlenmelere izin verilmedi" türü abes bir soruya saplanan yazardır aynı zamanda. evet mustafa kemal ismi sizde alerji yapıyor olabilir, evet adının önünde "resmi" sıfatı bululanan her kavram sizin için küllüyen yalan olabilir; ancak cumhuriyetin kuruluş sürecini demokrasi(!) kültürüyle algılamaya, açıklamaya çalışmak başlıbaşına bir yanılgıdır. bu yanılgının üzerine bina edilecek her türlü hipotez de temelleri itibariyle maalesef çürüktür.
bugün izlediğim programda tayyip erdoğan'ı babasıymış gibi savunan, en nihayet türkiye'de özgürlüklerin önünün açıldığını düşünen ve kendisini eski sosyalist olarak nitelendiren kadın. bu son derece sosyalist insanın akp'nin tekel işçilerine tavrını görmediğini, tayyip erdoğan'ın işçilere ayak takımı dediğini duymadığını varsayıyorum.
Gün gelir bir gün herhalde girit'te, mora'da, bulgaristan'da vd. balkan topraklarında katledilen müslümanların dramını da yazar herhalde. Ayda bir kesin bir Ermeni soykırımı yazısı yazar ancak nedense Ermenistan'da günümüzde neden hiç müslüman yaşamaz sormaz.
Ayşe Hür (d. 1956, Artvin, Türkiye), araştırmacı yazar, tarihçi ve Taraf Gazetesi köşe yazarı.
Anne ve babası öğretmen olduklarından birçok şehirde bulundu. Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü, uluslararası ilişkiler ve siyaset bölümü'nü 1992 yılında bitirdi. Boğaziçi Üniversitesi Atatürk Enstitüsü'ne Avrupa Birliği'nin Tarihle Barışma Noktaları ve Ermeni Meselesi üzerine lisansüstü tezini 2005 te verdi. Radikal Gazetesi ve Agos Gazetesi'nde siyaset ve tarih ile ilgili köşe yazıları ele aldı. 15 Kasım 2007'den itibaren Taraf Gazetesi'nde yazarlık yapmaktadır.
Son zamanlarda ne zaman TV'yi açsam karşıma çıkan tarihçi. Yalnız "ben objektifim tabulara karşıyım" ayağına türkiye'ye ait ne varsa hepsine saldırmayı kendine bir borç edinmiştir. abdullah öcalan bile yanında "ılımlı" kalır yani.
show tv'deki siyaset meydanı programında, gerçekleri gizlemek, bunca yıl sonra hala halının altına itelemek için akademisyen kimliğinden utanmadan çabalayan kimi kişiliklerin karşısında bilgisiyle dimdik duran yürekli tarihçi.