her gece yatağa yattığında "bilseydim gideceğini, yıkarmıydım son kez yattığın nevresimleri, kokunu silermiydim yastıklardan senin beni hayatından sildiğin gibi. daha dikkatli bakmazmıydım yüzüne son bakışım olduğunu bilseydim. nefesini koklarken daha derine çekmezmiydim nefesimi. ellerimi ellerinden çekermiydim hiç bir daha tutamayacağımı bilsem. hiç susarmıydım bir daha seni seviyorum diyemeyeceğimi bilsem" dedirten sancılı süreçtir. ağlatır... çok ağlatır. acıtır ama o'nun verdiği acıya bile razıdır bu yürek. acının adı ayrılık olsada, ardında çok az şey bıraksa ama bir sürü şey alsa da, aldıklarının en önemlisi, içten bir gülümsemeyle merhaba deme hakkıysa ve aranamıyorsa giden, alışmak gerekir o'nsuzluğa; susayarak ona.
--spoiler--
dün hayat durdu benim için
sanki bugün herşey farklı
sanki bu ev benim değil
bu nefes bana zararlı
alışmaya çalışmak diye birşey yok
alışmak zorundayım
üzülmemek diye birşey yok
üzülmem gerek
severek unutmak olur iş mi
bilerek uçuruma önden atlanır mı ki
kaybettiğinin yerine ne koysan dolmaz
boş bırakacağım yerini hep bomboş
--spoiler--
...ve efkar girer soğuk yatağıma...
şimdi başka tenlerde seni arama zamanı. alışmak imkansız seni bulana kadar sürer bu. yoksa geri gelecek misin ? gelmezsin, gelecek olsan gitmezsin. zaman artık daha yavaş akıyor. saatler durdu sanki. yoksa saatin pilini mi söktün kalbim gibi ? keşke aklımı bıraksaydın. doktora çok zahmet oldu geri getirene kadar. hala eksikler var. en önemlisi sen yoksun....
alışkanlıkların artık yok olmasını gerektiren süreçtir. zordur hemde çok zor.
bir insan alışkanlıklarından kolayca vazgeçebilirmi ki ?
herşey onu hatırlatıyorken heleki
elindeki telefon
ayağındaki ayakkabı
sokakdaki parfüm
virindeki hırka
marketteki browni
beraber yaşadığın o şehir
hepsi birer tebessüm oluşturur önce yüzünde, çok fazla sürmez ama gerçeği hatırlaman. hatırlayıp nefes alamaman. her seferinde imkansız olduğunu yeniden ve daha ağır hissetmen. haykırman, yalvarman, yeter artık bitsin diye saatlerce ağlaman
her geçen günün dahada sancılı olması...
nasıl alışırki insan bu sürece? alışmak isteyen var mıdır peki.
şu an belkide benim için açılmış bir başlık bu..tam şu anda bu benim başımda ve sizinle paylaşmak istedim..yıllardır birlikte olduğum nişanlımla ayrıldık ve şu anda ayrılığa alışmam gerekiyor ve kabullenemiyorum.her şey bu kadar basit olmamalı..
alışır insan bir noktadan sonra aslında her ayrıldığında ilk ayrılmış gibi üzülürsün ama bunu hisetirmezsin çünkü alışmışsındır.Ha tabi ayrıldığı sebeplere de bakmak lazım haklı olabilir empatin kuvvetli olmalı ki empati yapınca karşı tarafın ne kadar haklı olduğunu anlarsın.