türk halkının inkar ettiği bir gerçeğin gazete sayfalarına taşınmasıdır. ülkemizde kürtaj yaygın bir olaydır fakat belli sebeplerden gizleniyor. böyle bir haberin gazetelere taşınması yadırganmamalıdır. gerçekleri görmemezlikten gelmemiz, onların olmadığı anlamına gelmez.
hem ailelere hem de gençlere uyarı niteliği taşıyan bir yazı. kendisini ortaya atarak böyle bir konuda türkiye'de yazabilen bir kadına sadece helal olsun ayşe abla denir.
evlendiği kızın bakire olması konusunda takıntılı fakat kendi her haltı yemeye müsait bünyelerin rezalet diye adlandırdığı ama benim takdir ettiğim yazıdır. ayşe arman'ı okumam etmem. savunuculuk yaptığım da yok lakin günümüzde sanki kimse sevişmiyor, kimse istemeyerek hamile kalmıyor da bu yazı uzayda yaşanan bişeyi resmetmiş diye ayıplanıyor. belli ki bu yazar okunuyor, yapması gerekeni yapmış, uyarmış kendinden referans göstererek. ne olmuş yani?? ayıplayan zihniyet haydar dümen i de hiç duymamış anlaşılan. eğer bir durum rezaletse, o da haydar dümen'in sayfasında yazılanlardaki cehalettir.
sex özgürlüğümüz kadar kürtaj özgürlüğümüzünde olması gözlerimi yaşarttı.*
edit: ne gerizekalı adamlarsınız ya ne anladınızda ne eksiliyorsunuz düşük yapasıcalar
anormalliğe devam etmekte ısrar ettiğinin göstergesidir.
son cümlesinde dediği çocuklarımıza ailelerimize cinsellik konusunda yakın değiliz her şeyi özetliyor aslında.
meseleyi hamile kalma korkusuyla anlatıyor.
e be ablacım, sorun hamile zamansız hamile kalman değil ki,evlilik dışı ilişki yaşaman.
helalin olmayan birisiyle dinin izin vermediği halde cinsel ilişki yaşaman.
yoksa senin bebek katili olduğun gerçeği kesin orada şüphemiz yok zaten.
erkeklere kızlara bunu normalmiş,aileler gereksiz yere yobazlık yapıyor diye anlatman zaten sakat düşünce.
sen hayatını dine göre şekillendiren biri değilsin zaten, muhafazakar bir aileye de diyorsun ki niye çocuğuna serbestlik vermiyorsun.e be ablacım yasak yasak anlamıyor musun.din yasak etmiş.gayet de iyi etmiş.
senin meşrebin geniş ama, normal ortalama bir insan helali olan birisine daha önce dokunulmuş olmasını istemez kabul edemez.
burada erkek kız ayrım yapmadan söylüyorum.
erkeklerde nasılsa bizde zar yok diye her önüne gelen kızla yatmaya kalkarsa nur suresinde belirtildiği gibi ancak kendisi gibi zina etmiş birisiyle evlenebilir,ya da müşrik birisiyle.
tabi bütün bunlar islama tabi olanlar için.
yok beni islam bağlamaz diyorsanız, peki ablacım,sen de müslümanlara hitaben yazdığını iddia etme.çünkü ayşe arman kuralları değil allahın hükmü geçerlidir bir müminin vicdanında vesselam.
Ahlak konusunda ahkam kesip ahlaktan nasibini alamamış bir insanın ne anlatmasını bekliyorsak artık..
Kötü örnek abidesi, 18 yaşına gelmiş tüm kızlarımız sevişsinler ama korunsunlar mantığı..
Gerçekten yazık..
toplumdaki sorunlara kendi yaşadıklarından yola çıkarak çözüm aramış, çok da iyi yapmış ayşe arman. ne yapsaydı size yaranabilirdi acaba, sussa mı? ya da yaşadıklarını bir başkasının yaşadığı zannıyla mı anlatsa, ya da hiç değinmese bu örtülü konuya?
yazının amacını, konusunu, samimiyetini orta çağın skolastik beyinlerinin anlamasını şahsen beklemem. onların çevrelerinde bu işler gizli kapaklı olur. kız kardeşler gizlice sevişir, gizlice kürtaj olur; ama geleneksel aile yapısını da asla bozmaz, aileye laf getirmez; böyle über hassas, çift taraflı giyilebilen bir bilince sahiptirler.
kimse cinsellik yaşamıyor zaten bu ülkede. yaşamıyor da o yüzden haydar dümen'e, güzin abla'ya yazılan mektup sayısı yüz binlere ulaşıyor. evlilik dışı yapılan kürtajları saymıyorum bile.
böyle bir toplum sisteminde çocuğuna korunma yöntemlerini anlatacak aile ancak bir elin parmağı kadardır. tabii bizde böyle şeyler yaşanmaz, ayşe arman'ın da dediği gibi rezillik olur bu.
--spoiler--
o yıllarda...
bizim kızlar, bir taraftan her türlü haltı yemelerine rağmen, bir taraftan da bakire olmalarıyla övünüyorlardı...
--spoiler--
o yıllarda da böyleymiş, bu yıllarda da. değişen pek bir şey yok sanki öyle değil mi?
bir aralar yaptığı alışverişleri anlatırdı hanım kızımız. daha sonra biraz tarz değiştirip pazar günlerini anlatmaya başladı, yataktan nasıl kalktığını, gün içinde neler yapıp, ne bok yiyip içtiğini falan filan. Şimdilerde "kürtaj" meselesine el atmış demek ki. ben söylemiştim size, bu kız kendini geliştiriyor diye, dinleyen kim.
çok hoşlanmadığım bir yazar. fakat yazısında söylediği doğum kontrolü konusunda gençlerin bilinçlenmesi bunun bir tabu olmaması gerektiği kısmına katılıyorum. üniversitede okurken kızların %70 inin kürtaj yaptırdığını biliyorum. neden yapılsın , neden bir bebek aldırılsın. hemen hemen sevgilisi olan herkes"bakire" kalsa bile cinsellik yaşıyordu. bunlarında çoğunluğu hamile kaldığına göre korunma ile ilgili bir sorun var demektir.
yazısında katılmadığım kısımsa yurt dışında kimsenin hamile kalmadığı kısmı. benim okuduklarım işittiklerime göre tam tersi yurt dışında 13-18 yaş arası anne olan pek çok kız var. orada da cinsellik yaşı çok küçük. 13 yaşındaki bir kıza korunmayı anlatsanız ne olur. dinler mi bir kulağından girer bir kulağından çıkar. cinselliğin her insan için çok doğal bir süreç olduğundan fakat yaşanması için doğru kişi ve doğru zamandan bahsedilmeli, ne yasaklanmalı ne de hayde bulduğunla seviş denmeli....