milyonlarca insanın söyleyemediği aşkları, duyguları, yazdıklarıyla onların yerine söyleyen kadın. hediye etmişizdir onun yazdıklarını birilerine. ulaştırmıştır hislerimizi yıllarca. ruhu şad olsun.
abone şarkısının sözlerini yazıp, pop müziğin en detone şarkıcılarından biri olan yonca evcimik'i bile meşhur eden, müjde ar ve mehtap ar'ın annesi, çılgın güzel insan. rahat uyusun.
sadece şu olay yüzünden büyük saygı duyduğum insandır;
aysel gürel'in, kızı kamile*ye kitap alacak parası yoktur..o kadar fakirdir..gider kütüphaneye..yaklaşık 250-300 sayfalık bir romanı aynen deftere yazar..sırf kızı birşeyler okusun diye..!!
hayattan zevk alan, siradan olmayan, istanbul'da defalarca karsilastigim hatta bir iki kere konustugum neseli, sitimden asagi november pasa durusuna sahip renkli insan. malesef gitmistir.
hayattan zevk almis, diledigi gibi yasamis bir insanin arkasindan bu kadar cok laf soylenmesini ise aciklamakta gucluk cekiyorum. sizin hayatiniz bayiksa biz ne yapalim.
rengarenklikten pek te nasiplenmemiş toplumumuzda renk kartelası gibi bir insandı. hal ve tavrıyla, söyledikleriyle, ille de giyimi kuşamı ile. aykırı ve sevimliydi. çılgın, deli nitelendirmeleri ile anılırdı, bunlara ya aldırmazdı, ya da tersine hoşlanır görünürdü. lakin her nedense aysel gürel'in her daim neşeli, şen şakrak olduğuna inanasım gelmedi hiç, o da renkli bir kostüm gibiydi üzerinde. tam aksine , derin bir hüzün, ağır bir red ediş görünür gibi gelirdi bana o kostümün altında. azade o şimdi,bütün kostümlerden, kasdedilmeyen kahkahalardan, saklanan acılardan.
deli yaşayan kadın.ah pardon piliç.her dem piliç hep genç kız.hep genç ruh.rahat ruracağını sanmam gittiği yerde ki durmasında zaten ona da bu yakışır.
hakkinda cesitli yorumlar yapilan turkiye unutulmazlarindan biri.
kim ne derse desin, herkes ama oyle ama boyle bir aysel gurel sarkisiyla bir aska aglamis, veya birine gulmustur.
bunu saglayabilen bu kiymetli insanin topragi bol olsun.
öldüğünü duyunca "ama geçen gün reklamını görmüştüm" şeklinde şok yaşadığım ve "aysun kayacı üzülmüş müdür acaba?" gibi abuk sorularla haşır neşir olduğum insan.
aklıma hakkında bildiğim bütün garip şeyler geldi ve bunca şeyi bir dakikada düşünebilme gibi bir deneyimi yaşattığı için teşekkür ediyorum burdan.
insanlar bazen öleceğinden ölmesinin pek de yadırganmaması gereken şahsiyettir kendisi. insanlar ölürler çünkü. ne olur artık şu ''son deliliğini yaptı'' geyiklerini bırakalım. ölenle ölünmez, kalan sağlar bizim hem. hayatınızı yaşayın, kısa süre sonra siz de gideceksiniz yanına. vitamin olacaksınız, sonra bir çiçeğin özüne ulaşacaksınız, falan filan. devam etmeyeyim, eşkıya triplerine girmeye başladım iyice. ışığın bol olsun aysel, kafan rahat artık. mışıl mışıl uyu, ok?
öldüğünü haberlerde duyunca bir yandan neden aklıma gelen ilk kişinin aysun kayacı olduğunu düşünürken, bir yandan da bu yüzden suçluluk duydum. ama en azından dürüstüm.
ve en azından ağzım bir karış açıkken düşündüm bunları. *
doğrusu şu ki o sanki nedense bana hep hiç ölmeyecekmiş gibi gelirdi.
ayrıca bakalım üzülen herkes o yaşları görecek mi, bu konuda da şanslıydı.
sanatı biliyordu ya aslında en çok bu yüzden şanslıydı.
ve üzülen hepimiz aslında kendimize üzülmeliyiz, adımızı yaşatacak naptık şu güne kadar bi durup düşünmeliyiz.